Şahin Akçap

Doğanın müthiş gücü

Şahin Akçap

Yaklaşık bir haftadan beri doğa ile insan arasındaki ezeli mücadeleye bir kez daha tanıklık ettik.

 

Tüm yurdu etkisi altına alan soğuk ve ardından gelen fırtına, kar ve yağmur bir kez daha gösterdi ki doğayla boğuşmanın tek yolu doğanın değişmeyen kurallarına saygı göstermek.

 

Antalya ve çevresinde yaşayanlar saatte bilmem kaç kilometre hızla esen rüzgârın tutsağı oldu.

 

Sahile denizden vuran dalgaların gücü ile kaldırımlar birer karton parçasıymış gibi paramparça oldu. Kökleri toprağın derinliklerinde olan ağaçlar esen rüzgâra dayanamayıp sanki incecik bir otmuşçasına sağa sola savruldu.

 

Onca emekle düzenlenen seralar yerle yeksan oldu. Enerji sağlayan elektrik kabloları koptu.

 

Yani doğa dedi ki ben buyum. Bana kafa tutarsan, yok sayarsan hayatını işte böyle altüst ederim.

 

Bir kez daha çevrecilerin, doğa bilimcilerinin düşünceleri somut bir gerçek olup doğayı hiçe sayanların yüzünü kızarttı.

 

Yeşile kıyanların ve onlar karşısında kılını kıpırdatmayanların değişen iklimin yarattığı müthiş isyanla artık yüzleşmeye başladı.

 

Uğuldayan fırtına doğanın sesi oldu; duvarlara, konutların pencerelerine çarpa çarpa yağan yağmur da yok edilen çevre değerlerine karşı bulutların gözyaşına dönüştü.

 

İnsanoğlunun tek çaresi, betonlaştırmaya çalıştığı doğaya karşı saygılı olmak onu yok etmeye çalışmak yerine korumaktır. Bunu yapmadığı takdirde doğanın yanıtı kaç gündür başlattığı isyanın yeni tekrarları olacaktır.

 

Şehircilik ve çevre uzmanları günü birlik planlar yerine yüzyıllık planlar yaparak kayıp giden doğa değerlerini göz önüne alarak kentsel dönüşümlerde söz sahibi olanları uyarmaktır. Aksi takdirde sıradan rüzgârlar; fırtınalara, kasırgalara, hortumlara dönüşmeye devam edecektir.

 

Son günlerde hayata düşen doğa felaketinin fotoğraflarının verdiği mesaj yaşananlardır.

Yazarın Diğer Yazıları