• Haberler
  • Güncel
  • Van TSO Başkanı Necdet Takva'dan seçim tarihi açıklaması Seçimler ekim veya kasım ayında yapılacak

Van TSO Başkanı Necdet Takva'dan seçim tarihi açıklaması Seçimler ekim veya kasım ayında yapılacak

Van TSO Başkanı Necdet Takva, 'Oda başkanlığı seçimleri ertelenmezse 2022 yılı ekim veya kasım ayında yapılacak. Henüz seçime 10 ay gibi bir zaman var. Mevcut yönetimin aday olup olmaması önümüzdeki süreçte belli olacak. Belki bireysel adaylıklar olabilir ama topyekûn yönetim kurulunun birlikte adaylık perspektifi henüz yok. Bu konudaki kararımızı yönetim olarak alacağımız kararla açıklayacağız' dedi.

Rıdvan Can – Burhan Ergin

Van Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Necdet Takva, 2018-2021 yılları arasında yapılan çalışmaları değerlendirdi. Basın toplantısında Başkan Takva’ya Başkan Yardımcıları Fevzi Çeliktaş, Şefik Eren, yönetim kurulu üyeleri Veysel Parin, Ömer İnanç, Eren Görsel Görmen ve Necip Oflas eşlik etti.Gelir gider harcamalarına değinen Takva, “2018 yılında 4 milyon 792 bin 110lira gelir sağlarken, 4 milyon 964 bin 710 lira harcadık. 2019 yılında gelirimiz 5 milyon 244 bin 5 lira, giderimiz 5 milyon 178 bin 114 lira oldu. 2020 yılında 6 milyon 702 bin 129 lira gelir sağlarken, 5 milyon 547 bin 283 lira harcadık. 2021 yılında 7 milyon 715 bin 511 lira 25 kuruş gelir sağlarken, 6 milyon 261 bin 199 lira 82 kuruş harcadık” şeklinde konuştu.

“Merkezi düzeyde etkin bir temsiliyete ihtiyacımız var”

Toplantıda söz alan Van TSO Başkanı Necdet Takva, “Van Ticaret ve Sanayi Odası olarak, şehrimizin ve bölgemizin kalkınmasına katkı sunmak üzere yönetim kurulumuzla birlikte 2018-2022 döneminde faaliyetlerimizi hız kesmeden devam ettiriyoruz. Van Ticaret ve Sanayi Odası, aslında yasa ile tanımlanmış görevleriyle ifade edilebilecek bir meslek odası değil. Çünkü bizim şehrimizin ve bölgemizin zorlukları ve sıkıntıları var. Her platformda bunları sizlerle tartışıyoruz, konuşuyoruz. Fırsat buldukça kentimizin eksik kaldığı alanları ifade etmeye çalışıyoruz. Bu duygu ve düşüncelerle de biz Ticaret ve Sanayi Odası’nı salt diğer meslek odalarının tanımlandığı format içinde değerlendirme imkânına sahip değiliz. Bizim farklı şeyler yapmamız lazım, bizim merkezi düzeyde etkin bir temsiliyete ihtiyacımız olduğu gerçeği var. Bugün biz buradayız, yarın başka insanlar bu düzeyde bir temsiliyet üstlenecekler. Dolayısıyla bu çıtayı daha yukarı taşıma gibi bir mecburiyetimiz var. Bunu sahiplenmenizi istiyoruz. Kanunda belirlenmiş görevlerimiz var. Meslek odaları yasayla kuruluyor. Diğer sivil toplum örgütleri gibi gönüllülük esasına dayalı değil. Kuruluşumuz da anayasal bir dayanağa tabidir. Keza faaliyetlerimiz de bu anayasal düzen içerisinde 5174 sayılı yasaya matuf görevleri yerine getirmek üzere tanımlanmış bir çerçeve içerisindedir” dedi.

“Hizmet standartları bakımından ilk beşin içerisindeyiz”

Van TSO’nun hizmet standartları konusunda Türkiye’de ilk 5 meslek odası içinde yer aldığını belirten Takva, “Biz zaman zaman bu çerçeveyi zorlayarak, kentimizin ihtiyaç duyduğu alanlarda bir farkındalık yaratmaya çalışıyoruz. Durumdan vazife çıkarıyoruz. Bunu kentimizin ihtiyaç duyduğu alanlardaki eksikliklerin giderilmesi için yapıyoruz. Bu anlamda oldukça başarılı bir düzeyde olduğumuzu ifade etmeliyim. Van Ticaret ve Sanayi Odası Türkiye’de kendi kurumsal yapısını başarabilmiş ender odalardan biridir” diye konuştu.

