Eğitimci Yazar Bahri Yıldızbaş

Filozofoyuz!..

Eğitimci Yazar Bahri Yıldızbaş

Uygarlıkların kazanılması süreçlerinde, araştıranlar, sorgulayanlar, yazanlar, soranlar, gerçekleri söyleyenler ve okuyanlar sorumluluk sahibi oldukları halde, güçler ve erkler tarafından yargılanmakla birlikte, yancıları ve şakşakçıları tarafından da, hep sorunlu bireyler olarak görülmüşlerdir.

Doğruları değil, “gerçekleri söyleyenler” demiştim ya, ne acıdır Kİ; tarihin bütün dönemlerinde gerçekleri konuşanlar yargılanmış, cezalandırılmış ve dalkavuk halklar tarafından sorunlu görülmüş olsa bile, öldükten veya yıllar sonra tarih teşekkür ettiğinde: “Vay be adam/lar haklıymış, kıymetleri bilinmemiş” veya “bilmemişiz” söyleyerek, yüz yıllar veya yıllar önce ölenlerin gerçek fikirlerini çok azımız kitaplardan okurken, yaşarken küfür ettiklerimizin fikirlerini bilişim çağının nimeti olan sosyal medyada paylaşarak, hepimiz filozof kesilmekteyiz.

Türkiyede: 50.370 muhtar,

11.402*574.318.740 aylık maaş alarak,

12 ay*6.891.824.880 TL (6 trilyon, 891 milyon, 824 milyar, 880 bin TL).

İki katı diğer giderler, belediyelere ve konsolide bütçeye maliyetleri olmak üzere, genel giderleri: 20 trilyon (Eski 20 Katrilyon) TL.

Teknoloji, lojistik ve bilişim çağı olmasına rağmen; Ankara ve tüm bakanlıklar, genel müdürlükler, başkanlıklar başta olmak üzere, Türkiye genelindeki Valilikler, daire müdürlükleri, kaymakamlıklar ile ilçe birimlerinde hiç bir ihtiyacımız olmayan yüzbinlerle danışman, halkla ilişkiler, sekreterlikler, müdürlükler, şubeler, müdürler, işe gitmeyen memurlar, e-Devlet, e-Nabız, e-Nüfus, e-okul, MEBBİS ve TİF sistemleri olmasına rağmen, okullarda derse girmeyen, müdürden çok müdürcülük oynayan on binlerce müdür yardımcısı, norm kadro işgal ederek keyfe göre görevlendirmelerle okula gitmeyen ve derse girmeyen, hatta ders ücreti alan yüz bin civarında öğretmen.

Şaşırtıcı olduğu kadar, hesap yapınca duyarlı, araştırmacı ve sorumluluk sahibi bireylerin aklını karıştıran kargaşa, kaos savurganlık ve bütçeyi alt üst eden bir hesapsızlık.

Üniversitelerde ve fakültelerde hiç bir niteliği olmadan öğretim görevlisi olanlardan veya hiç bir iş yapmayanlardan, öğrencisi olmayan fakülte, Enstitü ve yüksek okullardan aylık ve ders ücreti alan AHLAKLI hocalardan, hocası olmayan fakültelerden, bakanlıkların ve belediyelerin üç dört farklı bankamatik memurlarından ve onlarcasından bahs etsem, kitaplara sığmaz.

İşe yaramıyorlar demiyorum, hiç bir iş yapmayanların; tarım, hayvancılık, enerji ve bilişim alanlarında istihdamları sağlandığında, gereksiz birimler ve bölümler kapatıldığında, yüz binlerce öğretmen adayı artık öğretmen olur, köy okulları da açılır, öğretmen açığı da kapatılır, hastanelerde hemşire sayıları da artırılarak, zarardan kara ve insafsızlıktan insafa terfi edilir.

Bakanlar, genel müdürler, iktidar ve muhalefet milletvekilleri değil, kendi iş ve maaş vekilleri; hesap yapmasını biliyor musunuz? Acil eylem planı yapın, yakıt fiyatları bir günde %’de elli düşer ve hayat şartları da %’de elli iyileşerek, biraz nefes alınır. Üretmeyenlere aylık dağıtmak, bütçeyi sokaklara savurmaktır.

Yazarın Diğer Yazıları