Hikmet Aksoy

Laf salatası üzerine…

Hikmet Aksoy

Salı günlerini daha çok sevmeye başladım. Nedeni de; o gün siyasal parti başkanlarının TBMM'deki grup toplantılarında  bülbül gibi ötmeleri... Biri çıkıyor, birşeyler söylemiş olmanın övüncü ve alkışçılarının  "şak...şak..." seslerini duymanın keyfini yaşayarak kürsüden iniyorlar.

Oooh!... Ülkede herşey  güllük gülistanlık!

ABD Dolarının başını alıp gidişi...

Terör tehditi...

Pazar-market fiyatlarında artış...

Bu konular işe gelmiyor/unutuluyor!..

Söz  konusu edilmeye değmez.

Bir diğeri çıkıyor, "çarpık sistem"dan dem vurup, ülkede değişim rüzgarlarının esmesi gerekliliğinden söz ediyor.

Çarpık sistem denilen de 93 yıllık süreç... Cumhuriyet dönemi...

Çarpıklık buradaymış...

Ona da alkışlar...

xxx

Bir kavram kargaşası yaratma çabası var, görünen ne yazık ki...

Bu, bir şaşkınlıktan kaynaklansa hiç üzülmeyeceğim. Bu toplum; neyin, ne olup-olmadığını az-çok biliyor da...

Şu algıları narkozlama  olmasa...

Bir mikrofonsever çıkıyor; ülkenin nüfus zenginliğini 76 milyon değil, 77 değil, 78 değil, 79 milyon olarak ifade ediyor.

Ama bir başka etkili ve yetkili de 20 dakika sonra çıkıyor mikrofona, ülkenin nüfusunun  80 milyon olduğunu belirtiyor.

Haydaaaa!

Sanki nüfus artışı çok önemli bir gelişmeymiş gibi.

Şimdi gel de ayıkla pirinçin taşını...

Eyvah... Ne olacak şimdi?

Bu 80 milyonun eğitimi, iskanı, beslenmesi, işi, sağlığı ne olacak?

- Onu sonra düşünürüz... Zamanı değil!

xxx

"Günü kurtarma" siyasetini bir türlü aşıp yarın için, yarınlar için "gelecek programı" yapmayı beceremiyoruz.

Sorun burada...

Günlük çekişmelerin anlamsızlığından çıkıp; yarın için bir algı operasyonu yapamıyoruz ne yazık...

Rahmetli Adnan Menderes de; "nurlu ufuklar" ve "her mahallede bir milyoner" yaratacağı yarınlardan  söz etmişti iktidarı döneminde.

"Nurlu ufuklar..."  Malum...

Geldi!..

xxxx

MHP Genel Başkanı  TBMM'deki Grup toplantısında mevcut durumu "revize" edecek her girişimi destekleyeceklerini ifade etti.

Olabilir, gerçekler ortaya dökülür, "revize" edilecek konular ele alınır.

Gereken yapılır.

Yapılır da; sayın Bahçeli'nin  MHP'de  yapılacak bir "revize"ye neden uzak durup neden "hayır..." dediklerini anlamış değiliz.

xxx

Kılıçdaroğlu'dan da söz edeyim mi?

Celallenmek -onu da becerebilenler- ne zaman siyaset oldu?

Halkla buluşmayan, halkın ayağına gitmeyen, dahası halkın ne düşündüğünü merak etmeyen bir siyaset anlayışı...

Yetersizliğini iktidar sözcüleri de ifade ediyor.

 Ben ne diyeyim ki?

Yazarın Diğer Yazıları