Cem Altaylı

Halimiz ahvalimiz

Cem Altaylı

12 Eylül darbesi sağcıyı da, solcuyu da, tırpan gibi biçerken ne hikmetse onları teğet geçince Gülen cemaati gelişip, serpilmeye başladı. Cemaat diğer dini cemaatler gibi yapmadı. Parasız, pulsuz insanlara yüz vermedi, tüm illerde ilçelerde paralı malı mülkü yerinde olan iş adamlarını bünyesinde topladı. Onlardan himmetler aldı, okullar dershaneler yurtlar kurdu. İş adamları birbiriyle tanıştı. Karşılıklı iş imkânları geliştirildi. İlkokuldaki öğrencileri üniversitelerde de kaderine terk etmedi. Sağladıkları burslarla, ışık evleriyle, modern yurtlarla bu öğrencilere her türlü eğitim imkanı ve hizmeti sundular.

O öğrenciler öğretmen, emniyet mensubu, avukat hakim savcı, doktor oldular holdinglerde yönetici bankacı oldular. Cemaat bütün iktidarların destek ve saygısını kazanarak  Türkiye içinde büyük güç oldu.  Tüm sivil toplum örgütlerinde üyeleri, meclislerde politikacıları, milletvekilleri bakanları oldu. Aldıkları destekle maddi ve manevi güçle 160 ülkede okullar açtılar, iş adamlarına yurt dışında iş imkânları sundular. Amerika’da bile seçimlerde adaylara maddi imkanlar sağladılar. Ülkelerin, bilhassa ülkemizin siyasetine, ekonomisine yön verecek kadar güçlü oldular.

En büyük siyasi desteği de  Ak Parti ye verdiler. En büyük desteği de onlardan aldılar. On bir yıl içinde hükümetle uyum içinde Türkiye’yi neredeyse yeniden şekillendirdiler.   Başbakanın dediği gibi hükümet, cemaatle ne istediyse verdi.  Cemaatte onlara  öyle.  Referandum döneminde hoca efendi yatalak hastaları oy kullanmaya götürün, imkanım olsa ölüleri bile mezardan kaldırıp oy kullandırırım dedi. Ak Parti’de  her seçimden oyunu artırarak çıktı. Dünyada eşi görülmemiş bir şekilde  onbir yıl süren iktidarı süresince muhalefet erirken onlar güçlendiler.

 Tabi ki bu başarının yüzde 90’nı Ak Parti Genel Başkanı Başbakan Sayın Recep Tayip Erdoğan’a aittir. Partisine, meclise, tüm kamu kurumlarına medyaya iş dünyasına her kesime her olaya hakim ve ilgili olmasıyla partisini büyük bir güç haline getirmeyi başarmış, karizmatik bir liderdir.  Ve gelinen noktada kendisine tek rakip gördüğü Gülen cemaati ile dershane kapatma olayı ile çatışmaya başlamış, cemaat  karşılık verince ortaya nahoş olaylar saçılmış, ölüyü bile oy kullanmaya çağıran hoca efendi Ak Parti’ye beddua etmeye başlamış. Onlara her türlü maddi, manevi imkanlar sunan iktidar cemaati örgüt, Haşhaşi gibi ithamlarla bu güne kadar ülkede yaşanan her türlü olumsuzlukların sebebi,  planlayıcısı olarak göstermeye başlamıştır. Savcılar, polisler dağıtılmış, üst düzeydekilerin defalarca görev yerleri değiştirilmiş, sonuçta en büyük zararı gören ülke olmuş, ekonomi olmuş, huzura hasret kalan toplum olmuştur. Ülkemiz gerili yay gibi yerel seçimlere gidiyor. Sonrası ne olur  belli değil.

