Hasan Akçap

Eğitim sisteminde modüler öğretim yaklaşımları

Hasan Akçap

Yıllar önce kurduğumuz özel bir anaokulunda hayatında ilk kez okul ve öğretmen mevhumuyla tanışan 4-5 yaşlarındaki çocuklara yemek yedirirken büyük zorluklar yaşıyorduk. Okulda yeni bir öğretmen görev yapmaya başlamıştı. Kendi alanında oldukça donanımlı ve deneyimli biriydi.  Ama bu öğretmenimizin gelir gelmez çocukların tabaklarındaki yiyecekleri bir anda azaltmasına bir anlam verememiştim. Bir gün öğlen yemeğinde kuru fasulyeden nefret eden bir çocuğun tabağında sadece bir tane kuru fasulye olduğunu gördüm. Çocuk tabakta yalnız başına bekleyen kuru fasulyeyle uzun uzun bakıştı. Sonra çatalıyla fasulyeyi bir süre kurcalayıp dürtükledi. Diğer çocuklar yemeklerini yiyip masadan kalkmaya başladılar. Öğretmen en son kalan çocuğun yanına yaklaşıp tadına bakmasını, beğenmezse ağzından çıkarmasına izin vereceğini söyledi. Çocuk kuru fasulyeyi çiğnedi ve ağzından çıkarmadı. Tadı hoşuna gitmiş olacak ki ağzındaki lokmayı yuttu. Öğretmen çocuğu tebrik etti. Sonraki haftalarda tüm çocukların tabaklarındaki yemeklerin yavaş yavaş arttığını fark ettim. Kuru fasulyeyle barışan çocuğun artık bir tabak dolusu kuru fasulye ve pilavı büyük bir iştahla yediğini görünce çok sevinmiştim. Beslenme alışkanlığını henüz kazanmaya başlayan çocukların tabaklarını doldurup bitirmeleri için zorlamanın onlara ne denli büyük bir işkence olduğunu o yıllar fark etmiştim. Oysa onlar için faydalı yiyecekleri azar azar vererek sevdirmenin mümkün olduğunu anlamıştım.

 

MODÜLER ÖĞRETİM NEDİR?

Eğitim Felsefesi alanında tüm dünyada tanınan iki filozof vardır. Noam Chomsky ve Frederic Skinner zaman zaman birbirleriyle didişen iki ünlü düşünürdür. Modüler Öğretim denen yaklaşım ilk kez bu arkadaşlar tarafından literatüre kazandırılmıştı. Peki nedir modüler öğretim? Çok basit bir tanımı var: Öğrenilmesi hedeflenen bir bilgiyi olabilecek en küçük parçalara yani "modüllere" ayırarak kademe kademe bu bilginin öğretilmesini sağlamaktır. Örneğin coğrafya dersinde Türkiye'nin Bölgeleri konusunu öğretmek isteyen bir öğretmen, en küçük ve en basit detaylardan başlayarak öğrencilere bu konuyu öğretir. Ünitenin sonunda öğrenciler bölge isimlerini, hangi bölgede ne yetiştiğini, iklim özelliklerini, nüfus yoğunluğunu ve daha birçok detayı öğrenmiş olur.

 

Modüler öğretimde bireylerin farklılıklarına göre bilgileri öğrenmeleri sağlanır. Öğrencinin seviyesi, bilgiyi alabilme hızı, gösterdiği ilerleme değişkenlik gösterir. Öğretmen merkezli değil, öğrenci merkezli bir yaklaşımdır. Öğretmen sınıfta sadece rehberlik ve yönetim görevini gerçekleştirir. Bu sistemde öğretilecek konuların belirli bir plan ve program çerçevesinde hazırlanması çok önemlidir. Konular tümden gelim prensibiyle hazırlanır, öğrenciler ise tüme varım yöntemiyle hedef bilgilere ulaşır. Öğrencinin seviyesine uygun olmayan her bilgi çöp niteliğindedir. Tedrici yaklaşım olarak adlandırdığımız "adım-adım" prensibi geçerlidir.

 

ROBOTLARIN MERHAMETİ YOK

Son yıllarda eğitim teknolojilerinin gelişmesiyle modüler öğretim anlayışı bilgisayar tabanlı eğitimle büyük bir ivme kazanmaya başladı.Milli Eğitim Bakanlığı tarafından okullarda uygulanan Dyned (Dinamik Eğitim) isimli İngilizce öğretim programının modüler öğretim sistemine en iyi örneklerinden biri olduğunu belirtebiliriz. Dyned programında öğrenciler bir konuyu iyice öğrenmeden bir sonraki konuya geçemiyor. Dil öğrenme becerisi olanlar hızlı bir ilerleme kaydederken diğerleri takıldıkları konuyu pekiştirmek için defalarca tekrar yapmak zorunda kalıyor. Konu iyice pekiştikten sonra bir üst modüle geçilebiliyor. Bu açıdan bakıldığında modüler eğitim sistemlerinin bireylerin ilgi ve yetenek alanlarını belirlemede büyük rol oynayabileceğini ifade edebiliriz. Üstelik bilgisayar tabanlı modüler öğretimin merhameti yok. "Senin başarın biraz az ama hadi seni geçirelim" gibi vicdanlı bir öğretmen yaklaşımı robotlardan beklenmez. Aslolan her bir bilgi modülünün iyi kavranması ve iyice pekiştikten sonra bir üst modüle geçilmesidir.

 

Milli Eğitim Bakanımız üzerinde çalıştıkları yeni eğitim sisteminde modüler yaklaşımların yaygın olacağını belirtti. Sayın Bakanımız öğretmenlerden ümidini kestiği için modüler sistemi yaygınlaştırmak istediğini pek zannetmiyorum. Ama şunun altını çizmek gerekir ki modüler öğretim yaklaşımı gerek öğrencilerin ilgi ve yetenek alanlarını belirlemek, gerekse hedef bilgileri öğretmek açısından oldukça etkili bir öğretim yöntemi olacaktır.

 

Modüler öğretim yaklaşımı öğrenciye davranış kazandırma konusunda sadece temel bir bakış açısı olarak kabul edilebilir. Zira tedrici eğitim kavramı eğitim alanında yüzyıllardan beri uygulanan bir yöntemdir. En nihayetinde eğitim ve öğretimin mihenk taşı öğretmendir. Öğretmensiz hiçbir yöntem, hiçbir metodoloji bir anlam ifade etmez. Ülkemizdeki donanımlı ve ufku geniş öğretmenlerin sayısı arttıkça eğitim kalitesinin daha da artacağına şüphe yok.

Yazarın Diğer Yazıları