”Gelir ve giderlerimizi açıklıyoruz”

Van Ticaret ve Sanayi Odası olarak gelir ve giderlerini kalem kalem açıkladıklarını belirten Takva, “Gelir ve giderlerimizi hem internet sitemizde hem de basın aracılığıyla kamuoyuna açıklıyoruz. Bunu Türkiye’de yapan başka kurum yoktur. Bunu Türkiye’de başarabilmiş çok az kurum var. Bunlardan bir tanesi de Van TSO’dur. Gurur duyabileceğimiz en önemli duruşumuzdan biri de budur. 2020 yılı sonunda ön gördüğümüz Van TSO gelirleri 7 milyon 280 bin TL’ydi. Giderlerimizin de bu oranda gerçekleşeceğini ön görmüştük. Bütçenin gelir ve gider kalemlerini 7 milyon 280 bin TL üzerinden bir tasarı ile ortaya koymuştuk. Yılsonu itibariyle geldiğimiz noktada 7 milyon 715 bin lira bir gelir elde ettik. Buda bütün zamanların en iyi bütçe geliri düzeyine ulaştı. %105.98 oranında bir başarı elde ettik. 2020 yılının başından buyana, Haziran 2021 yılına kadar 1,5 yıllık bir kapanma süreci yaşadık. Koronavirüsün etkisi nedeniyle, tüm Türkiye’de olduğu gibi bizler de bu alınan tedbirler kapsamında hizmetlerimizi kontrollü ve denetimli yapmak durumundaydık. Buna rağmen, yönetim kurulumuzun öngörüsü, çalışma arkadaşlarımızın performansla 7 milyon 280 bin TL olan yıllık bütçeden, gelir kalemleri itibariyle %105,98 oranında bir başarı elde ettik. Gider kalemlerimiz itibariyle de %86,01 oranında bir giderimiz gerçekleşti. Toplam 6 milyon 261 bin TL bir giderimiz söz konusu. Bu giderin 4 milyon civarındaki kümülatif toplamı cari giderlerdir. Bunun içerisinde personel maaşları, sigorta, emekli sandığı, sağlık gibi giderler var. Bunun dışında yaklaşık 2 milyon TL’de odanın diğer hizmetlerini yerine getirmek üzere bir harcama söz konusu olmuş. Bu giderlerin bütün detaylarına odamızdan da ulaşmanız mümkün. Van’da birçok meslek odası var. Bizde onlarda biriyiz. Bizden çok daha önce kurulmuş, daha önce bütçeler oluşturmuş, hatta bizden çok daha fazla üyesi olan meslek odaları var. Ama gelir giderini kalem kalem açıklayan önemli bir sanayi odasıyız” diye konuştu.

 “Van’a sahip çıkın”

Van’a sahip çıkılması gerektiğini söyleyen Takva, “2022 yılına hep birlikte farklı bir bakış açısıyla, farklı sahiplenme duygularıyla genel gerçeklik üzerinden yeni bir bakışa ihtiyacımız var. 2022 yılı hep birlikte, böyle bir zihinsel iklimin oluşmasında katkı sağlayabilir. Biz bunu istiyoruz. Bizim bundan başka şansımız yok. Huzur ve güven ortamına sahip çıkmanız gerekiyor. Kasım ayında 18 bin İranlı şehrimize geldi. Hepimiz bunun üzerinden bir piar yaptık. İran yılbaşının da etkisiyle bir anda yurt dışı çıkışlarını yasakladı. Biz çok konuşuyoruz. Keşke sessiz, sedasız bu önemli gelişmeleri, içselleştirerek sahiplene bilseydik. İran bizim için bir nimettir. Farklı pazarlara gideceğiz. Ermenilerin, İranlıların, Iraklıların, Kürtlerin, Türklerin yaşam tarzı farklıdır. Bütün bunlara saygı göstermemiz gerekiyor. Ama onların kendi ülkelerinde de karşı duruş göstermeyecekleri şekilde haberlere ihtiyacımız var. Zaman zaman haber yapan arkadaşları arıyorum. Keşke bu fotoğrafı kullanmasaydınız diyorum. Onların hassasiyetleri farklı ve biz o hassasiyetleri sahiplenerek, saygı duyarak, şehrimizin bu alandaki gelişimini geliştirebiliriz. Bu işin mihengi sizlersiniz. Sivil topluma sahip çıkın. Kentin sivilleşmesi gerekiyor. Sivil bir kentte yaşamınızı idame etmeniz, çalışmalarını yapmanız daha kolaydır. Aşağı bürokratik ve atanmış bir yönetsel anlayış içerisinde bireysel olarak alanlar yaratabilirsiniz ama toplumsal gelişmeyi sağlayamazsınız. İlimizde sivil alanı güçlü kılmalıyız. Bu alana hepimizin ihtiyacı var. Kendinize ait olana sahip çıkmalısınız. Bunlar sizlerindir. Kapıköy’e sahip çıkın. Diğer sınır kapılarına sahip çıkalım. Pencerelerimizi çoğaltalım. Pencereler bir şehrin nefes alma alanlarıdır. Kapıköy 24 saat açık hale gelmeli. 8-9 saat ile olmaz. Ne yaparsanız yapın, o muhteşem yapıyı günde 6-7 saat açık tutarak, o yoğunluğu ortadan kaldıramazsınız. Bu yoğunluktan dolayı, kentimizin olumsuz reklamına engel olamazsınız. Orayı 24 saat açık hale getirecek yaklaşımlara ihtiyaç var. Bunları her yerde söylüyoruz. Bu şehirde, bu bölgede maaş üretenlerin sayısını attırmamız gerekiyor. Vergi verenlere sahip çıkmamız lazım. Onlar çok kıymetli insanlardır” diye konuştu.

