Gazetecilik dersleri ve okurlar: 1
Hikmet Aksoy
BRUSSELS - Kağıt üzerinden yapılan gazeteciliğin sorunları her geçen günle artıyor. Çünkü, önce radyo sonra da TV, bu alanda gazeteciliğin rakibi olup aynı kulvarda koşarlarken; bu kez, kendine yeni bir kulvar yaratan "sanal gazetecilik" şimdi tüm yerleşik kuralları alt-üst ediyor.
Gazetecilik yarışına yeni etaplar ve hızlılık kazandırıyor.
Öyle ki, dünya düzeyinde elinde cep telefonu olan herkes -az/çok- gazeteciliğe soyunup istediği gazeteye/dergiye katkı verme, karşılığını alma şansını bu yoldan yakalamış bulunuyor.
Örneğin; bir toplumsal olayın ilk tanığı olan kişi, cep telefonuyla fotoğraf tesbiti yaparken; ayrıca bir tv kanalı gibi, olayı canlı yayınla dünyaya anına duyurabiliyor.
Bu şu anlama geliyor: Herkes ama herkes, gazeteciliğin bireysel habercilik dalında -gazetelerle değil- birbirleriyle bu konuda yarış yapıyorlar artık.
Bu yarış yapılıyor, ama henüz istenilen düzeyde değil.
Yarın, bu konu ne gibi gelişmelere gebe?..
Bugünden şunu söyleyebiliriz: Madem ki, herkes -kişisel anlamda- kendi becerisi ölçüsünde/anlayışında kişisel gazeteciliğe soyunacak, o zaman kağıt üzerinden gazetecilik yapan arkadaşlarımız bugünden kimi önlemleri almak konusunu derin derin düşünmek zorundalar. Çünkü bugün yaptıkları işle; hem sanal ortamın, hem de radyo/televizyon gazeteciliğinin gerisine/arkasına düşmüş durumdalar.
O zaman şöyle düşünebiliriz: Sanal ortam gazeteciliğinin hızı karşısında kağıt üzerinden gazetecilik yapanlar bu uygulamalarının maliyetini nereye değin omuzlayacaklar?
Nereye değin bu pahalı gazetecilik çabalarını sürdürebilecekler?
Bugün, yüzbin/milyon tirajlı gazetelerin matbaa, kağıt, dağıtım, bayii masraf zincirinin; sanal ortam gazeteciliğinde söz konusu olmadığını bilmeyen gazeteci yok herhalde...
Bu bakımdan günümüz uygulamalarıyla/anlayışıyla bugünkü gazetelerin yarın da var olacağını düşünemeyiz.
Kuşkusuz habercilik bitmeyecek, devam edecek...
Ama yarınki insanların yaşam koşuşturmalarında öğrenme merakı da hızlılık kazanacak, anında, en hızlı şekilde habere ulaşmanın yöntemi neyse onu tercih edecek... Bu öğrenme hızlılığı -dikkatinizi çekmiştir sanırım- bugün başlamış bulunuyor.
Özellikle gençlerin ellerinde gazete gören var mı? Ama, hemen hepsinin elinde donanımlı cep telefonları/tabletler var. Tüm haberleri, ilgilendikleri konulardaki gelişmeleri, olayları, anında bu cep telefonlarıyla öğreniyorlar. Gazete okumak gibi bir zaman kaybı yaşamıyorlar. Usunuza gelen her yerde bilgiye/habere ulaşabiliyorlar.
Ne gazete/dergi sayfalarını evirip çevirmek... Ne okumak için bir ortam aramak...
Kağıt üzerinden gazeteciliğin gelişmiş ülkelerde yavaş yavaş sanal ortama doğru kaydığını/gittiğini görüyoruz bugünden...
Günümüz gazeteleri artık bundan böyle okurlarıyla "aile bağı" kurup böyle bir sıcak ortamı yaratarak yavaş-yavaş sanal ortama doğru sağlıklı adımlar atmak zorundalar. Bunun da pek çok gazetecilik yöntemi olmasına karşın üzülerek ifade edelim ki; yaygın ve yerel basında/gazetecilikte böyle bir uygulamayı düşünen yok maalesef...
Sanal ortam gazeteciliği okurlar lehine gelişiyor.
Bu konuya gelecek günlerde devam edeceğiz.
