Karne alıp tatile girecek çocuklar ne yapmalı?
Şahin Akçap
Bu hafta sonu 2013-2014 eğitiminin ilk yarısına girilecek.
Eylül, Ekim, Kasım, Aralık ve Ocak aylarının semeresi karnelerdeki notlarda, öğretmen değerlendirmelerinde görülecek.
Ortaokullar sabahın saat 06.30’undan öğle saat 12.00 ve 13.00 arası ders görürken ilkokullar saat 12.50’den akşam karanlığı 18.00’e kadar okulda oldular.
Yoğun geçen bu zaman dilimlerinde herkes yoruldu.
Öğrenciler… Öğretmenler… Yardımcı personeller ve veliler. Siz bir de bunlara destek hizmeti olarak güvenlik görevlilerini ve servis şoförlerini ilave ederseniz yarıyıl tatiline ne çok gereksinim duyulduğunu anlayabilirsiniz.
Biz okul idarecileri hariç herkes on beş günlüğüne olsa da dinlenecek. Bu dinlence bir de kış mevsiminin soğuk günlerine denk geleceği için yerinde bir tatil olacak.
Bakın şaka değil yazacaklarım… Çocuklarınıza mutlaka küçük bir gezi düzenleyin. Bir kasabaya veya köye gidip gelmeleri bile yorgun dimağlarına, ruhlarına ilaç gibi gelecek. Ayrıca bir sinema, tiyatro planınız olsun. Sakın ola on beş gün içinde minik bir piknik yapmayı da ihmal ettirmeyin.
Geçtiğimiz günlerden birinde Müzik dersi öğretmenlerinin annesinin rahatsızlığı nedeniyle izin alıp memleketine gittiği sırada dersleri boş geçmesin diye 8.sınıflardan birinin dersine girdim.
-Çocuklar ilköğretimi bitirip liseli olmanıza çok az kaldı. İçinizde ‘Ah keşke bu olmasaydı.’Diye çığlık atan bir ukdeniz kaldı mı?
Yanıtları çok önemliydi. Dilerim, öğretmen arkadaşlarım, rehber öğretmenlerimiz, okul idarecisi arkadaşlarımız bu yazı vesilesiyle o yanıtları okurlar.
Çoğunluğu şunu söyledi:
“Keşke Beden Eğitimi derslerinde öğretmenlerimiz bize matematik yaptırmasaydı!”
Diğer çoğunluk da:
“Okul gezileri çok az planlandı. Hem geziye otobüsle giderken oturduğumuz koltuktan bizi kaldırıp kendileri oturan öğretmenlerimiz koltuk sayısı daha fazla otobüsler kiralatsaydılar.”
Yani değerli anne ve babalara diyeceğim ki…
-Hayat hep sınıf, dershane, ders kitapları değildir. Sosyal aktivitelerden çocuklarınızı uzak tutmayınız. Unutmayınız ki her yaşta yaşanması gerekeceklerin önünde durmak sizi sevimli kılmaktan öte sevimsizleştirir. Hem kendinizi hem de çocuklarınızı nefes almaktan uzaklaştırmayınız.
