Van Vakfı'nda tansiyon yüksek

Van Kültür ve Dayanışma Vakfı’nın 22 Aralık 2019 Pazar günü İstanbul’da gerçekleştirilecek seçimli olağan genel kuruluyla ilgili “Van Vakfı'nda seçim heyecanı başladı” başlıklı yazımız gündem oldu. İstanbul’da yaşayan Vanlılar yazımızla vakıf seçimine daha yoğun ilgi göstermeye başladı.

Önceki yazımda başkan adaylığı için isimi geçen Nizamettin Ağar, Müjdat Çelik,  Mehmet Ali Güldal, Suat Narin, Ayhan Gürbüz isimlerine ve 2016’da yapılan seçimde rakip olan Van Vakfı Başkanı Nizamettin Ağar ve eski başkan Müjdat Çelik’in açıklamalarına yer verdim.

Müjdat Çelik o açıklamasında özetle şunları söyledi:

"…Mevcut yönetim kendi arasında başta uyumlu olamadı. Toplanamadı, çalışamadı ve birçoğu istifa ederek ayrıldı. Verilen sözler yerine getirilmedi. Hiçbir etkinlik gerçekleştirilemedi. Genel kurulda toplanan ve harcanan paraları ve bunları konuşacağız. Şuan ortada 700 bin lira yok. Vakıf aynı zamanda mahkemeliktir. Dolayısıyla yönetimi başarılı bulmak mümkün değil. Arkadaşlarımızla bir araya gelerek Van Vakfı'nın hepimizin olduğunu söyledim. Disiplin kurulu, mütevelli heyeti olmayan vakıf yönetilemez.  Van Vakfının tüzüğü yerlerde sürünüyor. Kimse egosunu tatmin etmeye kalkmasın. Bu tüzükle seçime gitmek vicdansızlıktır…”

Müjdat Çelik’in açıklamalarına tepki gösteren Van Vakfı Başkanı Nizamettin Ağar ve yönetim kurulu üyeleri Suat Narin, Mehmet Tepe, Hatice Şule Gökırmak, Oğuzhan Demir, Bedrettin Gökçenay, Ceren Kubilay yazılı ortak açıklama gönderdiler.

 Açıklamada şu ifadelere yer verildi:

“Van Vakfı, merkezi Van dışında olup Van adına kültürel faaliyette bulunan yegâne vakıftır. Van Vakfı 1993 tarihinde kurulmuş olup kuruluşundan itibaren tüm faaliyetleri Vakıflar Genel Müdürlüğü ve bağımsız denetçiler tarafından denetlenmiştir. Bugüne kadar yapılan faaliyetler Vakıf senedine, ilgili kanun ve yönetmeliklere uygun bulunmuştur.

Köşe yazısında (Müjdat Çelik tarafından) dile getirilen iddialar her şeyden önce vakfımızın bu güne kadar onurla temsil ettiği kurumsal kimliğini lekeleme amacını taşıyan asılsız ve mesnetsiz iftiralardır.

İddia edilenin aksine Vakıf Yönetim Kurulundaki üyeler görevinin başındadır. Yönetim Kurulu toplantıları düzenli yapılmış olup alınan kararlar karar defterine işlenmiştir. Ayrıca Vakıf Disiplin ve Denetim Kurulları görevlerinin başındadır.

Vakıf tüzüğünün yerlerde olduğunu, bu tüzük ile seçime girmenin vicdansızlık olduğunu beyan eden kişi dört dönem 12 yıl boyunca vakıf başkanlığı yapmış olup tüm seçimlere bu tüzük ile girmiştir. Tüzük değişikliği için genel kurul oylamasının zorunlu olması sebebiyle tüzüğün genel kurul toplanmaksızın değişiklik teklifi de kanuna aykırıdır. Ayrıca 12 yıl başkanlık yapan kişinin bugüne kadar tüzük değişikliğini gündeme getirmemesi de manidardır. İddia sahibinin esas niyeti tüzük değişikliği olsaydı başkanlık yaptığı 12 yıllık süreçte tüzük değişikliği için gerekli çalışmaları yapabilirdi. Bu çalışmalara kimse engel olmamıştır.

Söz konusu yazıda ayni şahıs tarafından 700 bin TL’nin ortada olmadığı, Vakfın mahkemelik olduğu iddia edilmiştir. Vakfımızın tüm gelir ve giderleri denetçiler tarafından denetlenmektedir. Bugüne kadar tek bir kuruş usulsüz harcama tespit edilmemiştir. Kaldı ki bu tür vakıflar üye bağış yolu ile ayakta durmakta olup ne vakfa bu meblağda bir bağış yapılmış nede vakfın kasasında böyle bir para bulunmuştur. Vakfın bugüne kadar bu miktarda bir geliri olmamıştır. Vakfa ait tüm kayıtlar aleni olup tüm üyeler tarafından istenildiği zaman incelenebilmektedir. Bugüne kadar hiçbir vakıf işlemi yargılama konusu yapılmadığı gibi vakıf işlemleri sebebiyle yargılanan tek bir üyesi dahi bulunmamaktadır.  Vakıf yönetim kurulunu haksız yere karalayan ve vakıf saygınlığına gölge düşüren İddia sahibi hakkında gerekli yasal işlemler başlatılacaktır.

