Şahin Akçap

Güzel günler adına

Şahin Akçap

Muhteşem bir kültür okyanusunun içinde ülkemiz.
Ramazan ay boyunca yeryüzü sofraları açıldı yurdumuzun dört bir yanında.
Nefsi kontrol altında tutan günler boyunca güzel şeylerden söz edildi. Dost ziyaretleri yapıldı. Uzakta olan canlarla paylaşıldı sevinçler. İletiler gönderildi cep telefonlarından.
“Bak yanınızdayız.”Denildi.
Dargınlıklar bir kenara bırakıldı. Oruç tutanlar tutamayanlara, tutamayanlar niyetli olanlara anlayış ve sevgiyle yaklaştı.
Yoksullar, kimsesizler hatırlandı. Kabristanlar ziyaret edildi. Merhabalar daha bir çoğaldı.
Sadece ramazan de değil. Hayırlı günlerde de aynı yaklaşım sergilendi. Kandiller kutlandı.
Ne çok güzel günlerimiz var.
Dini bayramlarımız, milli bayramlarımız iç içe geçmiş. Farklı inançlar harmanlanıp Anadolu’ya dönüşmüş.
Bütün bu değerler hayatla olan bağlarımız olmuş. Gülümsemeye, merhamete, saygı ve sevgiye dönüşmüş.
Çirkin mezhep ayrıcalıkları yaratanlar, şoven ve ırkçı yaklaşımlarla gücü ellerinde tutamaya çalışanların maskeleri düşürülmüş, sen ve ben yerini biz sözcüğüne bırakmış.
İşte budur:
“Ben Anadolu’yum.” Demek.
Ve:
“Etle tırnak olmak…”
Bu güzelliği korumalıyız. Bizi ayakta tutan muhteşem güç budur. Hayatı biraz da siyasi döngülerin kısır çatışmasının uzağında yaşamak nefes almak, sevgiyi hissetmektir.
Ne güzel anlatmış Cahit Sıtkı Memleket İsterim şiirinde yaşama sımsıkı sarılmayı. Ve Ahmet Arif gür bir sesle Ben Anadolu’yum diyerek kadim Anadolu dostluğunu yüceltmiş. Nazım Hikmet, Yaşamak bir ağaç gibi tek ve hür ve bir orman gibi kardeşçesine derken nasılda coşkuyla özgürlüğü şiirleştirmiş.
Güzel günlerin özeti değil midir Yunus Emre olup çağıldayarak akmak.

Yazarın Diğer Yazıları