Yunus Türkoğlu

Aksa Tufanı

Yunus Türkoğlu

Peygamberlerin izini taşıyan şehir Kudüs. Göğe yükselişin ilk durağı Mescid-i Aksa, Allah’ın bereketli kıldığı bir belde, asırlardır kan ve gözyaşıyla olsa bile ümmetin kalbinin attığı yerdir. Ve bu kalp tam da o gün daha şiddetli atmaya başladı. 7 Ekim 2023 tarihinde Hamas’ın silahlı kanadı Gassam Tugayları sabaha karşı İsrail’e karşı Aksa Tufanı operasyonunu başlattı. Bu suni düzeni yerle bir edecek bir umut yeşerdi ve bir kıvılcım oldu bu tufan. Gazze’den yükselen bu direniş dalgası ümmetin umutsuzluk kabuğunu kırdı. Dünyanın dikkatini buraya çekti, İsrail’in içine büyük bir korku saldı. İslam ümmetinde hayır tükenmez hakikatini yeniden hatırlattı…

Özet olarak günümüze kadar Aksa Tufanı:

İsrail Gazze’yi bombalamaya devam ediyor, işgal ve soykırım süreci gözlerimizin önünde devam ediyordu. Gazze’nin güneyine zorunlu tahliye çağrısıyla tahminen 1 milyon kişi yerinden yurdundan edildi. Yüzbinlerce insan evsiz kaldı, on binler şehit oldu. Kadınlar, çocuklar, yaşlılar… Durmak nedir bilmeyen bombalar karşısında toplu ölümlerle dolu bir yıkım coğrafyası oldu Gazze. Sağlık sistemi çöktü, hastaneler elektriksiz ve ilaçsız kaldı, ameliyatlar narkozsuz yapıldı ve insanlık dramı komple yıkım…

Buna tepki olarak tüm dünyada sokaklar doldu taştı. Bu öfke bir tepki değil küfür ile İslam arasındaki savaşın bitmediğini, yalnızca biçim değiştirdiğinin ilan edilmesiydi. Siyasi cephede her şey ayan beyandı ABD, İsrail’in en büyük destekçisiydi. ABD Kongresi İsrail için 14 milyar dolarlık askeri yardım paketini onayladı! Üsler, silahlar, diplomatik kalkanlar hepsi Tel Aviv’in emrine verilmişti…

Uluslararası Adalet Divanı, Güney Afrika’nın İsrail’e karşı açtığı soykırım davasını kabul etti. Arap rejimleri ise Gazze’yi yüzüstü bırakmakta hiç tereddüt etmediler. Mısır, Refah Sınır Kapısını kapalı tuttu, Suudi Arabistan tepkilerini diplomatik kelimelerle yumuşattı. BAE, İsrail ile ticareti kesmek yerine iki ülke arasındaki tüm ürünlerin yaklaşık % 96’sında gümrük vergisi olmadan ticaretini artırdı. İran ise sahnede görünse de Gazze’ye ne askeri ne de lojistik manada destek sundu. Türkiye ses yükseltiyor fakat İsrail ile diplomatik ve ticari ilişkilerini sürdürüyor. Ambargo ve yaptırım yok. İslam İşbirliği Teşkilatı gibi kurumlar deve kuşu gibi başlarını kuma gömmüş ve sessizliğe bürünmüşlerdi. Bu durum Siyonist İsrail’in cesaretini artırdı, ümmetin hayal kırıklığını derinleştirdi…

Gazze’de kıtlık başladı, bebekler açlıktan ölmeye başladı, yardım konvoyları engelleniyor, elektrikler tamamen kesiliyor, cesetler günlerce sokaklarda kalıyordu. Aksa Tufanı’nın birinci yıl dönümünde direnişler devam ediyor ve İslam dünyasında büyük protestolar düzenleniyordu. BM Güvenlik Konseyi’nde ateşkes önerisi ABD tarafından tekrardan veto ediliyordu. Bu arada şehit sayısı 50 bini geçmiş, soykırım ifadesi yaygınlaşıyordu. Buna mukabil Gazze yerle bir oldu olmasına ama teslim olmamıştı ve olmayacaktı…

Bu zaman zarfında İslam beldelerinin başındaki yöneticilerin ümmetin değil, ABD ve batı menfaatlerinin uyanında yer aldıkları daha da belirgin hale gelmiş oldu. Müslüman milletler, yöneticilerinin sadece koltuklarını korumak için mazlumları nasıl yüz üstü bıraktıklarını gördü. ABD İsrail’i var gücüyle desteklediği halde ne askeri zafer kazanabildi, ne de itibarını koruyabildi. İsrail, bombalar yağdırdı, yıkımlar yaşattı fakat hiçbir gerçek galibiyete ulaşamadı. Uçak, silah, tank ve teknoloji var ama moral üstünlüğü yok. Bunların gerçek yüzlerini bütün dünya gördü, meşruiyetleri kalmadı. Böyle bir devletin uzun süre ayakta kalma ihtimali yoktur…

Kapitalizm çürümeye başladı. Batı kapitalizmi çıkarları uğruna tüm ilke ve değerlerini rafa kaldırdı. İnsan hakları, uluslararası hukuk, Birleşmiş Milletler gibi kavram ve kuruluşların içinin ne kadar boş olduğu anlaşıldı. Amerika ve Avrupa insanı artık bu çelişkileri sorgulamaya başladı. Arap ligi ve İİT küme düştü, ümmet parçalanmış yapısıyla ne kadar garip kaldığını idrak etti. Çare Müslümanların birleşmesidir, yüz bir yıllık özlemin sona ermesidir. Aksa Tufanı çok farklı olayları görmemizi sağladı…

Selam ve dua ile…

Yazarın Diğer Yazıları