IŞİDe hangi ülkelerden militan katılıyor?
İkram Kali
Ortadoğu yine karma karışık. Adeta sis çökmüş. Kimse bir adım ötesini dahi göremiyor. Koşullar feci. Sanki Büyük Ortadoğu Projesi yeniden devrede. Kundakçılar ise güya yaktıkları ateşi söndürmeye çalışıyorlar. Analistler, yorumcular gelişmeler karşısında net bir görüş dahi belirtemiyorlar. Kimi algı yönetimine hizmet ediyor, kimi toplum mühendisliğine soyunuyor. IŞİD dünyanın hafızasını da çökertmiş durumda. Yakınımızda fitne, fesat kol geziyor. En güçlü ülkeler dahi IŞİD’e karşı mücadelede tek başına karar veremiyor. Dünyanın yaklaşık 110 ülkesi IŞİD karşıtı koalisyona destek veriyor. İlginçtir en az bunun yarısı kadar ülkeden IŞİD’e katılan militan var.
Alman Die Zeit gazetesi, , Suriye ve Irak’ta IŞİD saflarında savaşan militanların hangi ülkelerden geldiklerine dair bir liste yayınladı. IŞİD’e katılanların geldikleri ülkeler ve sayıları şöyle: Tunus 3.000,Suudi Arabistan 2.500, Fas 1.500, Rusya ve eski Sovyet Cumhuriyetleri 1.500,Ürdün 1.500, Lübnan 900, Fransa 700, Libya 600,Türkiye 400, Almanya 400, Mısır 360, Pakistan 330, Belçika 300, Avustralya 250, Cezayir 200, Hollanda 150, Kazakistan 150, Arnavutluk 140, İsrail/Filistin 120, Kosova 120, Yemen 110, ABD 100, Danimarka 100, İspanya, 100,Çin 100, Sudan 100, İsveç 100, Somali 70, Kuveyt 70, Bosna Hersek 60, Avusturya 60, Endonezya 60, Ukrayna 50, İtalya 50, Norveç 50, İrlanda 30, Finlandiya 30, Kanada 30, Afganistan 25. Bu bilgilerin ne derece doğru olduğunu bilmiyoruz ancak ilginç bir durum var ortada.
***
Birleşik Arap Emirlikleri'nin Başbakanı ve Dubai Emiri Şeyh Muhammed Bin Raşid Al Maktum, basına yaptığı açıklamada, IŞİD terör örgütüyle mücadele konusunda 3 aşamalı plan öneriyor. IŞİD karşıtı koalisyonun ancak askeri müdahaleyle başarılı olacağını dile getiren Al Maktum, askeri operasyonun, çözümün sadece bir parçası olabileceğini söylüyor.Gelecek on yıl için dünyanın karşı karşıya olduğu "en büyük tehlike" olarak tanımladığı IŞİD'e karşı kurulan koalisyona aktif desteklerini resmen açıklayan, Mısır başta olmak üzere Ortadoğu ve Arap ülkelerinde askeri darbeyle başa gelen hükümetlere de finansal destek verdiği bilinen Al Maktum, un üç aşamalı planı şöyle:
BİR: Savaşı kazanmak, zayıf yönetimleri güçlendirmek ve orta seviyeli insanların kalkınmasını sağlamak. İlk olarak karşıt düşüncelerin de dinleneceği toleranslı ve açık fikirli bir ortam oluşturmak gerekiyor.
İKİ: Yönetimlerin halka karşı desteklenmesi büyük önem taşıyor. Hükümetler, halka hizmeti kaliteli bir şekilde ulaştıracak kurumları acilen tesis etmeli.
ÜÇ: Ortadoğu'nun birçok yerinde karşımıza çıkan sorun var: Orta seviyeli insanların kalkınmasının önündeki engelleri aşmak. Özellikle sağlık ve eğitim alanında uzun vadeli projelerin oluşturulması.
Al Maktum özetle halka hizmet verecek kurumsal yapılara, gelir dengesizliğine, sağlık eğitim ve kalkınma alanlarında uzun vadeli projelere dikkat çekerek aslında Ortadoğu’da IŞİD ve diğer örgütlerin ortaya çıkış nedenlerini sıralıyor. Bir tarafta Ortadoğu’nun petrol gelirlerini sömürerek saltanat, debdebe yaşayan liderler ve aileleri; diğer tarafta sefalet içinde yaşayan insan haklarına demokrasiye özlem duyan aynı ülkelerin halkı var. Mezhepçilik, baskı, ayrım, ötekileştirme, aşırlığın, demokrasi dışı yanlış yönetimlerin ülkeleri ne hale getirdiğine ibretle tanık oluyoruz.
IŞİD vahşeti Irak’ta Saddam sonrası yaşanan devlet ve yönetim boşluğunun, baskıların, ortaya çıkardığı, başkalarına da yarayan yapıdır. Ortadoğu’nun demokrasiye, sosyal adalete, eşitliğe, insan haklarına, ortak yaşam kültürüne, hoşgörüye, kardeşliğe ihtiyacı var. Bunlar sağlanmadığı sürece Ortadoğu’da kan ve gözyaşı akmaya, bu coğrafyada hesabı olan güçlerde ülkeleri karıştırmaya devam eder. El Kaide gider IŞİD gelir, IŞİD gider Horsan terör örgütü gelir.
IŞİD terörü nedeniyle mağdur olan, ülkemize sığınan bütün insanlara ırk, dil, din ayrımı yapılmadan insanlık adına herkesin elinden gelen yardımı yapması gerekir.
Türkiye Ermenistan’a giriyor!
Suriye’den, Irak’tan IŞİD terörü nedeniyle kaçan insanlara kucak açan Türkiye, Kafkaslarda komşumuz Ermenilere Erivan’da modern konutlar inşa etmeye hazırlanıyor.
İnşaat sektöründe dünyada ikinci sırada yer alan Türk müteahhitler, yeni projelere imza atmayı sürdürüyor. Kamerun'da 740 Milyon dolar bütçeli Double Karayolu Projesi’ne imza atan Öztürkler Holding 580 km’lik Ebolowa- AkomIı – Krıbı ve Bertourı-Kentzou Double Karayolu Projesi ile Kamerun’un güney batısıyla kuzey doğusunu birbirine yakınlaştıracak. Kâbe yakınında kurulacak olan yeni şehrin inşasında da görev alacak olan Öztürkler Holding, Ermenistan’a konut projesiyle giriyor. Ermenistan’ın başkenti Erivan'da konutla işe başladıklarını açıklayan Öztürkler Holding Yönetim Kurulu Başkanı Yusuf Öztürk, “ Orada (Ermenistan) iş yapan ilk Türküm. Küçük bir ülke ama inanılmaz para var. Toplu konut idaresinin bir yapısını oraya kurmaya çalışıyoruz. Hasılat paylı, gelir dağılımlı bir proje entegre edeceğiz. İlk etabı beş bin konut ama toplam 300 bin kişi sıra bekliyor” diyor.
Ermenistan- Türkiye arasında futbol diplomasisi ile başlayan yakınlaşmanın konut yapımıyla güç kazanacağına, gelişeceğine inanıyorum. Geçmişte yaşanan ortak acılardan kaynaklanan kırgınlıklar, küskünlükler zaman içinde yerini yeni dostluklara bırakacak. Çünkü ebedi kin, nefret, düşmanlık yoktur. Bin yıllık komşumuz, ortak kültürel değerlerimiz,anılarımız olan Ermeniler ile başlatılan ekonomik yakınlaşma iki toplumda iklim değişikliği yaratacaktır.