***

Geçtiğimiz günlerde Haber Türk tv, Haber Türk gazetesinin başında bulunan iki adaşın Fatih Saraç ve Fatih Altaylı’nın telefon tapeleri servis edildi.  Başta yalanlandı, sonra kabul edildi.  Fatih Saraç’ı tanımam ama Haber Türk gazetesi genel yayın yönetmenini iyi tanırım. Meslek hayatına İstanbul’da çok dinlenen özel bir radyoda gazete başlıklarına kendi yorumlarını katarak okuyup büyük dinleyici kitlesine ulaşmıştır. Deli doludur. Sorumlu olduğu kimse yoktur. Daha sonra Cumhuriyet gazetesinde spor muhabirliği ve Hürriyet gazetesinde başlayan köşe yazarlığı ve tv programı TekeTek. Burada da tek olduğu için yine rahatça her şeyi soruyor, yazıyor sorguluyordu.  Yıllar sonra  Hürriyet gazetesiyle yollarını ayırdı.  Sabah gazetesine geçti. Genel yayın yönetmeni  olduğunda yüzlerce çalışanının sorumluluğunun sırtında hissetti. Her dönem gazetecilerin başının belası olan baskı ve yönlendirmelerle patronların, siyasilerin ricaları ve emirleriyle karşılaştı direndi. Sabah grubuna el konulduğunda bir anda yüzlerce çalışanı ile beraber işsiz ve gazetesiz kaldı. Gazetecilik, bilhassa köşe yazarlığı öyle bir şeydir ki 5 gün yazmasa en popüler yazar bile kimsenin aklına gelmez.  Ama Fatih Altaylı olağan üstü bir çabayla  Ciner grubuna Haber Türk gazetesini kazandırdı.  Yüzlerce aileye iş aş imkanı sundu.  Sabah gazetesine el konulurken kimse onlara destek vermediği gibi yeniden doğup kısa sürede yılların gazetelerine zirvede rakip olduklarında da köstek ve hasetle karşı karşıya geldiler.  Dünyanın her yerinde bir gazete çalışanlarının tam bağımsız olabilmeleri için yalnızca gazete amacını taşımaları gerekir.  Yaşadığımız çağda medya büyük holdinglerin ve siyasi kurumlara yakın insanların elinde bir güç timsali kılıç görevi görmekte oldukları için sahipleri de, yazarları da hür olmaktan uzaktırlar.  iktidara en zıt gazete bile bağlı olduğu holding iyi bir  ihale aldıktan sonra yandaş, hem de en iyi yandaş oluverir

Günümüzde maddi çıkarlar her şeyin önünde yer almaktadır. Fatih Altaylı bu güne kadar işinin dışında hiç bir şey yapmamıştır. Onun yaptığı  tek şey geçmişteki tecrübelerine dayanarak gazetesini ve çalışanları mağdur etmeden, hiç hoşuna gitmediği halde kaleminin dozajını kısmak zorunda kalmasıdır

Yazımı bir fıkra ile sonlandırıyorum

Kilisenin birinde genç parlak bir papaz atanır.  Başpapaz onu gördüğü andan itibaren kötü düşünceler beslemeye başlar ve emeline ulaşmak için fırsat kollar.  Bakar ki genç her akşam geç vakitte kilisede el ayak çekildiğinde İsa’nın heykeli karşısında dua etmektedir. Bunu gören Başpapaz heykelin arkasına geçer saklanır.  Genç papaz geç vakit duaya başladığında seslenir. Duaların kabulü için arkanı dön eğil ve ne olursa olsun başını çevirme  der.  Genç papaz korkuyla denileni yapar.  Başpapaz da kötü emeline kavuşur.   Ertesi gün tecavüze uğrayan genç papaz  bitkin ve üzgün bir şekilde ortalıkta şaşkın şaşkın gezerken bir kadın yanına gelerek komşunun ağacından bir kaç elma çaldığını, günah çıkarmak istediğini söyler.  Genç papaz kadına kızarak” insanın papazı becerdiği bir zamanda bir kaç elmanın  günahımı olur ”  der.

Yazıma son verirken telefon dinlenmelerine takılan ve bu milletin a..... koyacağız diyen yaratığın bende kendi şahsım ve koyulmaktan hoşlanmayan  vatandaşlar adına tüm münasip yerlerine k……. bir borç bilir ve mesut olurum.

 Hoşçakalın

Yazarın Diğer Yazıları