Doğu ve G.Doğu'nun idari taksimatına dair kısa bir bilgi

İnsanlık tarihi denilince Anadolu, Anadolu denilince insanlık tarihi akla gelir. Çünkü bu coğrafya tarihin ilk günlerinden itibaren çeşitli medeniyetleri bağrında taşımayı bilmiştir. Anadolu, tarihi süreç içinde jeo-politik ve jeo-stratejik önemine binaen hiçbir zaman mahalli eksenli düşünülmemiş, tarihin her döneminde global rol üstlenmiştir.

İnsanlık tarihi denilince Anadolu, Anadolu denilince insanlık tarihi akla gelir. Çünkü bu coğrafya tarihin ilk günlerinden itibaren çeşitli medeniyetleri bağrında taşımayı bilmiştir. Anadolu, tarihi süreç içinde jeo-politik ve jeo-stratejik önemine binaen hiçbir zaman mahalli eksenli düşünülmemiş, tarihin her döneminde global rol üstlenmiştir.

 

Anadolu coğrafyası insanların yaşaması için uygun bir coğrafi yapıya, iklime sahip olmakla beraber önemli ticaret yolarının geçiş güzergâhı üzerinde olması hasebiyle de tehditlere ve saldırılara tarihin her döneminde maruz kalmış bir coğrafya parçasıdır. Anadolu'nun savunmasında da olmazsa olmaz bölge Doğu ve G.doğu'dur. Bu bölgelere hâkim olmadan neredeyse Anadolu'ya hâkim olmak imkânsızdır.

 

Osmanlı döneminde Doğu ve Güney doğu Anadolu'da Van, Erzurum Kars, Çıldır ve Diyarbekir beylerbeylikleri ve bu beylerbeyliklere bağlı sancaklar bulunuyordu. Bu bölgelerin Osmanlı öncesi tarihi ile ilgili olarak ise şu özet bilgiler verilebilir:

 

YAZININ DEVAMINI OKUMAK İÇİN TIKLAYINIZ

Bakmadan Geçme