Ümit Kayaçelebi

Van Öğretmen Akademileri Şehir ve Kültür Akademisinde Fası-ı Muhabbet

Ümit Kayaçelebi

Geçmişte Van Milli Eğitim Müdürlüğünün düzenlemiş olduğu Van Öğretmen Akademileri Şehir ve Kültür Akademisi programında Koordinatör olarak görev alan Fikret Çakar hocamızın nazik davetine biz de icabet ettik.

Düzenlemesini Şehir ve Kültür Akademisi Koordinatörü Sayın Fikret Çakar’ın “Şehir ve efsaneleri Şehir ve İktisadi hayat” konulu programı Van MEB ölçme Değerlendirme Merkezinde icra edildi.

Koordinatör olarak Fikret Çakarın bulunduğu programa Van Milli Eğitim Müdürlüğü Müdür Yardımcıları Sayın Recep Türk ve Harun Kutlu ile Ölçme Değerlendirme Merkezi Müdürü sayın Uğur Özcaner ile Van’ın farklı okullarından görevli olarak gelen öğretmenlerde katıldı.

Yaklaşık olarak 2 saat kadar süren bu programda slâyt eşliğinde geçmişteki Van’a ait siyah beyaz resimlerin görüntüsü akıp giderken ben de âcizane yaşamış olduğum her zaman özellikle altını çizerek söylediğim “O eski masal Şehri Van’ı” katılımcıları sıkmadan gına getirmeden en güzel lisanı münasip hal ile anlatmaya çalıştım.

Bu arada tabi katılımcıların çoğu yeni nesil olmaları dolayısıyla ben bu görüntüleri öyle iştahlı anlatırken belki biraz abartılı bulsalar da arada bir eski Vanla alakalı olarak sorular yönelttiler ve bende bunları en güzel şekilde anlatmaya çalıştım.

.Program içerisinde hem seyrederken hemde bu arada kısa kısa mini sohbetler de oldu. Slayt eşliğinde eski Vanı hep beraber keyifle seyrederken ( ben öyle gördüm) çünkü bu arkadaşlar eski nesilden bire bir birinci elden böyle anlatı da sanırım çok az bulunmuşlardır.

Olayları yaşayanlardan anlatmak daha bir etkili olduğu için katılımcıların çok istekli dinlediklerini hissettim ve öyle de gördüm.

Onlar da bunu gördüklerinden ben slayt eşliğinde böyle içten bir anlatı ile karşılaşınca daha bir aidiyet duygusuyla dinlediler ve seyrettiler görüntüleri.

Ben bu tür programlarda eski Van görüntülerini yaşamış olduğum eski ilginç anılarımı da katarak sürdürdüm. Tabi bu anlatılarda da öyle kendinizi allame cihan gibi hocanın ders verdiği gibi karşınızdakileri de talebe gibi görürseniz sizi dinler gibi yaparlar ama aslında dinlemezler.

Ben hiçbir programda böyle yapmadım ve yapmam asla. 25 yıldır ilkokul, Ortaokul, lise ve üniversite öğrencileri ile buluştuğumda hep onların ruh hallerini göz önüne alarak onların seviyesin inerek yani vites küçülterek konuşurum ve kendimi dinletmesini bilirim. Ve Program sonunda da katılımcılar oradan mutlu olarak ayrılır.

Nitekim bu program da aynen dediğim gibi oldu. Öğretmen arkadaşlarla adeta dede- torun, baba- oğul gibi sanki evde sohbetteymiş gibi çok tatlı ve keyifli bir sohbet oldu.

Programımız 1 saat 20 dakika olarak ayarlanmıştı. Ancak slayt işin içine girince bende kendimi geçmişe bir kaptırmışım ve zaman tüneline bir dalmışım ki..bi baktım 2 saat geçmiş.

İşte her zaman çağırılsak davet edilsek çeşitli mekânlar da özellikle okullarda o eski Van’ı anlatsak o eski insanlarımızı dile getirsek o eski edepli adaplı insanların yaşantılarını gençlerimize anlatsak ne kadar güzel olur diyorum ama maalesef bu konuda üzülerek şunu söylemeliyim ki milli eğitim müdürlüğünün bu konuda hiçbir hassasiyeti yok.

Müteaddit defalar çeşitli Milli Eğitim müdürlerine, yardımcılarına giderek; Bakın sizden bir şey istediğim yok. Sadece her hafta bir okula beni götürün ben orada slâytla öğretmenlere ve öğrenciler o eski Van’ı, tarihini, insanlarını anlatayım tanıtayım ve nasıl bir şehirde yaşadıklarını bilsinler.

Ne çare hep kulak ardı edildi. Bu gün de program da bize katılan Sayın Recep Türk ve Harun Kutlu hocalarımıza da bu konuyu ilettim. Biz gönüllüyüz ama idarecilerimizde bir gayret yok.

Bakın bütün okullarımızda en mükemmel şekilde yapılan çok konforlu konferans salonlarımız var ama ne var ki içlerinde hiçbir icraat yok. Ta ki olursa yılsonunda mezuniyet töreni yapılır hepsi o kadar.

Belirli günler hafta ve bayramlar var ama acaba bu salonlarda ne yapılıyor dersem ne derler acaba!

Kendim 1948 yılında kurulan Atatürk Lisesinde okudum, 60 lı yıllarda bile o lisede müzik, tiyatro, -folklor gösterişlerinden geçilmezdi. Okulun Bando takımı, futbol takımı vardı ve Atatürk lisesi sosyal etkinliklerde her zaman en önde olan bir Liseydi Atatürk Lisesi.

Yakın zamanda okul müdür ve öğretmenleri ile Eğitim müzesinin fikir babası bendim duvarları benim vermiş olduğum o güzel eski Van resimlerimle süsledik.

Tüm organizasyonu ben idare ettim açılışta da bulundum ve böyle müstesna bir müzenin öncüsü olmaktan her zaman gurur duydum.

Ama gelin görün ki bir gün bu okula beni davet edipte ağabey gel de senin mezun olduğun okulda öğretmen ve öğrencilerle seni buluşturalım ve gençler de bu okuldan mezun olan bir değerlerini tanısınlar!

Olmadı ne yazık ben değil Van değerlerine sahip çıkmayan vefasız insanların bir arada yaşadığı şehir haline geldi.

Ancak çağırsalar da çağırmasalarda davet etsellerde etmeseler de benim bu şehre bir vefa borcum var ölünceye kadar bu borcumu ödeyemem. Ve ödemeye de sağlığım elverdiği sürece devam edeceğim.

Her ne olursa olsun ben sağ olduğum sürece hep Van diyeceğim başka bir derdimde olmaz zaten.

Van Öğretmen akademi programında da bu serzenişimi dile getirdim yarın ne olur bekleyelim görelim derim.

Dolayısıyla Van Şehir akademileri programında okul müdürleri ve okul öğretmenleri ile bir araya gelmek beni ziyadesiyle mutlu etti. Bu tür etkinliklerin daim olmasını çok arzu ediyorum. İnşallah devamı gelir.

Programa katılarak beni büyük bir sabırla ve ciddiyetle dinleyen tüm katılımcılara canı gönülden teşekkür ediyorum.

Yazarın Diğer Yazıları