Van'a Dair - 7

Van'da seferberlik dediğimiz Birinci Dünya Savaşından önce çıkan gazete sayısına Cumhuriyetin 40 ıncı, hatta 50 inci yılına gelininceye kadar bile ulaşamamıştı.

VANDA İLK GAZETE VE İLK GAZETECİ

MERHUM İLYAS KİTAPÇI - 1

Van'da seferberlik dediğimiz Birinci Dünya Savaşından önce çıkan gazete sayısına Cumhuriyetin 40 ıncı, hatta 50 inci yılına gelininceye kadar bile ulaşamamıştı. 1900 yıllarında ve sonraları Türkçe çıkan gazetelerin yanı sıra Ermenice, ayrıca İngilizce ve Fıransızca gazetelerin çıktığı bir vakiadır. Tabii 1915 te başlayan savaşlar, Ermenilerin Rus kuvvetlerinden aldığı destek ile Müslümanları katletmeleri ve Van'dan güneye yapılan seferberlik bu gibi faaliyetlerin önünü tıkamıştır.

Vatanın ve elbette ki Van'ın düşman güçlerinden temizlenişinin ve Vanlıların yeniden yurtlarına dönüşlerinin ardından ekmek ve geçim derdine düşen halkın gazete çıkaracak ne vaktı,ne zamanı ve ne de düşüncesi vardı. Aynı zamandı o günlerde gazete çıkarmak hem cesaret ve hem de bilgi,beceri işi idi ve bu iş aynı zamanda fedakarlık gerektirirdi. İşte böyle bir ortamda epey zamandan beri Van'ın tarihine, kültürüne, folkloruna, eğitimine hizmet düşüncesini taşıyan İlyas adında bir genç önce Van'da ilk kitab evini kurdu, faaliyete başladı ve soy adı kanunu ile birlikte Kitapçı o soyadını aldı. Daha sonra gazete bayiliği alarak Van'a ilk defa güç şartlarda olsa bile ulusal basını sokmaya muvaffak oldu.

1909 yılında Van'ın Çatak ilçesinde dünyaya gelen ama hiç bir gün okul ve medrese görmediği halde kendi kendini yetiştirerek akranları arasında Van'ın en kültürlü ve bilgili gençlerinden biri olarak görülen ve gösterilen İlyas Kitapçı Beyin tek hedefi Van'da bir gazete çıkarıp Van'ın ve Vanlının meselelerini dile getirme yanında yukarıda da arz ettiğimiz gibi bu şekilde Van'ın ve Vanlının eğitimine hizmet etmekti.

İşte bu düşüncelerle 1937 yılında daha 28 yaşında olan genç İlyas Kitapçı bey Van adlı büyük bir gazete çıkarmaya başladı. Ben Van gazetesini sonraki yıllarda yine İlyas Beye ait Vansesi gazete ve matbaasının arşivlerinde görüp okumuş ve tetkik etmiştim. Bu güne kadar Van'da böyle bir gazete çıkmıştır. Gazete büyük boy ve 8 sahifeden mürekkep, 1 inci sahifesinde haberler ve diğer sahifelerinin tümü edebiyat, tarih, araştırma ve kültür ağırlıklı. Her zaman ve her sayısında şiirler ve makaleler yer alan bir gazete.

İlyas kitapçı bey gayet otoriter bir karaktere sahip biri Van gibi ücra bir ilde ve hem de ekibin tek parti döneminde ve üstelik genç yaşta saygın kişiler arasında gösterilen bir şahsiyet. Ağır başlı efendi bir kişiliğe sahipti.Bütün mesaisini gazeteciliğe ve okumaya hasreder ve kitab evini de kardeşi Lütfü bey kanalıyla çalıştırırdı.

İlyas Kitapçı Bey daha sonra Yeni Yurt adlı bir gazetesiyle hizmetlini sürdürdü ve ardından 1948 yılında Vansesi Gazetesini çıkardı. Aynı zamanda Perihanoğulları ile birlikte Vansesi Matbaasını kuran Van'ın bu ilk gazetecisinin bu çalışması 1959 yılında vefatına kadar devam etti. İlyas Kitapçı bey Yeniyurt gazetesini kapatıp önce "Van" sonra da Vansesi Gazetesini yayın hayatına koyarken 1 Temmuz 1948 Perşembe günü yayınlanan gazetenin 1 inci sayısında " Bu gazeteyi niçin çıkarıyorum" başlığı altında şu ifadeleri kullanıyordu:

" Yeniyurt gazetesini tatil edip bu gazeteyi çıkarırken, okuyucularımı aydınlatma bakımından faydalı bulduğum bazı noktaları aydınlatmak isterim.

1937 yılından beri memleketin kültürel ihtiyaçlarını cevaplandırmak ve bu sahada mümkün olan nisbette faydalı olmak üzere çalışmaktan şeref ve zevk duymaktayım.İlk hayata atıldığım gün tek emelim, bu ili en kültürel gelişmesine hizmet etmek olmuş ve bunu temin için gerekli okuma vasıtalarının buraya getirilip satılmasını sağlama işi bulunmuştur. Dünyada ve memleketimizde cereyan eden hadiseleri, olayları ve haberleri ilimiz halkına da duyurmak üzere İstanbul Gazetelerinin bayiliğini üzerime aldım. Daha sonra artmakta olan ilk okulların kitap ihtiyaçlarını temin maksadı ile okul kitapları celbederek, İlk Tahsil yavrularını büyük sıkıntı ve müşküllerden kurtarma yolunda hizmeti seve seve ifa ettim. Okul kitapları ihtiyacını karşılarken her sınıf halkın okuma ihtiyac ve zevkini düşünerek bunları cevaplandırmak üzere de her konuda kitapları ihtiva eden bir kütüphane vücuda getirdim.

