Erdal Şahin

ADALET

Erdal Şahin

Adalet bir şeyi olması gereken yere koymaktır.Yani bir şeyin varoluş amacı neyse o'na göre hareket ve muamele etmektir. Adaletin zıddı zulümdür, adaletin olmadığı yerde, zulüm yer tutar. Zulmün olduğu yerde ise ne huzur olur ne mutluluk ne düzen ve nede rahatlık.Adaletin hükümferma olmadığı bir yerde, doğal olarak düzensizlik,dengesizlik ve kaos baş gösterir.

Adalet, insan için, toplum için, diğer canlılar için ve bütün varlıklar için olmazsa olmaz hayati bir gerekliliktir. Hz Ömer'in o müthiş ifadesiyle "Adalet mülkün temelidir"

Evet, temelinde adaletin olmadığı herşey bozulmaya, yok olmaya mahkumdur.

Şimdiki dünyada gerçek bir adaletten, haktan hukuktan söz etmek mümkün değildir.Zira yeryüzü adeta zulüm ile dolmuş durumda şimdi.Biz insanlar adaleti hakkıyla yaşamadığımız, onu yitirdiğimiz için, şimdi yerküremiz yaşanmaz bir yer haline geldi. Neden mutlu ve huzurlu değiliz, neden sürekli şikayet ettiğimiz bir durum içerisindeyiz diye baktığımızda, adalet üzere olmadığımız gerçeği duruyor önümüzde. Maalesef birey ve toplum olarak bizler vicdanı, merhameti adaleti ve ahlakı kaybettik.

Bunları bulamadığımız ve yaşamadığımız sürece her gün yürek yakıcı bir sorunla sorunlarla karşılaşmaya devam edeceğiz.

Baksanıza dünyanın toplumların durumuna,zulüm ve adaletsizlik her yanı sarmış,neredeyse hergün her saat dünyada bir savaş, bir katliam, bir cinayet, bir taciz, bir istismar ve sayısız hak ihlali yaşanıyor.

Vakıa bu iken,bizler bataklıkları kurutmamız gerekirken, sineklerle uğraşıyoruz.Suça değil suçluya bakıyoruz, onu mahkum etmekten geri durmuyoruz.Kire değil kirlenmişe odaklanıyoruz.

Nemelazımcılık bana dokunmayan yılan bin yıl yaşasın mantığı ve benden bizden değilse ötekiyse,başkasıysa canı cehenneme,zaten bunlar hep böyledir anlayışı hakim bizde.!

Hiçde adil olmayan toptancılık düşüncesi karakterimiz olmuş adeta. Suçun şahsiliği ilkesini bir tarafa bırakarak bizden! Olmayan biri, kötü ahlaksız insanlık suçu bir şey yaptığı zaman,yani zulmettiği zaman ona engel olmamız gerekirken, içinde bulunduğu düşünceyi anlayışı durumu bahane ederek onu/onları  toptan mahkum etmekten karalamaktan kaçınmıyoruz.

Oysa bu ahlaki ve adil bir tutum değil.Bundan kesinlikle kaçınmak gerekir.

Hayat mükemmel değil elbette. Herşey dört dörtlük de olamaz. Toplumların, insanların sorunsuz olması mümkün de değildir.Zira insanın olduğu yerde elbette sorun ve sıkıntılar da olacaktır.Ancak sıkıntı olan durum bu sorunların olması değil, bizlerin o suruna/sorunlara karşı takındığımız adil olmayan yaklaşımımız ve yanlış tavrımızdır.

O yüzden ne olursa olsun bizlerin "Hakkı, adaleti ayakta tutan adil şahitler" olması gerekir.

Adalet ve vicdan ölmesin, yoksa toplumlar ve dünya sosyal bir kıyametten kurtulamaz. Bundan da bu gemide olan herkes elbette nasibini alacaktır.

Adalet bütün bir varlık için olmazsa olmaz bir gereklilik ve hayati bir ihtiyaçtır.

Yazarın Diğer Yazıları