Elinizde usulsüzlük yapıldığına dair bilgi belge var ise bunu derhal ilgili mercilere iletmekle mükellefsiniz. Seçimi beklemeden kanuni yollara başvurmuyorsanız suç işlemektesiniz. Böyle bir başvuru yapılmaksızın yapılacak her açıklama iftira olacaktır. Van’ın ve Vanlıların menfaati için derhal yasal yollara başvurmazsanız asıl niyetinizin kaybedeceğiniz seçimi şimdiden manüple etmek olduğu kuşkusuz bir gerçek olacaktır.

Bu kişi 22 Aralık 2019 tarihinde yapılacak seçimde başkan adayı olacağını beyan etmiştir. Seçimi kaybederse mahkemeye götüreceğini söylemektedir. Daha yapılmamış bir seçimi tehditkâr bir şekilde etkilemeye çalışmaktadır.

Aynı şahıs bir önceki seçimi kaybettiğinde başkalarına deva açtırıp genel kurulun iptalini talep etmiştir. Bu dava ve benzeri iddialar sebebiyle vakfımız bir yıldan uzun bir süre boyunca işleyemez hale gelmiştir. Yapılan incelemelerde seçimin usulüne uygun yapıldığı tespit edilmiştir. Kendisinden bu kez seçimi beklemeden ve başkalarını kullanmadan gerekli başvuruları yapacak cesareti beklemekteyiz. Aksi takdirde kendisi müfteridir. Kendi şahsi çıkarları için Van Vakfını ve yönetim kurulunu karalamaktadır.”

Müjdat Çelik de kendisine yöneltilen eleştirilere yanıt verdiği açıklamasında:

”Sayın İkram Kali, Vansesi Gazetesi’nde yer alan 22.11.2019 tarihli yazınızı okudum. Öncelikle ilgi alakanıza çok teşekkür ederim. Uygun görürseniz yazınızdaki bir iki cümleye değinmek istiyorum. Zira hassasiyetimi iletme durumum hâsıl olmuştur. Yazınınızın bana ait cümle arasındaki ‘Şuan ortada 700 bin lira yok’ ifadem mevcut yönetimin 2016’da yapılan genel kurul sonrası vaat ettiği parayla ilgilidir. Nitekim vaat edilen bu para süreç içerisinde vakıf hesaplarına yatırılmamıştır. Eleştiri içeren ifadem yalnızca vaadin yerine getirilmemesine yöneliktir. En derin saygılarımla” ifadelerini kullandı.

Aday isimleri, kulisler ve açıklamalarla seçim yarışının tansiyonu yükseldi.  Heyecan kazanan seçim sürecini bugün olduğu gibi bundan sonrada yakından takip ederek gelişmeleri sizlerle paylaşacağız. Adayların açıklamalarını eşit ve tarafsız bir şekilde yer vermeye devam edeceğiz.  

Van Vakfı tüm Vanlıların önemsediği, beklentilerinin olduğu güzide kuruluştur. Amacımız Van Vakfı’nın daha başarılı olmasıdır.  

Doğasında heyecan, tartışma, eleştiri, rekabet, saygı ve sevgi olan Vakıf seçiminin birlik beraberlik içinde geçeceğine, vizyonu, iddiası, projeleri, heyecanı olan dinamik ve cesur yönetim kurulunun göreve seçileceğine inanıyorum.

Van'a ve Vanlılara hizmet  şereftir

İsmi başkanlık için geçen herkesle konuştum.

Van Vakfı başkanlığı için adı geçen eski Van İl İmar Müdürü Mehmet Ali Güldal adaylık için dostlarından teklif geldiğini ancak yoğun işleri nedeniyle başkanlık talebinin olmadığını söyledi. Güldal, “Van Vakıf Başkanlığı için bazı hemşehrilerim dile getirdi. Bu onurlu görev için adımın geçmesinden mutlu oldum, ancak değerli hemşehrilerimize söylediğim gibi; yoğun işlerim nedeniyle bu aşamada böyle bir görevi layıkıyla yapacak durumda değilim. Ağır görevler içinde Vakıf hizmetleri için zaman ayırmam zor olacak. Vakıf yönetim kurulunda üye olarak görev alarak, imkânlar ölçüsünde Van'a ve Vanlılara hizmet etmek benim için şeref olacaktır” dedi.

Görevden kaçmam

Van'ı ve Vanlıları çok sevdiğini, merhum Celalettin Tüfekçi, Nizamettin Ağar ve Müjdat Çelik’in Van Vakfı’nda taş üstüne taş koyduklarını, alternatif bir liste oluşturmasının söz konusu olmadığını söyleyen Ayhan Gürbüz, hizmet etmek için görev verilirse görevden kaçmayacağını söyledi.

Aday değilim

Van Vakfı Başkanlığı için adı konuşulan isimlerden bir diğer isim Suat Narin’di. Halen Van Vakfı yönetim kurulunda yer alan Narin başkan adayı olmadığını belirtti.