İkram Kali

Bize yalan söylediler

İkram Kali

Hafızamızı tazeleyelim.

Vanlılara söylenen ama gerçekleşmeyen sözlerden bir kısmını anımsayalım.

23 Ekim ve 9 Kasım 2011'de meydana gelen depremlerin ardından Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Mekânsal Planlama Genel Müdürü Mehmet Ali Kahraman, siyasiler, kenti yönetenler yeni şehir planı hazırlanırken Vanlıları heyecanlandıran eserlerden söz ediyorlardı.

Mesela…

Depremler sonrası, 2013'te defalarca kendisiyle görüştüğüm, açıklamalarını haber yaptığımız, köşe yazıları yazdığımız Kahraman, "Depremlerde büyük zarar gören 70 bin metrekare alandaki stadyum yıkılacak. Bu alan, Van Valiliği Binası, büyük bir cami ve meydan için kullanılacak. Yeni stadyum, Van Çevre Yolu'na yakın, kavşak bir noktada inşa edilecek, spor kompleksinin içinde olacak. 30-40 bin kişi kapasiteli olması planlanan stadyumun yanında oteller ve büyük alışveriş merkezleri de yer alacak. Yaklaşık 1 milyon metrekare alanda yapılması planlanan spor kompleksinin içinde, stadyumun yanı sıra açık spor tesisleri, çim sahalar, tenis kortları, basketbol ve voleybol sahaları bulunacak" dedi.

Vanlılar umutlandı ama bu sözlerin hepsi yalan oldu.

Durun, daha bitmedi.

Genel Müdür Kahraman, yaşanan depremlerin ardından yeni bir şehir kurmak için başlatılan yeni imar planı çalışmaları kapsamında bugün yeniden satışa çıkarılan eski Devlet Hastanesi arazisiyle ilgili şunları söylemişti:  "Büyükşehir olan Van'ın kentsel geleceği, sosyal, kültürel ve çevresel ihtiyaçları dikkate alınarak hazırlanan yeni imar planında 35 bin metrekare alana sahip olan eski Devlet Hastanesi'nin yeri kültür park ve festival alanı oldu. Modern bir görünüme sahip olacak kültür park ve festival alanı Van'a farklı bir görünüm kazandıracak. Yeşil alan ve donatılarıyla Van'a soluk aldıracak parkta; 3-5 bin kişilik anfi tiyatro, konser alanı, yeşil alanlar, gezi yolları, çocuk ve kadınlar için etkinlik alanları, el sanatları reyonları, yer alacak. Parkta açık hava konserleri, açık hava tiyatrosu, sanatsal gösteriler, sergi gibi farklı kültürel ve sosyal etkinlikler gerçekleştirilecek. Kültür park ve festival alanı mevcut valiliğin yerine yapılacak kent meydanı ve park projesi ile bütünlük sağlayacak" ifadelerinde bulundu. Yalan olunca Vanlıların çağdaş modern bir kent hayali de yıkıldı.

Peki, en sonunda neler oldu?

2013 yılında 17 Aralık'ta başlatılan yolsuzluk operasyonu kapsamında gözaltına alınan ve daha sonra serbest bırakılan,  Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar ile yaptığı telefon konuşmaları, soruşturma dosyasına giren Mehmet Ali Kahraman görevden alındı. Hayal kuran Vanlılar da Ajda Pekkan'ın "Bana yalan söylediler" şarkısını söylemekle yetindiler.

 

 

Sonuç almak istiyorsanız!

İpekyolu İlçesi Tepebaşı Mahallesi'nde eski Van Devlet Hastanesi 2011 depremlerinde ağır hasar alarak yıkıldı. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Toplu Konut İdaresi (TOKİ)'ye devredilen 15 bin 268 metrekare arazi 2018'de TOKİ Emlak Dairesi tarafından satışa çıkarıldı.  2018 Mart yerel seçim süreci gelince siyasiler arazinin satıştan kaldırıldığı müjde olarak açıkladı.

Meğerse Vanlılara yalan söyleyerek araziyi satıştan kaldırmamışlar.         