 “Faaliyetleri kısıtlı bütçelerle gerçekleştirdik”

Yapılan faaliyetleri kısıtlı bütçelerle yaptıklarını belirten Takva, “Pandemi döneminde 5 tane zorunlu belgeyi ücretsiz hale getirdik. 2022 yılı bütçesine de 4 tane daha ekledik. Neredeyse şuan 9 tane zorunlu belgeyi ücretsiz hale getirdik. Bu aynı zamanda bir risktir. Bütçe oluşturmak zorundasınız, bu bir kamu alacağı ama bir şekilde sürdürülebilir bütçe yönetimini içerisinde üyelerimizin hizmetlere daha rahat, daha ekonomik erişimini sağlayacak tedbirler aldık. Yine pandemi döneminde nefes kredisi, işe devam kredisi, Odalar Birliği ve odaların bütçesi üzerinden oluşan fonlara çok doğrudan katkı sağlamamakla beraber, birçok üyemizin aşağı yukarı 20 milyon TL kaynak kullanımına destek sağladık. 4 tane proje yürütüyoruz. Bu projelerin 2 tanesi Avrupa Birliği projesidir. Birisi 2015 yılından yürüttüğümüz beri Avrupa Birliği Bilgi Merkezi projesidir. Çok büyük bir bütçe değil ama çok başarılı işler yapıyor. Birde Avrupa İşletmeler Ağı diye Cozme projesi var. Bunun da koordinatörlüğü daha öne Elazığ KOSGEB’deydi. Şimdi Malatya KOSGEB üstlendi. Bundan sonraki süreci bizimkiler üstlendi. Teknokent ile birlikte, Amerikan Büyükelçiliği ile yürüttüğümüz kadın girişimciliği programı var. 100 kadını doğrudan destekleyecek bir çıktı olacak. Buradan 20 kadının kendi işini kurmasına yönelik bir faaliyet yürütülüyor. Amerikan Büyükelçiliği bunu finanse ediyor. Yaklaşık olarak 45 bin dolar bir bütçesi var. Yine odamız bünyesinde bir Araştırma, Geliştirme İnnivasyon birimi kuruldu. Bu kapsamda Kalkınma Ajansı üzerinden yürüttüğü bir projemiz var. O projenin bütçesi de 40 bin TL’dir. Bu da pandeminin kent ekonomi üzerindeki etkileri araştırılacak. Şuanda faal 4 tane projemiz var. SOGEB çerçevesinde kadın girişimciliğini desteklemek ve tekstilde nitelikli iş gücünü geliştirmek için bir projemiz vardı. İŞGEM’de bir fabrikamız oluştu. Orayı şuanda faal hale getiriyoruz. O fabrikamız para kazanacak hale getirilecek. Türkiye’nin en başarılı projelerinden biriydi. Van TSO’nun orta ölçekli bir fabrikası var artık. O fabrikamızı daha verimli ve üretime katkı sağlayacak hale getireceğiz. Herkes bu konuda sorumluluk üstlendi. Orayı özel sektör mantığı ile işletip, gelir getirici ve eğitime katkı sağlayıcı bir düzeye taşıyacağız. Yine pandemi döneminde oda bütçesinden hiç harcama yapmadan, yaklaşık 2 bin aileye destek sağladık. Bunu özel girişimcilerin desteği ile yaptık. Türkiye’de akredite olmuş iki tane dernek var. Bütün gıda ürünleri getirip, depoladık. Bu gıda ürünlerini ailelerimize ilettik. Başkale depreminde aktif bir rol üstlendik. Bunu iki derneğin gönüllü katkı ve diğer gönüllülerin katkı ise yaptık. Eğitimde yine telekonferans yöntemine katkı sağlamak, tablet desteği sumak üzere çalışmalar yaptık. Tüm bu faaliyetleri kısıtlı bütçelerle gerçekleştirdik” ifadelerini kullandı. 

