İkram Kali

Acılarla yoğrulan memleketim

İkram Kali

Doğası, stratejik önemi, tarihsel geçmişiyle her dönem önemini koruyan Van’ımızın başı dertten, insanı çilelerden hiç kurtulmamış.

Deprem, açlık, kıtlık, kuraklık, isyan, işgal, yokluk, göç, uçak kazası,doğal felaketler Van'ın kaderi olmuş sanki.

Hangisini sayayım...

Felaketler zinciri 1110 depremiyle başlamış. 

1276 Ahlât Erciş, Van depremiyle devam etmiş.

Van 1879-1881'de kıtlık yoklukla tanışmış.

Fransız Le Monde Illustré gazetesinde 22 Mayıs 1880 tarihli sayısının ilk sayfasında, Van’da açlıktan ölen insanları gösteren tam sayfa görsellere yer verilmiş. Ayrıca, İngiliz The Graphic dergisinin 10 Temmuz 1880 tarihli sayısında, “bir grup açlıktan ölen Vanlı köylüyü” gösteren tam sayfa çizimler yer almış.

Çile devam etmiş.

1896 tarihi gecesi Van sokaklarında devriye gezen askerlere Ermeni çetelerinin ateş açmalarıyla 1. Van isyanı başlamış. Yaklaşık beş ay süren isyan Ekim ayı sonlarında bastırılabilmiş.  Ancak isyan kentin toplumsal huzurunu, gelişmesini olumsuz etkilemiş.

15 Nisan 1915 günü Van’da Taşnaklar öncülüğünde 2. Ermeni isyanında Van yıkılıp yıkılmış, katliamlar gerçekleştirilmiş.

İsyan sırasında 30 bin Müslüman Vanlı hayatını kaybetmiş, on binerce Vanlı Anadolu’nun dört bir yanına hicret etmek zorunda kalmış.

20 Mayıs 1915’te Ruslar orduları Van’ı işgal etmiş.

İsyan ve işgalden geride acı, gözyaşı, travma geçirmiş birkaç nesil ve hafızasını kaybeden Van kalmış.

Bu kez 1941-1945-1972 yıllarında can kayıpları ve hasarlara yol açan depremler yaşanmış Van.

1960’lar Türkiye’sinin ilk yılları siyasal açıdan sarsıntılı geçerken buna Doğu Anadolu’da ortaya çıkan ve ülkenin büyük ve küçükbaş hayvancılığının merkezi olan Van’ı da etkisi altına alan kıtlık ve kuraklık eklenmiş.  Öyle ki bu yılarda Van Gölü de iki yüz metre geri çekilmiş

1976’da Çaldıran ve Muradiye merkezli depremde 3 bin 840 vatandaşımız hayatını kaybederken 10 bine yakın binada hasar meydana gelmiş.

1990 yıllardan itibaren iç ve dış göçler, terör olayları, kalkışmalar, sermaye ve beyin göçü yaşayan Van’ın sosyal, kültürel yapısında negatif değişimler meydan gelmiş.

29 Aralık 1994 günü Türk havacılık tarihinin en korkunç kazalarından biri Van’da yaşanmış,. Mersin uçağı Edremit sırtlarında yere çakılmıştı. Feci kazada 54 kişi ölü, 22  kişi yaralanmıştı..

Yetmemiş.

Felâketler sürümüş 

Van'ı kötü vuran 2011 23 Ekim ve 9 Kasım depremlerinde 644 insanımız hayatını kaybederken 30 bine yakın bina ağır hasar görerek yıkılmış, 70 bini aşkın Vanlı farklı illere göçe etmiş, büyük çoğunluğu bir daha geri dönmemiş.

Van’ın çilesi, Vanlıların da acısı bitmemiş.

En son…

Salı ve Çarşamba günü…

Beyaz felaket ile yüreğimiz yandı.

