Van'ın Kültür ve Sanatta Yükselen Sesi

“Bir şehri büyüten, sadece yolları ve binaları değil; türkülerde, ezgilerde, resimlerde yankılanan ruhudur.”

Van, sahip olduğu tarihi ve kültürel zenginliklerle yalnızca Doğu Anadolu’nun değil, tüm Türkiye’nin önde gelen şehirlerinden biridir.

Her ne kadar ben Van’ın dışında olsam da, Vansesi Gazetesi’nin sayfalarından ve sosyal medyadan takip ettiğim bu gelişmeler, beni kentin kültürel damarına bağlayan en güçlü köprü oluyor. Mutlu oluyorum ama yeterli görmüyorum. 

Yüzyıllar boyunca farklı medeniyetlere ev sahipliği yapan bu kadim kent; türkülerinde, oyunlarında, sanatçılarında taşıdığı derinlik ile bugün de adından söz ettirmektedir. Nitekim yapılan derlemelere göre Van’ın 234 Türk Sanat Müziği eseri, 245 türküsü ve 200’e yakın halk oyunu ezgisi kayıtlıdır. Bu değerler bile başlı başına bir konservatuvarı haklı çıkaracak niteliktedir. 

Van’da Sanatın Nabzı Artık Konservatuvarla Atıyor

İşte bu bilinçle, “ Kentin Sanat Işığı” temasıyla Van Büyükşehir Belediyesi Konservatuvarı; Vali ve Büyükşehir Belediyesi Başkan Vekili Ozan Balcı’nın talimatlarıyla kurularak 2024 yılının Şubat ayında hizmete açıldı.  İlgiyle izlediğim Vali Ozan Balcı’yı sanata, kültüre, spora, bilime, çocuklara, kadınlara, engellilere verdiği önem ve kazandırdığı eserler nedeniyle de kutlamak istiyorum. 

Açılışta Vali Ozan Balcı’nın söylediği şu söz, aslında konservatuvarın misyonunu da özetliyordu:

“Van sadece doğunun değil, dünyanın Orta Asya’ya açılan kapısıdır.”

Çünkü bu kurum yalnızca sanat eğitimi veren bir yer değil, aynı zamanda Van’ın kültürünü dünyaya taşıyacak bir köprü olma hedefini taşımaktadır.

Konservatuvarın kuruluşundan bu yana kısa sürede sergilediği faaliyetler, Van’da sanata verilen değerin somut bir göstergesi oldu.

Geçtiğimiz eğitim-öğretim döneminde çok sayıda okulda ve ilçelerde öğrencilere konserler veren, resim sergileri düzenleyen kurum; sanatı halkın ayağına götürerek şehrin kültürel çıtasını yükseltmeyi başardı.

Özellikle son dönemde haberlerden takip ettiğim kadarıyla Konservatuvar Van T Tipi Cezaevi’nde kadın mahkûmlar için, Sevgi Evleri’nde kalan çocuklar için ve huzurevlerinde yaşayan büyüklerimiz için düzenlenen konserlerde, sanatın birleştirici ve iyileştirici gücünü en güzel şekilde yansıttı.

“Sanatın gitmediği yer, hayatın eksik kaldığı yerdir.”

Bu yaklaşım, belediyelerin asli görevleri arasında yer alan altyapı, ulaşım, imar ve sosyal hizmetlerin yanı sıra; sanatın toplumun her kesimine ulaştırılması gerektiğini de hatırlatıyor. Van Büyükşehir Belediyesi Konservatuvarı bu görevi layıkıyla yerine getirerek kentte yaşayanlara moral, umut ve kültürel zenginlik sunuyor.

Eğitim ve Bölümler

Bir kenti aydınlatan kültür sanat ve bilimidir. Bugün alanında uzmanlaşmış çok sayıda eğitmenin görev aldığı konservatuvarda; Türk Halk Müziği, Türk Sanat Müziği, koro çalışmaları, müzik teorisi, resim, tiyatro, halk oyunları ve çalgı eğitimi gibi alanlarda dersler veriliyor. 

Hacıbekir Mahallesi Kültür Merkezi bünyesinde faaliyetlerini sürdüren konservatuvar, aynı zamanda farklı branşlarda yetenekli çocuklara, gençlere ve yetişkinlere fırsat tanıyor. Geçmişte Van da çalgı aleti çalanlar “ Çalgıcı” denilerek küçümsenirken günümüzde aileler çocuklarının müzik aleti öğrenmeleri için kurslara gönderiyor. Bu ülkemiz ve Van için güzel bir gelişmedir. 

Vanlı ailelerin konservatuvarın ücretsiz kurslarından yararlanmaları lazım. 

Bununla birlikte önümüzdeki yıllarda konservatuvarın kapsamını genişletmesi bekleniyor. Bale, bando, klasik batı müziği, müzik aletleri yapımı, Van oturma gecesi, müzik müzesi gibi bölümlerin açılması bu zenginliği artıracaktır.

Ayrıca opera, senfoni orkestrası, çağdaş dans, dijital müzik teknolojileri, film müziği besteciliği, etnomüzikoloji ve çocuk koroları gibi bölümlerin de açılması; Van’ı bölgenin kültür ve sanat merkezi haline getirebilir.

Şehrin Kültürel Hafızası

Van, tarih boyunca birçok değerli sanatçı ve müzik adamı yetiştirmiştir.

Ressam Naile Akıncı, ses sanatçıları Mustafa Sağyaşar, Erol Evgin, Funda Arar, Atakan Çelik, Mehmet Özkaya, Hüsamettin Subaşı, Mehmet Aldaşoğlu; müzik adamları Ziya Aydıntan, Prof. Dr. Fikret Değerli, Orhan Akşener, Faik Erener, Mehmet Bülbül, Fevzi Levendoğlu, Şahin Türkmenoğlu ve Mehmet Murat Oto gibi isimler bu toprakların sanat ikliminden beslenmiştir.

İşte Van Büyükşehir Belediyesi Konservatuvarı, bu geleneği geleceğe taşımak için önemli bir görev üstleniyor.

Sanatın Ortak Dili

Geçtiğimiz Ramazanda düzenlenen “Tasavvuf Müziği Konseri”, bu ortak dilin en güzel örneklerinden biri oldu.

Merkez İmam Hatip Lisesi Konferans Salonu’nda Van Neyzenler Topluluğu ile birlikte gerçekleştirilen, Önder Işık şefliğinde icra edilen konser; vatandaşların yoğun ilgisiyle karşılandı ve gönüllere dokunan nağmeleriyle uzun süre hafızalarda yer etti.

 “Sanat, bir şehri sadece güzelleştirmekle kalmaz; ona kimlik, derinlik ve anlam da katar.”

Bugün Van’da yükselen bu sanat sesinin, gelecekte kentin en büyük gurur kaynaklarından biri olacağına inanıyorum.

Konservatuvar yalnızca yetenekli çocuklara, gençlere, yetişkinlere bir eğitim yuvası değil, aynı zamanda toplumun ruhunu besleyen, Büyükşehir’in sorumluluğunda olan her köşeye sanat ışığı yayan bir merkezdir.

Sanatla büyüyen şehirler, geleceğe umutla bakan şehirlerdir.