Verilen sözler yerine getirilmediği için arazi iki yıl sonra TOKİ tarafından yeniden satışa çıkarıldı. Van ayaklandı. Arazi satışının durdurularak park ve yeşil alan olarak değerlendirilmek üzere hazineye devredilmesini isteyen Van Gönüllüleri ve çeşitli çevreler basın ve sosyal medya üzerinden kampanya başlattılar. Samimiyetle çabalayan gönüllüler önceki gün Vali ve Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Mehmet Emin Bilmez'i ziyaret ettiler.

Arazinin park ve yeşil alan yapılması tüm Vanlıların isteğidir.

Ama istemekle olmuyor.

Popülizm kokan, ben merkezli girişimlerle, amacı üzüm yemek olmayan açıklamalarla arazi satışının durdurulması zordur. Çünkü birçok konuda olduğu gibi bu konuda da dayanışma, güç birliği, ortak akıl ve birlikte mücadele yok.

Eğer amaç ucuz kahramanlık, 'ben yaptım' değilse…

Önce sorunu dert ederek samimi olacaksınız.

Katılımcı strateji belirleyip komite/sekretarya oluşturacaksınız.

Milletvekilleri, kenti yönetenler, meslek odaları, sivil toplum kuruluşları ve Vanlıların içinde olduğu hareket, ortak dil ve yöntem geliştireceksiniz.

Sonra da toplumun haklı beklentisini içeren inandırıcı, etkileyici teknik dosya hazırlayacaksınız.

Kentteki tüm kesimlerin desteğini alarak bir grup temsilciyi Ankara'ya göndereceksiniz. Bu ekip de Van Milletvekilleri öncülüğünde Cumhurbaşkanlığı, TBMM Başkanlığı, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, TOKİ Başkanlığı, siyasi parti liderlerini ziyaret ederek hazırlanan dosya ile birlikte Vanlıların ortak taleplerini kendilerine iletecek.

Sonuç alıncaya kadar…

Basın açıklamalarına, imza ve sosyal medya ağlarındaki kampanyalara devam edilerek Vanlıların sesini duyuracaksınız.

Bunları yaptığınızda inanın sonuç almak mümkündür.

Anlatmak istediklerimi teyit eden bir görüşmeyi sizlerle paylaşmak istiyorum.

Hafta içinde…

Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi'nde Danışma Kurulu toplantısına katıldım. "Reklamcılık- Pazarlama-Basın" konulu toplantıda hastane arsası da gündeme geldi. Katılımcılardan Edremit Belediye Başkanı İsmail Say, devlet hastanesi arazisinin TOKİ Başkanı İsmail Bulut ile görüşerek Vanlıların arazinin satışının iptal edilerek park yapılmasını istediklerini, bunun içinde kampanya başlattıklarını, Tiwitter'da #VanaSahipÇık hashtag'a binlerce kişiden destek geldiğini ve TT olduğunu kendisine aktardığını anlattı.

Sıkı durun.

TOKİ Başkanı İsmail Bulut,  bunlardan haberinin olmadığını söylemiş.

Demem o ki;

İyi niyetli çabalarınız olabilir.

Ama birlik beraberliğiniz yoksa yönteminiz de yanlışsa TOKİ Başkanı örneğinde olduğu gibi ne sesinizi duyurabilirsiniz ne de sonuç alabilirsiniz.

Önce biz ve birlik olmamız gerekiyor.

 

 

Hep sonradan

Toplum ve kentin yararı kişisel çıkarlardan sonra geldiği için, Van'ın tepkileri sonuç vermiyor, beklentileri karşılanmıyor.

Ahmet Kaya'nın "Hep sonradan, gelir aklım başıma…" şarkısını bilirsiniz.

Şu sıralar şarkı yeni imar planı 2013'de askıya çıkarıldığında kamu adına itiraz etmeyen, verilen sözlerin takipçisi olmayan, ancak eski Devlet Hastanesi arazisi ikinci kez satışa çıkarıldığında uyananların dilinden düşmüyor.

Hep sonradan, hep sonradan.

Yazarın Diğer Yazıları