Büyükşehir Yasası değişiyor!

Yerel yönetimleri güçlendirmek üzere 2012 yılında büyük beklentilerle çıkarılan On Üç İlde Büyükşehir Belediyesi ve Yirmi Altı İlçe Kurulması ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun kısa sürede tıkandı.

Avrupa Birliği kurumlarının hem de Avrupa Konseyi’nin büyük önem atfettiği yerellik prensibi ile hazırlanan Büyükşehir Yasası uygulamasında ilçelerinin mağdur olduğunu söyleyen büyükşehir ilçe belediye başkanları yasanın ele alınarak yeniden düzenlenmesini istiyorlar.

Büyükşehir Yasası’nın belediyeleri işlemez hale getirdiğini kaydeden ilçe belediyeleri yetkilerinin, kaynaklarının ellerinden alındığını ilçelerinin küçüldüğünü mahalleye dönüştürülen köylere hizmet akışının da engellendiğini ileri sürüyorlar.

***

Büyükşehir Belediyeleri Yasası sil baştan düzenlenecek. Büyükşehirler yeniden yapılandırılacak.

Gelen duyumlar bu yönde.

Yasa değiştiğinde olabileceklere geçmeden önce konuyu kavrayabilmek için Büyükşehir Yasası’na nasıl gelindiğini sonrasında neler yaşandığını özetle anımsayalım:

Köylere hizmet götürmek üzere 1965 yılında kurulan Yol Su Elektrik (YSE), 1960 yılında kurulan Toprak Su ve 1950 yılında kurulan Toprak-İskan kuruluşları 1984 yılında Turgut Özal Hükümeti döneminde yapılan reorganizasyon sonucu birleştirilerek Köy Hizmetleri Genel Müdürlüğü’ne dönüştürüldü. Yarım asırlık  üç kuruluş tarih oldu.

Tarım ve Köyişleri Bakanlığı'na bağlı olan Köy Hizmetleri Genel Müdürlüğü  ise bu kez 2005 yılında Recep Tayyip Erdoğan Hükümeti döneminde yerelleşmenin kaynak dağılımı ve hizmet sunumunda verimlilik ve etkinliği artıracağı düşüncesiyle tavsiye edilerek personel ve makine parkları il özel idarelerine (İstanbul ve Kocaeli’nde Büyükşehir Belediyesi’ne) devredildi.

5 Aralık 2012 tarihinde  kamuoyunda 'Büyükşehir Yasası' olarak bilinen 6360 sayılı yasasıyla Aydın, Balıkesir, Denizli, Hatay, Malatya, Manisa, Kahramanmaraş, Mardin, Muğla, Tekirdağ, Trabzon, Şanlıurfa ve Van il belediyesi büyükşehir belediyesi haline getirilerek büyükşehir belediye sayısı 29'a yükseltildi. 29 büyükşehir belediyesinin bulunduğu ildeki il özel idareleri de büyükşehir belediyelerine devredildi. Tüzel kişilikleri kaldırılan il özel idarelerinin taşınır ve taşınmaz malları, bakanlıklara, ilgili kuruluşlara, bunların taşra teşkilatına, valiliklere, büyükşehir ve ilçe belediyelerine devredildi.

Büyükşehir belediyelerinin sınırları il mülki sınırları olarak değiştirildi. Önceden sadece İstanbul ve Kocaeli büyükşehir belediyeleri için geçerli olan bu durum tüm büyükşehir belediyeleri için geçerli oldu. Ayrıca büyükşehir belediyesi içinde kalan ilçe belediyelerinin sınırları da ilçe mülki sınırları olarak değiştirildi.

Yasa ile 27 büyükşehir belediyesinin (İstanbul ve Kocaeli hariç diğerleri) mülki sınırları içinde kalan tüm köy ve belediyelerin kamu tüzel kişilikleri kaldırıldı. Bunun sonucunda köyler mahalle oldu. Belediyeler ise her biri parçalanmadan kendi isimleriyle mahalleye dönüştü.

5216 sayılı Kanundaki ilk kademe belediyelerini tanımlayan fıkra da kaldırıldı ve bu belediyeler (Van’da Bostaniçi, Erçek, Çiçekli, Çelebibağı, Kocapınar, Akdamar, Ünseli, Sağmalı  )  kapatıldı. Van’da Tuşba , İpekyolu isminde iki yeni ilçe ve belediye kuruldu. Tüzel kişiliği kaldırılan il özel idarelerine 5302 sayılı İl Özel İdaresi Kanunu ve diğer mevzuatla verilmiş olan yetki, görev ve sorumluluklar ilgisine göre bu kurum ve kuruluşlar tarafından kullanılması ve yerine getirilmesi uygun görüldü.

Kamu kurum ve kuruluşlarının yatırım ve hizmetlerinin etkin olarak yapılması, izlenmesi ve koordinasyonu, acil çağrı, afet ve acil yardım hizmetlerinin koordinasyonu ve yürütülmesi, ilin tanıtımı, gerektiğinde merkezi idarenin taşrada yapacağı yatırımların yapılması ve koordine edilmesi, temsil, tören, ödüllendirme ve protokol hizmetlerinin yürütülmesi, ildeki kamu kurum ve kuruluşlarına rehberlik edilmesi ve bunların denetlenmesi gibi görevler üstlenmek üzere de 6360 sayılı Yasa ile 3152 Sayılı İçişleri Bakanlığı Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun'da da yapılan değişiklik ile büyükşehir belediyesi bulunan illerde valiye bağlı olarak Yatırım İzleme ve Koordinasyon Başkanlıkları kuruldu.