“Şehrimizi her platforma taşımamız gerekiyor”

Van’ı yurt içi ve yurt dışında bilinir olması için çalıştıklarını belirten Takva, “Türkiye’de ne fazla denetlenen, denetim isteyen, müfettiş isteyen odalardan biriyiz. Bizim elektrik, su, doğalgaz, personel ve diğer harcamaların dışında, oda yönetimi olarak 11 kişinin altına imza atıp, sorumluluk üstlendiğimiz, temsil ve diğer faaliyetlerimizin bedeli 500 bin TL’dir. Buda ayda 45 bin liraya tekabül ediyor. Bu sürece kentteki bütün dinamiklerin dâhil olması gerekiyor. VOTAŞ süreci devam ediyor. Şuanda Van Asya Tarım Hayvancılık Anonim Şirketi adına satılmamış, 750 civarında hisse var. Bir hisse 12 bin 650 TL’dir. Halen aldığımız değerdedir. Aşağı yukarı bu şirkin belediyeye ödemesi gereken miktar 5 milyon 300 bin TL’dir. O süreç devam ediyor. O hisseler satılması ve belediyeye paranın ödenmesi süreci devam ediyor. VOTAŞ kendine bağımsız olarak 180 yakın ortağı ile çalışmalarını yürütüyor. Çok iyi bir iş yaptık. Bu anlamda vicdanımız rahattır. Bu işten dolayı çok sayıda saldırıya maruz kaldık. Ama gerçekten iyi bir iş yaptık. En azından Van Çimento gibi eleştirilmiyor. Orayı yönetenler bizim hemşehrilerimizdir. Genç kardeşlerimizdir. Para da kazanıyor. Elimizde kalan hisseler var. O hisselerde büyükşehire ödenmesi gereken paranın iki katı üzerindedir. Bu süreçte devam ediyor. Orayı yöneten arkadaşlar önemli bir başarı elde edeceklerdir. Karlı bir duruma gelir diye ümit ediyorum. Çağrı merkezlerinin bugün Van’da bulunmasının en büyük müsebbiplerinden biri Van TSO’dur. Bugün 4 binin üzerinde gencimiz buralarda istihdam ediliyor. Bu merkezler giderek büyüyor. Üyelerimizle sık sık görüşüyoruz. Günlük ortalama 150’ye yakın telefon görüşmesi yapıyoruz. Bütün üyelerimizin sorunlarıyla ilgilenme gibi bir anlayışımız var. Türkiye’de 4 dilde yayın yapan tek ticaret ve sanayi odasıyız. Şehrimizi her platforma taşımamız gerekiyor. Hem yurt içindeki, hem de yurt dışındaki platformlarda görünür olmamız gerekiyor. Bütçe sıkıntılarından dolayı bunu yapamıyoruz. Van Gölü’nü sahiplenmemiz gerekiyor. Van TSO öncülüğünde Van Gölü’nün etrafını turladık. O gün o yürüyüş yapılmasaydı, bugün Van Gölü Koruma Eylem Planı burada tartışılır hale gelmezdi. Çok önemli bir faaliyet oldu. Deniz Ticaret Odası, temsilciliğini ilimize kazandırdık. Türkiye’de ilk kez bir iç denizde, bir oda kurduk. Bine yakın insana amatör denizcilik belgesi sunma imkânı sağladık” şeklinde konuştu.

“Görevimizin başındayız”

Takva son olarak şunları söyledi; “Seçimlerimiz ertelenmezse 2022 yılı ekim veya kasım ayında yapacağız. Henüz seçime 10 aylık bir zaman var. Mevcut yönetimin aday olup olmaması önümüzdeki süreçte belli olacak. Belki bireysel adaylıklar olabilir ama topyekûn yönetim kurulunun birlikte adaylık perspektifi henüz yok. Görevimizin başındayız. Bir veya iki ay içerisinde bu konudaki kararımızı yine yönetim olarak aldığımız kararı açıklayacağız. Şuan esnaf odası seçimleri, birlik seçimleri ve diğer sivil toplum kuruluşların seçimleri var. Biz Van TSO’yu bütün bu karmaşanın, bütün bu kaotik ortamın tarafı yapmak istemiyoruz.”

