YYÜ Tıp Fakültesi hastaları şikayetçi

Esnaflar,  Tüccarlar,  Sanayiciler,  İşçiler, Memurlar, Amirler, Köylüler,  Çiftçiler, İşsizler,  Kadınlar, Çocuklar, Öğrenciler, Öğretmenler,  Şoförler,  Yolcular, Hastalar,  Doktorlar,  Sporcular.  Sinirlenenler, Gerilenler. Sorunu olanlar,  Derdine derman arayanlar, Sesimizi duyurmak istiyoruz diyenler. Yetkililere seslenmek isteyenler. Hakkını ve sorumluluğunu bilenler.  Burası Sizin Köşeniz. Arayın yazalım,  Anlatın duyuralım. 
Yöneten: İlhan SİYAHTAŞ   İletişim: 05064790559
[email protected]
facebook: vansesi gazetesi
Tiwitter: VANSESIGAZETESI

 

Yüzüncü Yıl Üniversitesi (YYÜ) Eğitim ve Araştırma Hastanesi modern bir hastaneye kavuştu. Ancak modern bina yapmak yetmiyor. Yeni yapılan modern hastane binasında kaliteli sağlık hizmeti verilmesi ve hastaların memnuniyeti de önemlidir. YYÜ Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nden arayan hasta vatandaşlarımız hastanede yaşanan ilgisizlikten şikayetçiler. Vatandaşımız şunları söylüyor: " YYÜ Eğitim ve Araştırma Hastanesi FTR servisinde fizik tedavi gören hastaları perişan durumdalar. Hastanede sağlığımıza kavuşalım derken sağlımızın yanında psikolojimiz de bozuldu. FTR bölümünde günlerdir tedavi için kullanılan sıcak su düzenli olarak akmıyor. Sabah erken kalkan ancak tedavi olabiliyor. Hastalara erken kalkın gidin deniliyor. Bu nasıl anlayıştır, nasıl tedavi olmaktır. Engelli, sorunlu FTR hastalarına hasta bakıcılar gerektiği gibi yardımcı olmadığı için hastalar kendi sorunlarını kendileri çözmeye çalışıyor. Hasta bakıcılar bu hastalarla ilgilenmedikleri gibi birde bağırıp çağırmakta, görevlerini yerine getirmemektedirler. Birçoğu bilinen özel yerlerden torpilli işe giren görevlileri nedense kimse uyarmıyor? Öte taraftan hastaların sorunlarını soran, araştıran, denetleyen de yok. Hastanede kalite ve hasta hakları birimleri ne iş yapar? BU birimler yatan hastaları gezerek sorunlarını, memnuniyetlerini dinleyerek tespit etmeleri gerekmiyor mu? Ama nerde? Sayın YYÜ Rektörü Peyami Battal'ın YYÜ Tıp Fakültesi FTR servisinde yaşanan sorunları bir an önce çözmesini, istiyoruz. "
Sorunlar çözüm, hastane denetim, hastalar ilgi bekliyor. Sayın Rektörüm, Dekanım YYÜ Tıp Fakültesi Hastanesi'nden de farklı şikayetler geliyor. Bunları da ileriki günlerde köşemizde yazarak çözüm isteyeceğiz.

 

Depremde birçok bina gibi camilerimizde hasar gördü. Camilerin hasar durumuna göre çalışmalara başlatıldı. Küçük Cami (Hacı Osman) bu camilerden biridir. Cami onarımı hakkında şikayetçi olan cami cemaatinden bir esnafımız bakın neler diyor: "Bilindiği gibi camilerin yapımı, onarımı, bakımı hayırsever vatandaşlardan toplanan paralar ile yapılıyor. Güzel, hayırlı bir çaba. Ancak artık camilerin inşaat ve onarımlarını konuyla ilgili bilgili birikimli insanlar, çizsin ve yapsın. Küçük cami deprem sonrası onarılarak dış cephesi boyandı. Keşke boyanmaz olsaydı. Birilerinin kararı sonrası caminin cam mozaik cephesine çevresi mimarisiyle ilgisi alakası olmayan "sarı' renk boya sürüldü! O kutsal mekan resmen çirkinleşti. Acayip bir şey oldu. Yık, boz, yap. Nasılsa vatandaşlardan para toplanıyor. Müftülük bu yanlışlara, israfa dur demek adına mimar, mühendislerden oluşan teknik komisyon kurarak bu işlere müdahale edemez mi? Çok mu zor? Van'da camilerin yapımında estetik, mimari anlayışı zaten yok. Sadece gereksiz yüksek, beton yığını büyük camiler yapma yarışı var. Birde bu yanlışlara yeni yanlışlar eklenince camilerimiz cami olmaktan çıkıyor. Ey cami yapanlar: Sanat eseri olan Osmanlı camilerine bir bakın, birde büyük paralar harcanan beton yığını sosyal, kültürel, çevresel boyuttan yoksun camilere bakın. İşi ehline verin artık. Küçük caminin dış cephe boyası mutlaka değiştirilmelidir. Sarı boya cami anlayışı ve mimarisine uymamıştır. " diyor.
Müftülüğümüzün dikkatine!