Van deprem şokunu atmış görünüyor

Çok sevdiğim, doğup büyüdüğüm, her türlü nimetlerinden faydalandığım değerli memleketimden ayrıldığımdan bu yana sekiz ay geçti. Bu sekiz ay bana sekiz yıl gibi uzun geldi. Hele, benim Van'dan ayrıldığımdan bir buçuk ay sonra meydana gelen büyük deprem felaketinin memleketimin üzerinde meydana getirdiği tahribat unutulur gibi değil. Asırlarca bu ilde yaşayan ecdadımızın toprak üstü ve toprak altındaki varlıklarını bırakıp ayrılmanın farkı yetmiyormuş gibi, birde ardından yaşanan deprem felaketi, üzüntümü daha da artırdı. Hani, Şairin; ' Kendim gurbet elde, gönlüm sılada' ki mısraında ifade ettiği hüznü ben her dakika yaşıyorum. Zaten ayrılırken de arkadaş ve dostlarıma veda ederken, yüreğimin yarısını burada bırakarak ayrılıyorum demiştim.
Ama, şu hususu memnuniyetle kaydetmeliyim ki, Van basın hayatının duayeni olan, habercilikte, basında ağırbaşlılığı ve gazetecilik anlayışında, traj ve baskı yönünden her zaman öncü rolü oynayan, Bendeniz' inde 10 yıl'ı aşkın bir süre yazı işleri müdürlüğünü yapıp, sütununda köşe yazıları yazdığım 'VANSESİ' gazetesinin saygı değer imtiyaz sahibi Sayın Erdal PERİHAN ile değerli kardeşim ve arkadaşım İkram KALİ ve gazetenin diğer çalışanları bu naçiz kardeşlerini unutmamış, her hafta bu güzelim gazeteyi bana düzenli olarak gönderme lütfunda bulunmuşlardır. Bu sayede bende bu güzelim memleketimden bütün yönleriyle haberdar olma şansını buluyorum. Kendilerine şükranlarımı sunarım.
Aziz Van şehri ve Van'lılar öğrendiğim kadarıyla, geçirdikleri deprem felaketinin şokunu artık üzerlerinden atmış gibi görünüyor. Zira gerek bazı eş dost ve akrabalarımla yapmış bulunduğum telefon konuşmalarından, gerek yaygın basın ve ajanslardan, gerekse bana düzenli olarak gönderilen ' VANSESİ' gazetesi tarafından yayınlanan haberlerden öğrendiğim kadarıyla artık Van' lı hemşerilerim depremin yarattığı şoku atlatıp yavaş yavaş kendilerine gelmeye başlamış. Bu arada Hükümetimizin de yaraların sarılmasında Van'a gösterdiği özel gayreti sayesinde artık Van'lılar geleceğe ümitle bakmakta, şehrin geleceğinin tüm sıkıntıları unutturacağına olan inançları artırmaktadır.
Bu ağır tahribattan, meydana gelen büyük göç hadisesinden sonra, Van'lının tekrar derlenip toparlanması, üzerindeki şok ve ataleti atması için gösterdiği çabalar şayani takdir bir davranıştır elbette. Nitekim, Özalp 'KAPIKÖY' sınır kapısının transit geçişlere açılması ilin ekonomisinde önemli rol oynayacaktır. Van gümrüğünün bölge olmasının VAN'a ayrı bir hareket kazandıracaktır bence. Bu iki önemli müjdeyi en yetkili ağız olan Gümrük ve Ticaret Bakanı Sayın Hayati YAZICI vermekte, öte yandan Yüzüncü Yıl Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Peyami BATTAL' ın sivil toplum kuruluşları ile yapmış bulunduğu toplantıda bir değerlendirme yapılarak, Van'ın mimarisi, kentleşme ve deprem sonrası yapılacakların ele alınması ile ilgili çalıştayın ilimiz geleceği açısından fevkalade bir sonuç verecek bir davranıştır. Ayrıca şehrin su sorununun çözümü konusunda İller Bankasınca içme suyu şebeke hatlarının yenilenmesi hayati bir önem taşımaktadır. Ayrıca Bahçesaray ilçemizin dillere destan Müküs (Bahçesaray) doğal kaynak su tesislerinin, şehre Bilişim, Telekomünikasyon, İnşaat, Gıda, AŞ. Tarafından yapılarak Van ve Ülke genelinde sofralara getirilmesi hem ilçe ekonomisi için, hem de Van için sofralarında sağlıklı ve temiz su içimini sağlayacaktır. Bütün bunların yanında diğer sosyal, kültürel faaliyetler yanında Belediye hizmetlerinin de canlanması artık Van'ın geleceğe umutla bakması için bir sebep kalmamıştır.
Vali Karaloğlu'nun bitip tükenmek bilmeyen gayretleri yanında, Van halkına her fırsatta verdiği moral sayesinde Vanlılar bu deprem sınavının şokunu atlatmış bulunuyorlar. Böylesine sevindirici haberleri aldıkça, duydukça, okudukça, izledikçe uzakta bulunan bir hemşeri olarak benimde son derece memnun olduğumu belirtmeliyim. Ben inanıyorum ki, Van'lılar sabrın, şükrün ne derece ehemmiyetli olduklarını bildikleri için bu büyük felaket karşısında da atalete düşmeyeceklerdir. Ayrıca kendilerine yardım ve hizmeti esirgemeyen resmi yada özel tüm kişi ve kurumlara karşıda kadir bilirler. Allahtan dileğim şu ki, bir daha ne Van'ımıza, ne de ülkemizin herhangi bir köşesine deprem ve başka felaket göstermesin.
Bütün hemşerilerime sağlık dileklerimle. vanhaber,ali laleci,köşe yazıları,haberlervan

Bakmadan Geçme