Rıdvan Can – Burhan Ergin

Van Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Necdet Takva, 2018-2021 yılları arasında yapılan çalışmaları değerlendirdi. Basın toplantısında Başkan Takva’ya Başkan Yardımcıları Fevzi Çeliktaş, Şefik Eren, yönetim kurulu üyeleri Veysel Parin, Ömer İnanç, Eren Görsel Görmen ve Necip Oflas eşlik etti.Gelir gider harcamalarına değinen Takva, “2018 yılında 4 milyon 792 bin 110lira gelir sağlarken, 4 milyon 964 bin 710 lira harcadık. 2019 yılında gelirimiz 5 milyon 244 bin 5 lira, giderimiz 5 milyon 178 bin 114 lira oldu. 2020 yılında 6 milyon 702 bin 129 lira gelir sağlarken, 5 milyon 547 bin 283 lira harcadık. 2021 yılında 7 milyon 715 bin 511 lira 25 kuruş gelir sağlarken, 6 milyon 261 bin 199 lira 82 kuruş harcadık” şeklinde konuştu.

“Merkezi düzeyde etkin bir temsiliyete ihtiyacımız var”

Toplantıda söz alan Van TSO Başkanı Necdet Takva, “Van Ticaret ve Sanayi Odası olarak, şehrimizin ve bölgemizin kalkınmasına katkı sunmak üzere yönetim kurulumuzla birlikte 2018-2022 döneminde faaliyetlerimizi hız kesmeden devam ettiriyoruz. Van Ticaret ve Sanayi Odası, aslında yasa ile tanımlanmış görevleriyle ifade edilebilecek bir meslek odası değil. Çünkü bizim şehrimizin ve bölgemizin zorlukları ve sıkıntıları var. Her platformda bunları sizlerle tartışıyoruz, konuşuyoruz. Fırsat buldukça kentimizin eksik kaldığı alanları ifade etmeye çalışıyoruz. Bu duygu ve düşüncelerle de biz Ticaret ve Sanayi Odası’nı salt diğer meslek odalarının tanımlandığı format içinde değerlendirme imkânına sahip değiliz. Bizim farklı şeyler yapmamız lazım, bizim merkezi düzeyde etkin bir temsiliyete ihtiyacımız olduğu gerçeği var. Bugün biz buradayız, yarın başka insanlar bu düzeyde bir temsiliyet üstlenecekler. Dolayısıyla bu çıtayı daha yukarı taşıma gibi bir mecburiyetimiz var. Bunu sahiplenmenizi istiyoruz. Kanunda belirlenmiş görevlerimiz var. Meslek odaları yasayla kuruluyor. Diğer sivil toplum örgütleri gibi gönüllülük esasına dayalı değil. Kuruluşumuz da anayasal bir dayanağa tabidir. Keza faaliyetlerimiz de bu anayasal düzen içerisinde 5174 sayılı yasaya matuf görevleri yerine getirmek üzere tanımlanmış bir çerçeve içerisindedir” dedi.

“Hizmet standartları bakımından ilk beşin içerisindeyiz”

Van TSO’nun hizmet standartları konusunda Türkiye’de ilk 5 meslek odası içinde yer aldığını belirten Takva, “Biz zaman zaman bu çerçeveyi zorlayarak, kentimizin ihtiyaç duyduğu alanlarda bir farkındalık yaratmaya çalışıyoruz. Durumdan vazife çıkarıyoruz. Bunu kentimizin ihtiyaç duyduğu alanlardaki eksikliklerin giderilmesi için yapıyoruz. Bu anlamda oldukça başarılı bir düzeyde olduğumuzu ifade etmeliyim. Van Ticaret ve Sanayi Odası Türkiye’de kendi kurumsal yapısını başarabilmiş ender odalardan biridir” diye konuştu.

