Empati, olgunluk, ortak akıl zamanı

Yeni Anayasa ve Başkanlık sistemi, çözüm süreci, akil insanların çabaları, altının rekor düşüşü  ve diğerleri ülke gündeminin ilk sırasında yerini koruyor.  İlimizde; barış iklimi, büyükşehir, mahalli idare seçimleri,  Ticaret ve Sanayi Odası seçimleri, esnafların vergi, sigorta sorunları,  turizm sektörünün yaşadığı gizli kriz, belediye başkan adaylığı, kiracılara tahsis edilen TOKİ konutları ve onbinlerce insanın yaşadığı TOKİ konut alanlarında sağlık ocağı gibi sosyal donatılar ve çocukların, gençlerin ihtiyacı olan basketbol,  futbol gibi spor alanlarına yer tahsis edilmemesi, tek bir spor tesisi yapılmaması gündemi işgal ediyor.
Bunlar toplumda tartışılıp konuşulurken ilimizde barış iklimine yakışır olgunluk hakim.  Kimileri bu olgunluğu çekingenlik-korkaklık-döneklik olarak yorumlayabiliyor! Olgunluğun gereği bu yaklaşımlarada  saygı  duyulmalı.
Ülkemizin empati,  olgunluk ve ortak akla ekmek-su gibi ihtiyaç duyduğu bir dönemden geçiyoruz. 
Ortak akılda buluşmanın, barıuş ikliminin yaşatmanın  yolu empati ve olgunluktan geçiyor. 
İdeolojik saplantılardan sıyrılanlar, ön yargılardan kurtulanlar, fısıltı gazetesine değer vermeyenler, zamanın ruhunu kavrayabilenler, diğerini dinleme anlama ezaketi gösterebilenler, korku duvarını aşabilenler  olgun oluyor. 
İnsani acıları, yaşanmışlıkları yüreğimizde hissedebildiğimiz ölçüde olgunlaşır… Farklı duygulara,  düşüncelere, eleştirilere,  görüşlere  saygı duyduğumuz  vakit  ortak aklıda buluşabiliriz. 
Empatiye, olgunluğa ihtiyacımız var. 
Gelin empati yapalım olgunlaşalım. 
Farklı düşünelim,  farklı hissedelim, farklı bakalım. 
Şehit bir askerin annesi-babası- kardeşi olalım. Onların yanan yüreğiyle, gönül gözleriyle bakarak düşüncelerimizi  söyleyelim.   
Diyarbakır cezaevinde düşüncesinden dolayı  b…  yedirilen, onuru zedelenen bir insan olalım. Onun yaşadıklarını  hissedelim, onun  yüreğiyle konuşalım. 
Dönelim bir kez daha vicdanımızla, aklımızla empati yapalım. Sonra olgunlaşalım, kendimiz olalım. Yanalım, kavrulalım, ama çözüm-barış- normalleşme sürecine diyeceğimizi de diyelim.  
Sonra da  su taşıyan karınca misali barış iklimine katkı sunalım.