Van-Bahçesaray yolunda meydana gelen iki ayrı çığ felaketinde aralarında asker, itfaiye, arama kurtarma görevlileri, korucu ve vatandaşlarımızın yer aldığı toplam 41 vatandaşımız hayatını kaybetti. Van ile birlikte Türkiye büyük bir acı yaşadı. 

Şırnak’a bağlı Görmeç köyünde 1992'de yaşanan çığ sonucu 91 asker şehit olmuş, 60 köylü de hayatını kaybetmişti. Bu felaketten sonra Türkiye'nin can kaybı en yüksek çığ faciası Van’da yaşandı.

Van toprakları bir kez daha derin acılarla yoğruldu.

Acılıyız, üzgünüz.

Çığ felaketinde hayatını kaybeden yurttaşlarımıza Allah’tan rahmet, yaralılara şifalar diliyorum. Ülkemizin ve milletimizin başı sağ olsun.

 

 

120 Vanlı çocuğu hatırladım

1914’te yaşanan Vanlı 120 kahraman çocukların hüzünlü kahramanlık hikayesini çeşitli kaynaklarda okumuştum. Daha sonra hikayeyi sinemaya aktaran 120 filmine danışmanlık yapmıştım.

Van’ın karlı tepelerinde eş dost ve tanıdıkların çocuk, genç ve yaşlıları ile birlikte film çekimlerine gönüllü destek olmuştuk. 120 çocuğun Hoy’dan Van’a dönüş yolunda tipiye tutularak 40’nın yolda donduğu unutulmaz sahneler vardı.

Bahçesaray yolunda çığ altında kalanları arama kurtarma çabalarını umutla beklerken bir asır önce yine Şubat ayında donan Vanlı çocukları ve yöredeki köylülerinin çocukları kurtarma çabalarını, kurtarılan çocukları tedavi eden Ermeni Doktor Maltızyan’ı ve gözyaşı döken anneleri hatırladım.

Bahçesaray’da Türk, Kürt, Arap ve hangi ırktan hangi inanca mensup olduğunu bilmediğimiz can kurtarmak için can veren insanoğlu insanlar vardı.

Hepsini minnet ve şükranla anıyoruz.

 

 

Van bir kez daha ders olacak

Devlet yetkilileri ve AFAD 2011 Van depremlerinden büyük dersler çıkardı.

Kış ortasında meydana gelen depremde başta barınma, arama kurtarma olmak üzere her anlamda önemli tecrübeler edinildi.

 Van depremi adeta laboratuvar oldu. Nitekim AFAD Van depremi sonrası başarı çıtasını daha yükseltti

AFAD başta olmak üzere arama ve kurtarma yapan kurum ve kuruluşların Van’da 41 insanımızın hayatına mal olan çığ felaketinden acı dersler çıkaracakları kesindir.

Biz deneme yanılma yoluyla doğruları öğrenmeye devam ettikçe,  başta yapacaklarınızı sonda, sonda yapacaklarımızı başta yaptıkça bu tür felaketlerin faturası ağır olmaya devam eder.

 

 

Savcılar görevlendirildi

Çığ felaketiyle ilgili sosyal medyada ve bazı basın yayın organlarında çeşitli iddialar ileri sürülüyor.

Uzmanlar da çığ bölgesinde arama ve kurtarma çabalarında ciddi yanlışlar, acemilikler yapıldığını belirterek,  amatörce hatalar yapılmamış olsaydı can kaybının bu kadar yüksek olmayacağını söylüyorlar.

Çığ felaketi üzerine Van Cumhuriyet Başsavcılığı hemen harekete geçti.

Van Cumhuriyet Başsavcısı Oğuzhan Dönmez, çığ düşmesi sonucu hayatını kaybeden ve yaralanan vatandaşlarımızın adli işlemler yönünden takibi için, 5 cumhuriyet savcısını olay sonrası görevlendirdi.

Araştırılacak. İhmal, kusur varsa mutlaka ortaya çıkacak.

Hepimiz…

Yapılacak tahkikatın sonucunu beklemeliyiz.

Yazarın Diğer Yazıları