Dr. Muhammet Veysel Zortul

Dua et ki orucum

Dr. Muhammet Veysel Zortul

Aaa! İtmeyin canım!

Kusura bakma abla! Arkadan itiyorlar!

Hu Ayten! Kız! Gel gel! Buradayım!

Sırayı bozmayalım lütfen.

O sıradaydı canikom! Yemeğin altına bakmaya gitmişti azıcık.

Niye yalan söyledin ki abla? Daha yeni geldim ben.

He! Doğrusunu söyleyeyim de atsınlar seni en arka sıraya!

Atarlarsa atsınlar; ne olmuş yani?

Evet! hanımefendinin sırası! Ben de şahidim!

Ay abla bu yalancı şahit de kim?

Kız Aytennnn! Sen de çok safsın. Görmüyor musun sana kur yapıyor. Geçen gün de seni müdafaa etmişti. Ne çabuk unuttun?

İstemez abla! Eksik kalsın!

Kız niye eksik kalsın? Baksana; Kara Şimşek'in Maykıl'ı gibi kıvırcık. Bir deri montu eksik.

Maykıl da kim abla?

Tabi sen o dönemleri bilmezsin! Seksenli yıllarda biz kızların sevgilisiydi Maykıl. Enişten olacak boyu devrilesiceylesırf saçları Maykıl'ınki gibi kıvırcık diye evlendim.

Kötü mü oldu abla?

Kız Maykıl'ın saçları hala duruyor. Aha bir de eniştene bak. Göğüs kılları bile döküldü.

Öyle deme abla, Necip Enişte hala yakışıklı maşallah.

Yaaa! Alooo! Arkaya geçsene hemşehrim!

Kız seninkinin sesi de güzelmiş!

Ay ablaaaa! Nereden benimki oluyormuş?

O olmaz bu olmaz diye diye en sonunda evde kalacaksın! Bak bizim Fahriye'den bir ders çıkar. 'Armudun sapı üzümün çöpü' diye diye evde kaldı gitti.

Onun da kaderi öyleymiş.

Kader dedin de aklıma geldi. Geçenlerde ona Kadir diye bir elçi gelmiş. Bil bakalım adam kaç yaşındaymış?

Ne bileyim abla?

Yetmiş yaşındaymış. Yani Fahriye'den 30 yaş büyükmüş. Mahalleli sopalarla kovalamış. Kahvedekiler zor kurtarmışlar adamcağızı. Artık sana da kimler gelir bilemem.

Hayırlısı abla. Bak Nezahat'a da evde kalacak diyorlardı ama ne güzel evlenip ev bark sahibi oldu.

Evlendi evlenmesine ama onunki de Silivri'den yazlık almış.

Yazlık aldıysa ne olmuş ki?

Bir şey olmamış da adam geçen kış birkaç kez yalnız başına gitmiş yazlığa. Yani insanın aklına her şey geliyor.

Çok fesatsın abla!

Kız ben daha neler duydum neler. Dua etki orucum.

Allahtan oruçsun abla.

Aaaa! Kız bu arka sıradaki Yeter'in kızı Feriştah değil mi?

Evet abla, o.

Bu Yeter var ya! Ne işbazdır o! Geçen sene doktor istemişti de kızını, neredeyse mahalleye canlı yayın yapacaktı. Ama geçen hafta, kızın işsiz güçsüz bir talibi geldi diye ağzını bıçak açmıyor.

Of abla! Sen de nelere takılıyorsun! Bugün bir şeyi olmaz, yarın olur. Ne var bunda?

Kız! Feriştah da bu çulsuzu seviyormuş! Bir de bu evlilik olursa ben o zaman görecem Yeter'i!

Abla bak sana diyor!

Kaç pide olacaktı?

Ayol hergün üç tane alıyorum hala ezberleyemedin mi?

Kusura bakma abla. Orucuz işte.

Biz sanki başka bir şeyiz! Tövbe! Tövbe! Neyse Ayten; bana müsaade. Oruçluyum diye pek bir şey anlatamadım ama teravih sonrası caminin avlusunda beni bekle. Bak daha neler söyleyeceğim sana.

Peki, abla! Allah kabul etsin orucunu.

Seninkini de Ayten. Bak seninkini demişken senin kıvırcık…

Yazarın Diğer Yazıları