***

Kanun görüşmelerinde Türkiye'nin yerel yönetim yasalarında ve yapısında önemli değişiklik olacağı, yeni yönetsel ve mali imkanlara kavuşacak olan büyükşehir belediyelerinin etkin, ekonomik hizmet ve yatırım imkanı elde edeceği, bütüncül ve metropol planlama yapabileceğini, çevre ve doğa şartlarının daha dikkatli, daha insanı ve daha çağdaş kullanılacağı ifade edilmişti.

Ancak geçen bir buçuk yıl içinde Büyükşehir Yasasıyla yerel hizmetlerin yürümediği sistemin tıkandığı, ilçe belediyeleri gibi valilikler açısından da sorun ve sıkıntılar yarattığı pratikte görüldü. 

***

Valiler,  kaymakamlar, belediye başkanları, milletvekilleri ve konunun uzmanlarından görüşü alınarak Büyükşehir Kanunu Meclis’te görüşülerek yeniden düzenlenecek.

Görüşlerin başvurduğum Gevaş Belediye Başkanı Sinan Hakan’da  Yasa’dan  son derece şikayetçi olduğunu belirtti.  Hakan diyor ki, Büyükşehir  olan Muğla’nın Bodrum, Tekirdağ’ın Çorlu, Van’ın Gevaş, Hatay’ın İskenderun, Balıkesir’in Bandırma,  Antalya’nın Alanya, Edirne’nin Keşan, Samsun’un Bafra , Aydın’ın Kuşadası belediyelerinin şikâyetleri de mağduriyetleri de aynıdır. Parti farkı gözetmeksizin ilçe belediyelerinin tamamı çaresiz, hizmet veremez durumda.

Çünkü,

Gelir kaynaklarımız elimizden alındı.

Yetkilerimiz sıfırlandı.

Yerelde planlama yapamıyoruz.

Mezarlıklara dahi karışamıyoruz.

İçme, sulama patlaklarına müdahale edemiyoruz.

Ulaşım  sorununa karışamıyoruz.

Yol sorununa karışamıyoruz.

İmara karışamıyoruz.

Kar mücadelesi yapamıyoruz.

İlçemizde çıkan yangına müdahale edemiyoruz.

Ne yapıyoruz? Çiçek dikip, çöp topluyor vatandaşın şikayetlerini dinliyoruz. İlçelerde muhatap biziz ama yetkimiz kaynağımız yok.  Muhtarlar, vatandaş birçok konuda büyükşehre gitmek zorunda kalıyor. Büyükşehirlerde ilçe belediyeleri kaldırılarak büyükşehre devredilsin veya sınırlarımız yeniden belirlenerek ilçe belediyeleri hizmet üretebilmesi için güçlendirilsin sorun çözülsün.

***

Kaymakamlıkların durumu da  ilçe belediyelerinden farklı  değil. Yasanın diğer taraftan memur ve işçileri  mağdur eden bir çok yönü var. Anlayacağınız ilçe belediyeleri etkini, verimli hizmet açısından zor durumda. Köy statüsünün yeniden geri getirtmesini isteyen muhtarlar bile var. Büyükşehir Belediyeler Yasası ile ilçe beledîyelerinin yürümeyeceği ortaya çıktı. Şimdi farklı partilere mensup başkanlar yasa değişikliği için bastırıyorlar..

***

Peki, neler olabilir?

Edindiğim bilgilere göre yeni Kabinede İçişleri Bakanlığı’nın öncelikli işlerinden biri Büyükşehir Kanunu’nun revize edilmesi olacak.

Yasa değişikliği neler getirebilir:

*Köy Hizmetleri yeniden kurulabilir.

* İl Özel İdaresi geri gelebilir.

* İlçe belediye sanrıları ve hizmet alanları yeniden belirlenebilir.

* Valiliklere bağlı Yatırım İzleme ve Koordinasyon Başkanlıkları tüzel kişilik kazanabilir.

* Köylere Hizmet Götürme Birlikleri yeniden kurulabilir.

* İlçe belediyelerinin hizmet alanları, gelirleri kaynakları yeniden şekillenebilir.

* Büyükşehir belediyelerinin yetki alanı (Örneğin Van’da İpekyolu, Edremit, Tuşba)  merkez ilçe belediyeleri ile sınırlandırılabilir.

En  ücra köşesinin  alt yapı sorunlarını çözerek şehirleşen  sanayi kentleri İstanbul ve Kocaali’de denenen büyükşehir modeli Anadolu’nun Van gibi kentlerine ilçelerine köylerine uymadı. Sosyal ve coğrafi açıdan uyması da mümkün değil. Büyükşehir Belediye Yasası ile yerinden yönetimin güçlendirilmesi beklenirken yerel bürokrasi, dağınıklık, uyumsuzluk, yetki karmaşası, koordinasyonsuzluk oluştu.  Bu ve daha birçok gerekçeyle Büyükşehir Belediyeler Yasası değişikliğine kesin gözüyle bakılıyor. Yanlış şehir hesabı köyden dönüyor.

Bakmadan Geçme