Her birimiz birer akil olmalıyız

Öncelikle rahmet peygamberi Hz. Muhammed (s.a.v.) in Kutlu Doğum Haftasını kutlar, âlemlere rahmet getirmesini ve ülkemizdeki barış sürecinin kutlu doğum haftasına denk gelmesi ile bizlerin ortak değeri alan Gül Sultan Efendimiz hürmetine hayırlı olmasını ve bizlere akıl, fikir vermesini diliyorum.
Son zamanlarda çok fazla duyduğumuz akil kelimesi tam olarak ne anlam ifade eder önce ona bakalım.
AKİL;  Arapça kökenli bir kelime olup, Genel olarak "Akıl sahibi" manasına gelmektedir.  Bir akıl sahibinin herhangi bir eşyanın güzellik, çirkinlik, kemal veya noksanlık sıfatlarını idrak etmesidir. Doğruyu yanlıştan, iyiyi ise kötüden ayırabilen, güzeli ise çirkinden ayırmayı başarabilen, sabırlı ve erdemli kişilere âkil insan denmektedir.
    Süreç itibarı ile hükümet tarafından ülkemizdeki barış sürecine destek ve kamuoyunu daha fazla bilgilendirilmesi amacı ile görevlendirilen 63 akil insanın sonuna kadar desteklenmesi inancını taşıyorum. Yalnız bu süreç için sayı ve verilen süre olarak, yeterli olmadığı ve insanların yeterince aydınlatılmayacağı kanaatindeyim.  Akil insan sayısının daha fazla olması ve her ilde uzun süreli çalışmalar yapması daha verimli olacaktır.  İki aylık bir çalışma yapacak olan akil heyeti, guruplar halinde illerde, çalışmalarını yapacaklardır. Bu gurupların il bazında çalışmaları iki veya üç gün sürmektedir. Böylesi tarihi bir süreçte, iki veya üç günlük süreler çok yetersiz gelmekte ve insanlarda ister istemez, işi oldubittiye getirdiler gibi, soru işaretleri kalmaktadır. 
Bu süreçte, Barış ve Demokrasi Partisi'nin Karadeniz turu ile başlayan, fakat yarıda kalan sürecin, yeniden başlanarak devam etmesi ve Türk halkı gibi Kürt halkının da düşünce, fikir ve görüşlerine başvurulması, çok daha verimli olacaktır. Süreç eğer sağlıklı yürütülecekse, her kesimden, fikir alınmalı ve bunun üzerinden adımlar atılmalıdır. Bölgemizde süreç ile beraber, ne tür adımlar atılmalı, nasıl bir yol izlenmeli, halkın sürece güvenini nasıl sağlayabiliriz veya halkın sürece olan güven duygusu, hangi aşamada, bunlar üzerinden tüm siyasi partilerin, ortak işbirliğine dayalı çalışma yapmaları çok sağlıklı sonuçlar elde edilebilirdi.
Evet, bir demokratikleşme sürecindeyiz ve bu süreçte siyasi partilerin ak yüzü, kara yüzü az çok ortaya çıkmış durumdadır. Siyasi partiler içerisinde en kötü muhalefet yapan Cumhuriyet Halk Partisi maalesef kendinden bekleneni veremediği için Türk solunu hayal kırıklığına uğratmış ve geleceğin MHP'si olma yolunda adeta yarışa girmiştir. Kendisini özellikle Kürt halkına sevecen, akil, iyi kalpli ve sizi en iyi biz anlarız gibi oyalamacı bir tavır sergileyen CHP bir kez daha savaştan yana olduğunu ve barışı düşünmediği gibi Türkiye halklarına zarar verdiği görülmektedir. Oysa halkın kendilerinden beklentisi, en azından kendi akillerini sahaya sürerek, sürece destek vermesiydi.  İşte o zaman CHP gerçek bir halk partisi olduğunu ortaya koyabilirdi. Milliyetçi Hareket Partisi'nin vur, kır, yık söylemleri sert tavrı ile vatana sahip çıkıyoruz yaklaşımı çelişki yaratmakta, inandırırcı gelmemektedir. Aslında bu üslupla sen vatanın güçlenmesini istemiyorsun. Senin savunuyorum dediğin, hepimizin ortak vatanı sana rağmen, barış süreci ile daha fazla güçleniyor. Haberin olsun. Gözler eski Devlet Bahçeli'yi arıyor. Vatanı sevmek barış istemektedir, kanın durmasına destek vermektir.                
BDP ve AK Parti, sürece gerçekten inanan, kanın durmasını isteyen ve yaşamını yitiren gençlerimize en fazla üzülen bu iki parti görünümünü sergiliyorlar. Kararlılıkla sürecin selamete ulaşması gayretinde olduklarını görüyoruz. Tabi BDP akillerinin biraz daha ön plana çıkması gerektiği kanaatindeyim. Daha fazla halkın arasına karışmalı ve her kesimden halkın fikrini alıp,  bilgilendirme yoluna gitmelidir. Hükümet ise akillere daha fazla destek sunmalıdır. Hükümetin güven adına bölgede atacağı en önemli adımlardan biri koruculuk sisteminin pasifleştirilmesi olacaktır. Temennimiz, çözüm sürecine tüm halkların, barıştan ve kardeşlikten yana birer akil insan olmasıdır. 
Sağlıcakla kalın.  

 

Bakmadan Geçme