”Gelir ve giderlerimizi açıklıyoruz”

Van Ticaret ve Sanayi Odası olarak gelir ve giderlerini kalem kalem açıkladıklarını belirten Takva, “Gelir ve giderlerimizi hem internet sitemizde hem de basın aracılığıyla kamuoyuna açıklıyoruz. Bunu Türkiye’de yapan başka kurum yoktur. Bunu Türkiye’de başarabilmiş çok az kurum var. Bunlardan bir tanesi de Van TSO’dur. Gurur duyabileceğimiz en önemli duruşumuzdan biri de budur. 2020 yılı sonunda ön gördüğümüz Van TSO gelirleri 7 milyon 280 bin TL’ydi. Giderlerimizin de bu oranda gerçekleşeceğini ön görmüştük. Bütçenin gelir ve gider kalemlerini 7 milyon 280 bin TL üzerinden bir tasarı ile ortaya koymuştuk. Yılsonu itibariyle geldiğimiz noktada 7 milyon 715 bin lira bir gelir elde ettik. Buda bütün zamanların en iyi bütçe geliri düzeyine ulaştı. %105.98 oranında bir başarı elde ettik. 2020 yılının başından buyana, Haziran 2021 yılına kadar 1,5 yıllık bir kapanma süreci yaşadık. Koronavirüsün etkisi nedeniyle, tüm Türkiye’de olduğu gibi bizler de bu alınan tedbirler kapsamında hizmetlerimizi kontrollü ve denetimli yapmak durumundaydık. Buna rağmen, yönetim kurulumuzun öngörüsü, çalışma arkadaşlarımızın performansla 7 milyon 280 bin TL olan yıllık bütçeden, gelir kalemleri itibariyle %105,98 oranında bir başarı elde ettik. Gider kalemlerimiz itibariyle de %86,01 oranında bir giderimiz gerçekleşti. Toplam 6 milyon 261 bin TL bir giderimiz söz konusu. Bu giderin 4 milyon civarındaki kümülatif toplamı cari giderlerdir. Bunun içerisinde personel maaşları, sigorta, emekli sandığı, sağlık gibi giderler var. Bunun dışında yaklaşık 2 milyon TL’de odanın diğer hizmetlerini yerine getirmek üzere bir harcama söz konusu olmuş. Bu giderlerin bütün detaylarına odamızdan da ulaşmanız mümkün. Van’da birçok meslek odası var. Bizde onlarda biriyiz. Bizden çok daha önce kurulmuş, daha önce bütçeler oluşturmuş, hatta bizden çok daha fazla üyesi olan meslek odaları var. Ama gelir giderini kalem kalem açıklayan önemli bir sanayi odasıyız” diye konuştu.

 “Van’a sahip çıkın”

Van’a sahip çıkılması gerektiğini söyleyen Takva, “2022 yılına hep birlikte farklı bir bakış açısıyla, farklı sahiplenme duygularıyla genel gerçeklik üzerinden yeni bir bakışa ihtiyacımız var. 2022 yılı hep birlikte, böyle bir zihinsel iklimin oluşmasında katkı sağlayabilir. Biz bunu istiyoruz. Bizim bundan başka şansımız yok. Huzur ve güven ortamına sahip çıkmanız gerekiyor. Kasım ayında 18 bin İranlı şehrimize geldi. Hepimiz bunun üzerinden bir piar yaptık. İran yılbaşının da etkisiyle bir anda yurt dışı çıkışlarını yasakladı. Biz çok konuşuyoruz. Keşke sessiz, sedasız bu önemli gelişmeleri, içselleştirerek sahiplene bilseydik. İran bizim için bir nimettir. Farklı pazarlara gideceğiz. Ermenilerin, İranlıların, Iraklıların, Kürtlerin, Türklerin yaşam tarzı farklıdır. Bütün bunlara saygı göstermemiz gerekiyor. Ama onların kendi ülkelerinde de karşı duruş göstermeyecekleri şekilde haberlere ihtiyacımız var. Zaman zaman haber yapan arkadaşları arıyorum. Keşke bu fotoğrafı kullanmasaydınız diyorum. Onların hassasiyetleri farklı ve biz o hassasiyetleri sahiplenerek, saygı duyarak, şehrimizin bu alandaki gelişimini geliştirebiliriz. Bu işin mihengi sizlersiniz. Sivil topluma sahip çıkın. Kentin sivilleşmesi gerekiyor. Sivil bir kentte yaşamınızı idame etmeniz, çalışmalarını yapmanız daha kolaydır. Aşağı bürokratik ve atanmış bir yönetsel anlayış içerisinde bireysel olarak alanlar yaratabilirsiniz ama toplumsal gelişmeyi sağlayamazsınız. İlimizde sivil alanı güçlü kılmalıyız. Bu alana hepimizin ihtiyacı var. Kendinize ait olana sahip çıkmalısınız. Bunlar sizlerindir. Kapıköy’e sahip çıkın. Diğer sınır kapılarına sahip çıkalım. Pencerelerimizi çoğaltalım. Pencereler bir şehrin nefes alma alanlarıdır. Kapıköy 24 saat açık hale gelmeli. 8-9 saat ile olmaz. Ne yaparsanız yapın, o muhteşem yapıyı günde 6-7 saat açık tutarak, o yoğunluğu ortadan kaldıramazsınız. Bu yoğunluktan dolayı, kentimizin olumsuz reklamına engel olamazsınız. Orayı 24 saat açık hale getirecek yaklaşımlara ihtiyaç var. Bunları her yerde söylüyoruz. Bu şehirde, bu bölgede maaş üretenlerin sayısını attırmamız gerekiyor. Vergi verenlere sahip çıkmamız lazım. Onlar çok kıymetli insanlardır” diye konuştu.

