Üstat Bestekâr Kaya Bekat ağabeyimizi de hakka uğurladık

9 Kasım 1932 yılında İzmir’de dünyaya gelen bestekar ve ses sanatçısı Kaya Bekat önceki gün 4 Eylül günü aramızdan ayrıldı. Ne yazacağımı bende bilemiyorum içime hüzün çöktü.

Çeyrek asırdır görüştüğüm çok kıymetli bir büyüğümü kaybetmenin acısını kalbimin en derinliklerinde hissediyorum.

Benim soyadım da <Kaya> onun isminde <Kaya> vardı. Ve yıllarca ben ona Kaya amca dedim o da bana o içtenlikle Kaya bey derdi. İki kaya 2005 yılından bu yana hep TRT radyolarında birbirimiz anarak hep beraber olduk. Zaten kendisini de TRT radyoları  vasıtası ile tanımış ve öyle tanımıştık. Zaman geçtikçe Bekat ve Kayaçelebi aileleri olarak ailece görüştük.

Muhterem eşi Güner hanım ve kendileri yaş itibari ile benden oldukça büyük oldukları için ben kendisine Kaya amca derken muhterem eşine de Güner abla derdim. Rahmetli Kaya amca 1932 doğumluydu ama hayatı seven ve son ana kadar musiki ile uğraşıyordu.

Her zaman mutlaka TRT Nağme programlarında onlara ithaf etmediğim bir şarkı hemen hemen hiçbir gün de olmamıştır. Bu Pazartesi günü de sabah kalktım Eskimeyen sesler de ona ve güner ablamıza bir şarkı istekte bulundum.

Az sonra fesbuka girdiğimde vefat haberini duyunca ağlamaklı oldum. Kaya amcamız artık yoktu o da ebedi aleme göçmüştü.  4 Eylül 2023 benim için acılı bir gün oldu bu günü hiç unutamayacağım.

Nasıl unutayım ki o kadar vefalı ve hakikatli bir insandı ki sabah sabahın nağmesinde kendisine ve Güner ablamıza bir şarkı için talepte bulunsam şarkı radyo da çalınıp bittiğinde hemen beni arar çok zarifane bir şekilde teşekkür ederdi. Nezaketli rikkatli ve insana değer veren bu güzel amca ile 25 yılım geçti. Bu gün tıpkı bir kuş gibi dünya kafesinden alemi ervaha uçtu gitti. Geriye kalan anılar her zaman olduğu gibi.

Benimle konuştuğunda hep şunu derdi; !’ benime serlerimi radyoda hiç çalmıyorlar ben de buna çok üzülüyorum ve hele benim Rast makamındaki Atatürk marşımı çalmamaları beni daha derinden üzüyor’ böyle sitem eder ve benden kendi eserlerini çalmam için istekte bulunmamı da isterdi. İsterdi ama ne yazık ki TRT radyoları onun eserlerine çok yer vermedi bu da işin ayrı bir yönü.

 TRT dinleyicilerinde çok farklı bir yünü de şuydu ; Çok güzel zata mahsus akrostişler yazardı. TRT Radyolarında çok sevdiği sanatçı bestekar hatta dinleyicilere dahi akrostişler yazardı. Hatta bana bile bana hitaben çok samimi bir akrostiş yazıp yazılı olarak da adrese teslim göndermişti.

Sohbetlerimizde en çok 100.Yıl marşından bahsederdi. Ve o eserin kendisinde çok ayrı bir yeri olduğundan sitayişle bahsederken o anda çok duygulandığını da hissederdim. Cumhuriyet sevdalısı Mustafa Kemal Atatürk’e gönülden bağlı bir insandı.İşte rahmetlinin Rast makamında bestelediği marşın sözleri;

100.YIL ATATÜRK MARŞI

Yüz yıl yüz yıl seninle olmak seninle yaşamak

Asırlara ulaşmak ne mutlu şey, Atatürk

**

Türküz, Türküz Gururluyuz biz gururumuz sensin

Tarihlere el koyduk önderimiz Atatürk

**

Sensiz sensiz seninleyiz biz, izindedir ülken

Rahat uyu kabrinde en büyük Türk Atatürk

Çok kıymetli ses sanatçısı Kaya Bekat, Arif Sami Toker’den ses ve usul dersleri almıştı. İzmir Musiki Cemiyeti’ne icra heyeti elemanı olarak katılmıştır. TRT repertuvarında çok sayıda eseri yer alan Bekat’ın, musikiye en önemli katkılarından biri de nota yazımıdır.

Hüseyin Sadettin Arel’in sağlığında, Türk Musiki Mecmuasında kısım kısım yayınlanan Türk musikisi nazariyat ders notları adlı önemli nazariyat notalarını tekrar yazmıştır ve kitap olarak yayımlanmıştır. 1986 yılında Kültür Bakanlığı İzmir Klasik Türk Musikisi Korosu müdürlüğüne atanmış ve bir yıllık kurucu müdürlüğü takiben ses sanatçısı kadrosuna geçmiş, 9 Kasım 1997’de emekli olmuştur. 130’a yakın bestesi bulunmaktadır. Sanatçının adı, yaşarken İzmir Karşıyaka’daki bir parka verilmiştir.

Bu gün Hakka uğurladığımız değerli büyüğümüz ses sanatçısı bestekâr Kaya Bekat amcamızı rahmetle anıyorum ve mekanı cennet olsun derken  Güner ablamıza ve yakınlarına sevenlerinde baş sağlığı diliyorum.

Güle güle Kaya amcam seni hiç unutmayacağım.

Dualarım hep seninle.

Kaya Bekat Ustamızın bazı  bestelerini de yazmadan geçemeyeceğim,

Affet beni sevgilim aşkı ben ettim heder (suzinak)

Ateş ve kül arası işte aşk budur (suzinak)

Akşam yine toplandı derinde (Nihavend)

Ay doğarken şu tepeden zeybekler (Hicaz)

Bağ-ı dehrin hem hazanın hem baharın görmüşüz (Nihavend)

Bekçisiyim bu serin ve siyah gecelerin (Hicaz)

Bırakıp gittin neden neden hep gönlüm kırık (Hicaz)

Bütün ömrü seninle geçirmek ne güzel şey (Uşşak)

Geçip hicran zamanları birer bulutmuş gibi (Nihabevd)

Gel bahar gel bahar yakınlarda gel (Hicazkâr)

Gönlüm gibi elimden düştü udum (Rast)

Gözümde tomurcuk yaşlarımda sen (rast)

Gurbet-ender-gurbet içre olmuşum cânâ garip (suzudil)

Hayat güzel seven için (Nihavend)

Hep eski hâtıralar canlandı hayâlimde (Hicaz)

İçinden tanırım ben o elleri (BİZİM MEMLEKET) (Şehnaz)