Mahkeme kararı yerine kanunla kadro istiyorlar

Kamu kurumlarında 4/B statüsünde sözleşmeli olarak çalışanlar mahkeme kararlarıyla kadroya geçmeye başladılar. Yeni dava açanların sayısı her geçen gün artıyor. Memur sendikaları, çalışanların mahkeme kapılarında hak aramak zorunda bırakılmadan kadroya geçirilmelerinin sağlanmasını istiyor.

Kamuda 4/B statüsünde sözleşmeli istihdam edilen on binlerce kişi kadro mücadelesi veriyor. 657 Sayılı Devlet Memurları Kanunu’na göre, kalkınma planı, yıllık program ve iş programlarında yer alan önemli projelerin hazırlanması, gerçekleştirilmesi, işletilmesi ve işlerliği için şart olan, zaruri ve istisnai hallere münhasır olmak üzere özel bir meslek bilgisine ve ihtisasına ihtiyaç gösteren geçici işlerde, 4/B kapsamında, işçi sayılmayan kamu hizmeti görevlileri çalıştırılıyor. Bu kişilerin kadro sorunu yıllardır devam ediyor. 2018 yılında çıkartılan 703 sayılı kanun hükmünde kararname (KHK) uyarınca, 9 Temmuz 2018 tarihinden sonra işe başlayan sözleşmeli personel, 3+1 sistemine göre kadroya geçirilecek. Ancak, aynı işi yapmakta olan fakat bu tarihten önce çalışmaya başlamış sözleşmeli personel kadroya geçirilmiyor.

Sözleşmeli personelin kadroya geçmek için açtığı davalar, çalışanlar lehine sonuçlanmaya başladı. Davayı kazananlar kadroya geçiriliyorlar. Ancak, kadroya geçebilmek için herkesin bireysel dava açması gerekiyor. Davaların çalışanlar lehine sonuçlanmasının ardından diğer sözleşmeli personel de bireysel davalar açmaya başladı. İdare mahkemelerinde dosyalar giderek birikiyor.

Sözleşmeli personelin en çok çalıştığı kurumlardan biri de Diyanet İşleri Başkanlığı. Diyanet ve vakıflarda örgütlü bulunan Türkiye KAMU-SEN’e bağlı Türkiye Diyanet – Vakıf Sen Genel Başkanı Nuri Ünal, Diyanet’te imam, müezzin, Kuran kursu öğreticisi olarak çalışan 27 bin 4/B’li sözleşmeli bulunduğunu belirtti. Bunların 9500’ünün 703 sayılı KHK’dan sonra göreve başladığını, bunların 3+1 sistemiyle 4 yıl sonra kadroya geçeceklerini ifade etti. Daha önce çalışmaya başlayan 17 bin kişinin ise sürekli sözleşmeli olarak kalacaklarını ifade eden Nuri Ünal, 17 bin kişinin mahkemelerde dava açmaya hazırlandığını söyledi. Diğer kurumlarda çalışanlarla beraber on binlerce kişinin mahkemelere başvurmaya hazırlandığını kaydeden Ünal, sorunun çözümü için kanun değişikliği yapılması gerektiğini belirtti. Ünal, şöyle konuştu:

“MAHKEME YERİNE TBMM ÇÖZSÜN”

“Kamu çalışanlarının kadroya geçmesini niye mahkemeler belirlesin. Türkiye Büyük Millet Meclisi geçmişte 4/B’lileri kadroya geçirdi. Binlerce kişi davayı kazandığında dava giderlerini devlet ödeyecek. 4/B çalışmayla kadroya geçme arasında devlet bütçesi açısından bir fark yok. Sadece atama ve nakillerde sıkıntı var. Eş durumu tayinlerinde, unvan değişikliklerinde sıkıntı var. Örneğin 4/B’li çalışan kişi doktora yapmış olsa bile imamlıktan başka hiçbir göreve atanamıyor, vaiz, müftü, müdür olamıyor, başka kuruma geçemiyor. Kadroya geçmek için açtıkları davaları kazanan arkadaşlarımızın mahkeme kararları kesinleştiği için şu anda herkes dava açmaya hazırlanıyor. Biz istiyoruz ki sorun mahkeme kapılarında değil, TBMM’de çözülsün. Çalışanlarımız neden mahkeme kapılarında çözüm aramakla uğraşsın?”

“3600 EK GÖSTERGE KANAYAN YARAMIZ”

Nuri Ünal, 3600 ek gösterge konusunun kanayan yaraları haline geldiğini belirtti. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 2018 yılında din görevlisi, öğretmen, hemşire ve polise ek gösterge müjdesi verdiğini hatırlatan Ünal, iki yıl geçtiği halde düzenlemenin hayata geçirilmemesinden yakındı. Konuyu ilgili bakanlarla birçok kez görüştüklerini, her defasında “Çalışmalar devam ediyor” cevabı verildiğini kaydeden Ünal, önümüzdeki günlerde toplanacak Kamu Personeli Danışma Kurulu (KPDK) toplantısında da konuyu tekrar gündeme getireceklerini söyledi. 3600 ek gösterge verilirken sadece 4 sınıf ile sınırlı kalınmaması gerektiğini savunan Ünal, örneğin Diyanet İşleri Başkanlığı’nda 140 bin kişi çalıştığını ama bunların sadece 70 bininin din görevlisi olduğunu, din görevlileri arasında da ilahiyat mezunu olan ve olmayan ayrımı bulunduğunu belirtti. Ünal, ilahiyat mezunu 1. Derece din görevlisi 3000 ek gösterge alırken, başka lisans mezunu din görevlilerinin 2200 ek gösterge aldığını, 3600 ek gösterge gelirse sadece ilahiyat mezunlarının yararlanabileceğini ifade etti. Ünal, “Bizim talebimiz, hizmetliydi memurdu herkesi kapsayacak şekilde çalışma yapılması. Tabii ki herkese 3600 ek gösterge veremezsiniz. Ama herkese 800 ek gösterge verilirse bu ayrım ortadan kalkmış olacak. Aynı odada çalışan bir kişiye 3600 ek gösterge verip diğerine vermezseniz o kurumda çalışma barışı olmaz” diye konuştu. Habertürk

Bakmadan Geçme