 “Faaliyetleri kısıtlı bütçelerle gerçekleştirdik”

Yapılan faaliyetleri kısıtlı bütçelerle yaptıklarını belirten Takva, “Pandemi döneminde 5 tane zorunlu belgeyi ücretsiz hale getirdik. 2022 yılı bütçesine de 4 tane daha ekledik. Neredeyse şuan 9 tane zorunlu belgeyi ücretsiz hale getirdik. Bu aynı zamanda bir risktir. Bütçe oluşturmak zorundasınız, bu bir kamu alacağı ama bir şekilde sürdürülebilir bütçe yönetimini içerisinde üyelerimizin hizmetlere daha rahat, daha ekonomik erişimini sağlayacak tedbirler aldık. Yine pandemi döneminde nefes kredisi, işe devam kredisi, Odalar Birliği ve odaların bütçesi üzerinden oluşan fonlara çok doğrudan katkı sağlamamakla beraber, birçok üyemizin aşağı yukarı 20 milyon TL kaynak kullanımına destek sağladık. 4 tane proje yürütüyoruz. Bu projelerin 2 tanesi Avrupa Birliği projesidir. Birisi 2015 yılından yürüttüğümüz beri Avrupa Birliği Bilgi Merkezi projesidir. Çok büyük bir bütçe değil ama çok başarılı işler yapıyor. Birde Avrupa İşletmeler Ağı diye Cozme projesi var. Bunun da koordinatörlüğü daha öne Elazığ KOSGEB’deydi. Şimdi Malatya KOSGEB üstlendi. Bundan sonraki süreci bizimkiler üstlendi. Teknokent ile birlikte, Amerikan Büyükelçiliği ile yürüttüğümüz kadın girişimciliği programı var. 100 kadını doğrudan destekleyecek bir çıktı olacak. Buradan 20 kadının kendi işini kurmasına yönelik bir faaliyet yürütülüyor. Amerikan Büyükelçiliği bunu finanse ediyor. Yaklaşık olarak 45 bin dolar bir bütçesi var. Yine odamız bünyesinde bir Araştırma, Geliştirme İnnivasyon birimi kuruldu. Bu kapsamda Kalkınma Ajansı üzerinden yürüttüğü bir projemiz var. O projenin bütçesi de 40 bin TL’dir. Bu da pandeminin kent ekonomi üzerindeki etkileri araştırılacak. Şuanda faal 4 tane projemiz var. SOGEB çerçevesinde kadın girişimciliğini desteklemek ve tekstilde nitelikli iş gücünü geliştirmek için bir projemiz vardı. İŞGEM’de bir fabrikamız oluştu. Orayı şuanda faal hale getiriyoruz. O fabrikamız para kazanacak hale getirilecek. Türkiye’nin en başarılı projelerinden biriydi. Van TSO’nun orta ölçekli bir fabrikası var artık. O fabrikamızı daha verimli ve üretime katkı sağlayacak hale getireceğiz. Herkes bu konuda sorumluluk üstlendi. Orayı özel sektör mantığı ile işletip, gelir getirici ve eğitime katkı sağlayıcı bir düzeye taşıyacağız. Yine pandemi döneminde oda bütçesinden hiç harcama yapmadan, yaklaşık 2 bin aileye destek sağladık. Bunu özel girişimcilerin desteği ile yaptık. Türkiye’de akredite olmuş iki tane dernek var. Bütün gıda ürünleri getirip, depoladık. Bu gıda ürünlerini ailelerimize ilettik. Başkale depreminde aktif bir rol üstlendik. Bunu iki derneğin gönüllü katkı ve diğer gönüllülerin katkı ise yaptık. Eğitimde yine telekonferans yöntemine katkı sağlamak, tablet desteği sumak üzere çalışmalar yaptık. Tüm bu faaliyetleri kısıtlı bütçelerle gerçekleştirdik” ifadelerini kullandı. 