Okuyucularım takdir ederler ki, bu ilde bu mesele üzerinde teşebbüslerde bulunan bir şahsın , büyük fedakarlıklara katlanması pek tabiidir. Ben, bu türlü fedakarlık ve feragatten çekinmedim. Maddi manevi düçar bulunduğum güçlükleri yenmeye çalışarak, az da olsa bir hizmet ifa etmiş bulunduğuma kaniim.

On altı yıl devam eden bu mesaim, beni daha geniş ölçüde iş yapmaya teşvik etti. Hemşehrilerimin de güven ve yardımlarına güvenerek şehrimizde bir matbaa açmayı düşündüm. Tasarladığım bu işi kovveden fiile çıkaracağım bir anda, bir Malatyalının matbaa levazımatıyla birlikte Van'a geleceğini haber aldım. Gerçekten bu zat, bir müddet sonra geldi ve matbaasını kurmak hususunda da teşebbüse geçti. Düşüncelerimin bir başkası tarafından tahakkuk ettirilmesi hususunu memnuniyetle karşıladım ve bunda ilimiz için bir fayda umdum. Kendisine her türlü yardımı yapmaktan geri durmadım.Yer bulma,montaj işlerinde bizzat yardım ettiğim bu adamın makineleri demode olduğu gibi, mürettip ve işçileri de yoktu. Sıkı temaslarda bulunduğum bu adamın müspet bir mefkure taşımadığını maalesef öğrenince üzüntü duydum ve kendisinin bu ile fayda vereceği yerde zarar ika edeceğine hükmettim.

Nitekim matbaa kurulup gazete çıkmaya başladıktan sonra da durumu düşündüğüm şekilde tecelli etti. Durumunu ıslah eder düşüncesiyle bu adama bir hayli de yardım yapıldığını müşahede ettim. Fakat tamamıyla aksine bir yol tutulduğunu da anladım ve gördüm. Bu vaziyet karşısında yeni bir matbaa kurma arzum tamamıyla beni fiili sahaya attı ve teşebbüse geçtim. Gayem memlekete zararından başka bir şeyi dokunmayan matbaacıyı şehrimizden çıkarmaktı.

Yeni bir matbaa açma teşebbüsünden adı geçen matbaanın sahibi İhsan Yazmanı da haberdar ettim. Mali durumum, gerekli malzemeyi almaya yeter derecede olmadığı için üç arkadaş daha buldum. Bunlardan tek güvendiğim Haydar Perihan idi. Lüzumlu sermayeyi bu arkadaşlardan aldığım paralarla ikmal ettikten sonra İstanbul'a hareket ettim. Bu işin müptedisi olmam dolayısıyla birçok matbaacı ve gazetecilerle de görüşerek yeni matbaanın levazımını ve makineleri almaya muvaffak oldum. Bu makineleri şehrimize getirip matbaayı tesis edince gazete çıkarma hususunda gerekli kanuni formalitenin ikmaline çalıştım. O vakit ki Matbuat kanunu hükümlerine göre, gazetenin imtiyaz sahipliği hakkı ancak yüksek tahsillilere verilirdi. İhsan Yazman bu konu üzerinde de bulandırıcı bir hava yaratmak teşebbüsüne geçti ve bize bu hakkı vermediler. Van adı verdiğim gazeteyi vilayet adına neşretmeye başladık Bunu müteakip birçok gürültü ve dedikoduların çağı açıldı. Nihayet İhsan Yazmanın Van ve Bitlis'te bulunan Yeniyurt ve Yurtyolu gazete ve matbaalarını devren satın alarak bu adamınız ilimizle ilgisini kesmeğe muvaffak olduk.

Bundan sonra da, ortaklardan ikisi bizden ayrılmaya teşebbüs ettiler. Muvafakat ettik. Bunların da ilişkilerini kestik.B u arkadaşların sermayelerini verince masrafımız kabardı.Yalnız Haydar Perihan'la ortak durumda kaldım.

Devren satın aldığımız Yeniyurt Gazetesinin imtiyaz sahibi Kamil Koçbay Bitlis'te olduğu için Van'daki neşriyatı bil fiil kontrol edemediğinden verilen bir amirle bu tarz hareketin kanuna uymadığı bildirildi. Yeni bir imtiyaz sahibi aradık Birçok kimselere yaptığımız müracaat müspet bir netice vermedi. Nihayet Haydar Perihan'ın akrabalarından olan emekli binbaşı Naci Yeginaltaya ufak bir ücret mukabili Yeniyurdun imtiyaz hakkını Koçbaydan devren verdik. Bu formalite işler bize bir hayli üzüntü ve masraf tahmil etti. Aynı zamanda Vilayetten devren aldığımız Van gazetesinin de imtiyaz hakkını gene ücret mukabili Naci Yeginaltay'a verdik.

Böyle keşmekeşler ve güçlükler içinde çıkan gazetelerin bize verdiği maddi yorgunluk tahammül edilmez bir dereceye vardı. Buna rağmen memlekete hizmet yolundaki mesaimden zevk duyarak bunları bertaraf etmeğe çalıştım.

Bu defa basın yayın kanunu tadil edilince, her vatandaşa tahsil durumu gözetilmeden gazete ve dergi çıkarma hakkı tanındı. Yukarıda arz ettiğim güçlükler içinde çıkan gazetelerden Van Gazetesini önceden kapatmış bulunuyorduk. Yeniyurdu da bu defa tatil ederek (Vansesi) adlı gazetenin imtiyaz hakkını üzerime almak suretiyle çıkarma teşebbüsüne geçtim. İşte bu gazete böyle bir düşüncenin mahsulü olmuştur.(Devam)

Bakmadan Geçme