
Ekim'in Sessiz Sırları
Ümran Öztürk
Ve Ekim, adımlarını usulca atan bir şair gibi,
Her adımında yeni mısralar bırakır geride.
Kırmızıya çalan yapraklar,
Bir vedanın rengini taşır yüreğinde.
Yavaşça döner doğanın çarkı,
Rüzgâr bir ninni gibi eser pencerende.
Gökyüzü, morun en derin tonlarını kuşanmış,
Geceler uzun, sessiz, düşünceli…
Balkon köşesinde unutulmuş bir sandalye,
Boş ama içinde bir geçmişin yankısı,
Bir zamanlar oturup hayallere daldığın
O sıcak yaz geceleri ne kadar uzak şimdi.
Ekim, sadece bir son değildir,
Belki de bir başlangıcın habercisi
Toprak dinlenir, yağmura doyarken,
Kökler derinlere iner, göğe daha yakın.
Ve sen de kök salarsın kendi içinde,
Düşlerin rüzgârda savrulsa da,
Umudun toprağına tutunursun sıkıca,
Çünkü bilirsin, her Ekim bir diriliştir aslında.
Yıldızlar daha parlaktır bu aylarda,
Sessizlikte duyarsın kalbinin atışını.
Her sonbahar, bir hatıra kadar yakın
Ve bir hayal kadar uzak olur sana.
Ekim, karanlığın içinde saklı bir ışık,
Kaybettiğin her şeyde bir buluşma vaadi.
Her yağmur damlasında hayat,
Her solukta yeniden doğan umut.
Ekim, zamanın en yavaş aktığı ay belki de,
Her saniyesi bir asır gibi gelir,
Gözlerin ufka dalar,
Ve gökyüzünden düşen her yaprak,
İçindeki sessiz özlemleri fısıldar.
Bir pencere aralığında kalan son sıcaklık,
Teninde dolaşan hafif bir esinti,
Biraz hüzün, biraz huzur.
Ekim, kalbinin derinlerine dokunur.
Günler kısalır, duygular uzar,
Her an bir hatıra, her sokak bir anı.
Belki eski bir dostla içilen kahvenin tadı,
Belki de yağmurda yürüdüğün o sessiz sokak,
İçindeki o tanıdık yalnızlığı uyandırır.
Ve bilirsin, Ekim’in yağmurları arınmaktır,
Toprağı, ruhunu, geçmişin izlerini.
Her damla, bir günahı siler gibi,
Bir pişmanlık, bir özlem…
Yeniden başlamak gibi.
Ekim, döngünün derinliğinde bir duraktır,
Yaza veda ederken, kışa hazırlanmanın sabrı.
Her düşen yaprakta bir vedanın hüznü,
Her yeni filizde, yeniden doğmanın umudu.
Çünkü bilirsin, Ekim, sadece sonbaharın değil,
Ruhunun da mevsimidir.
İçinde bir yolculuk başlar,
Sessiz, derin, ama bir o kadar da umut dolu.
Ve sen, Ekim’in sakin adımlarında kaybolurken,
Kendi içindeki bahçelerde dolaşırsın,
Her köşede yeni bir umut yeşerir,
Ve her yağmur damlası,
Sana geleceğin güzelliklerini fısıldar.
Bir sonbahar türküsüdür artık hayat,
Her notasını duyarsın rüzgârda,
Her kelimesi dökülür dudaklarından,
Ve Ekim, sana son bir sır verir:
Her son, bir başlangıçtır.