İkram Kali

Büyükşehir belediyesi ne yapacak?

İkram Kali

Bilindiği gibi 6 Arlık 2012 tarhlı resmi gazetede yayınlanarak yasallaşan Büyükşehir Belediyesi Kanun Tasarısı ile Van 13 il ile birlikte büyükşehir oldu. Kanun ile Tuşba ve İpekyolu isimlerinde iki yeni ilçe kurulurken Van belediyesi, Bostaniçi, Erçek, Çiçekli, Akdamar, Sağmalı, Ünseli, Kocapınar, Çelebibağı belde belediyeleri,  il ve ilçe özel idareleri ile bütün köyler ve bağlılarının tüzel kişilikleri sona erdirildi. Köyler mahalleye dönüşürken, il belediyesi, il ve ilçe  özel idareleri büyükşehir belediyesi ve  yakın ilçe belediyelerine devredildi.

30 Mart yerel seçimleri sonrası il özel idareleri ve belde belediyeleri tarih oldu.  Bunların personelleri, taşınır, taşınmaz bütün mal varlıları büyükşehir, ilçe belediyelerinin yanı sıra bir kısım taşınmazları kanunda belirtilen ilgili kurumlara oluşturulan tefsiye komisyonu çalışmasıyla devredildi.

Yasa ile özel idare ve belde belediyelerinde memur olarak çalışanlar memur olarak, 5393'e göre sözleşmeli çalışanlar 4/B'li olarak, işçi olarak çalışanlar işçi olarak ilçe belediyeleri ve büyükşehir belediyesi personeli oldular.

Reform ile büyükşehir belediyesi 30 Mart 2014 tarihinden sonra Van il sınırlarının tamamından yani bütün şehirden sorumludur.  Başkale’nin Albayrak mahallesinin de, Tuşba’nın Mollakasım mahallesinin de,  Çaldıran’ın Kilimli mahallesinin de yollarının yapım, bakım, onarımı,  kar ile mücadele çalışmalarının yanı sıra Van Gölü’nün kirlenmesinin,  kıyılarının korumasının, su, kanalizasyon sorununun, planlı şehirleşmenin, yaşam alanlarını oluşturulmasının muhatabı başta büyükşehir belediyesi olacak.

Yetki ve sorumluluk büyükşehir belediyesinde.

Büyükşehir belediyemizin başarılı olması Van’ın başarısıdır. Başarı Van’ın huzurlu, düzenli, temiz, bakımlı, yeşil, planlı yaşanılabilir bir şehir olması demektir.

Ancak büyükşehir belediyesi gerçekten başarılı olmak, halka seçim öncesi verdiği sözleri yerine getirmek, yaşam kalitesini yükseltmek, modern bir şehir yaratarak bu şehirde yaşayan herkesi mutlu etmek istiyorsa önce denetlenebilir, başarıya odaklanan, şeffaf, kurum kimliğine bir yapıya kavuşması gerekiyor.

Başarılı olmanın,  vatandaşın ayağına kaliteli ve zamanında hizmet götürmenin vazgeçilmez bazı koşulları vardır. Bunlar halkın vergilerinden oluşan belediye kaynaklarını verimli ve yerinde kullanmak, ehliyet, liyakat sahibi nitelikli ve çalışkan kadroları göreve getirmek bunların yanı sıra denetim mekanizmasını sağlıklı çalıştırmaktır.

Kaynakların verimli şekilde yerinde kullanılması gerçekçi, uygulanabilir yıllık çalışma planı ve programı ile mümkündür. Bu da ancak bilgi, birikim sahibi kadrolar ile olur.

Büyükşehri belediyesinin elinde bu nitelikte insan kaynağı mevcuttur.

Belediye teknik ve idari personel açısınan çok şansaldır diyebiliriz. İl Özel İdaresi’nden belediyeye geçen personellerin çoğunluğu bilgi birikim sahibi, mevzuatı bilen bu memleketin evladı olan çalışkan insanlardır. İdari anlamda kurumsal disiplini, kolektif çalışma anlayışını, hiyerarşiyi, planı, programı, denetimi, sorumluluk anlayışını özümsemiş yıllara dayanan tecrübeleri olan yeteneklerdir. Belediye ideolojik saplantıya, ayrımcılığa düşmeden bu personelleri başarılı ve yararlı olacakları noktalarda değerlendirmesi Van ve belediye açısından kazanım olacaktır.

Büyükşehir belediyesi özel idareden gelen Van’ın bütün köylerinin yolunu,  dağını, tepesini, camisini evinin içi gibi bilen, başta mühendislerin olmak üzere şantiye şeflerini, dozer operatörlerini yerinde değerlendirerek kucaklamalıdır.

 Kurumsal yapılanma sürecinde olan büyükşehir belediyesinin bu anlamda ne yapacağını, hangi kriterlere ve önceliklere göre şekillendirileceğini herkes merak ediyor. Belediye Van’ın kendi evladını ya siyasete kurban edecek?  Ya da işe adam mantığı ile hareket ederek değerlendirecek. Vatandaş siyaseti siyasetçilerin, belediye personelinde sorumluluğunun gereği siyasetin dışında kalarak halka hizmet etmesini bekliyor.

Dünyanın en zor, en pahalı birikimi deneyimdir, bilgidir, tecrübedir. Lütfen harcamayın.

 

“Doğrudur, yanlıştır, gidilsin araştırılsın”

Önce şunun altını çizelim.  Makamı, düşüncesi ne olursa olsun, görüşünü beğenmediniz, katılmadığınız birini eleştirirken saygısızlık yapıp hakaret etme hakkınız yoktur. Bu önce suçtur,  sonra da ayıptır.  Medeni olmanın yolu tahammül edebilmek ve saygı göstermekten geçer.

Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Danıştay’ın 146. kuruluş yıl dönümü töreninde uzun ve siyasi konuştuğu gerekçesiyle kendisine tepki göstermesine ilişkin gazetecilere değerlendirme yaparken “"…Van'dan ciddi sayıda mağdur geldi. Bu mağdurlar dertlerini anlattılar. Özellikle Başbakan'a bunun iletilmesi gerektiğini söylediler. Belgelerini getirdiler. Doğrudur, yanlıştır, gidilsin araştırılsın. Ama ülkenin Başbakanı'na sosyal hukuk devletine ilişkin bir sorunu iletemeyeceksek, bizim alanımız insan hakları, ne söyleyeceğiz" ifadesini kullanmasında çelişki bulunmaktadır.

TBB Başkanı Av. Metin Fevzioğlu’na Sorarlar

Peki, siz hukukçu titizliğinizle  “Doğrudur, yanlıştır, gidilsin araştırılsın” demeden hak sahibi olmayan kişilere hak talebinde bulundunuz ve sözcülük yaptınız. Burada bir yanlış yok mudur?

Yazarın Diğer Yazıları