“Şehrimizi her platforma taşımamız gerekiyor”

Van’ı yurt içi ve yurt dışında bilinir olması için çalıştıklarını belirten Takva, “Türkiye’de ne fazla denetlenen, denetim isteyen, müfettiş isteyen odalardan biriyiz. Bizim elektrik, su, doğalgaz, personel ve diğer harcamaların dışında, oda yönetimi olarak 11 kişinin altına imza atıp, sorumluluk üstlendiğimiz, temsil ve diğer faaliyetlerimizin bedeli 500 bin TL’dir. Buda ayda 45 bin liraya tekabül ediyor. Bu sürece kentteki bütün dinamiklerin dâhil olması gerekiyor. VOTAŞ süreci devam ediyor. Şuanda Van Asya Tarım Hayvancılık Anonim Şirketi adına satılmamış, 750 civarında hisse var. Bir hisse 12 bin 650 TL’dir. Halen aldığımız değerdedir. Aşağı yukarı bu şirkin belediyeye ödemesi gereken miktar 5 milyon 300 bin TL’dir. O süreç devam ediyor. O hisseler satılması ve belediyeye paranın ödenmesi süreci devam ediyor. VOTAŞ kendine bağımsız olarak 180 yakın ortağı ile çalışmalarını yürütüyor. Çok iyi bir iş yaptık. Bu anlamda vicdanımız rahattır. Bu işten dolayı çok sayıda saldırıya maruz kaldık. Ama gerçekten iyi bir iş yaptık. En azından Van Çimento gibi eleştirilmiyor. Orayı yönetenler bizim hemşehrilerimizdir. Genç kardeşlerimizdir. Para da kazanıyor. Elimizde kalan hisseler var. O hisselerde büyükşehire ödenmesi gereken paranın iki katı üzerindedir. Bu süreçte devam ediyor. Orayı yöneten arkadaşlar önemli bir başarı elde edeceklerdir. Karlı bir duruma gelir diye ümit ediyorum. Çağrı merkezlerinin bugün Van’da bulunmasının en büyük müsebbiplerinden biri Van TSO’dur. Bugün 4 binin üzerinde gencimiz buralarda istihdam ediliyor. Bu merkezler giderek büyüyor. Üyelerimizle sık sık görüşüyoruz. Günlük ortalama 150’ye yakın telefon görüşmesi yapıyoruz. Bütün üyelerimizin sorunlarıyla ilgilenme gibi bir anlayışımız var. Türkiye’de 4 dilde yayın yapan tek ticaret ve sanayi odasıyız. Şehrimizi her platforma taşımamız gerekiyor. Hem yurt içindeki, hem de yurt dışındaki platformlarda görünür olmamız gerekiyor. Bütçe sıkıntılarından dolayı bunu yapamıyoruz. Van Gölü’nü sahiplenmemiz gerekiyor. Van TSO öncülüğünde Van Gölü’nün etrafını turladık. O gün o yürüyüş yapılmasaydı, bugün Van Gölü Koruma Eylem Planı burada tartışılır hale gelmezdi. Çok önemli bir faaliyet oldu. Deniz Ticaret Odası, temsilciliğini ilimize kazandırdık. Türkiye’de ilk kez bir iç denizde, bir oda kurduk. Bine yakın insana amatör denizcilik belgesi sunma imkânı sağladık” şeklinde konuştu.

“Görevimizin başındayız”

Takva son olarak şunları söyledi; “Seçimlerimiz ertelenmezse 2022 yılı ekim veya kasım ayında yapacağız. Henüz seçime 10 aylık bir zaman var. Mevcut yönetimin aday olup olmaması önümüzdeki süreçte belli olacak. Belki bireysel adaylıklar olabilir ama topyekûn yönetim kurulunun birlikte adaylık perspektifi henüz yok. Görevimizin başındayız. Bir veya iki ay içerisinde bu konudaki kararımızı yine yönetim olarak aldığımız kararı açıklayacağız. Şuan esnaf odası seçimleri, birlik seçimleri ve diğer sivil toplum kuruluşların seçimleri var. Biz Van TSO’yu bütün bu karmaşanın, bütün bu kaotik ortamın tarafı yapmak istemiyoruz.”

Vansesi Özel Haber

Bakmadan Geçme