Ümit Kayaçelebi

Çağının çok ötesinde bir Van beyefendisi Selahattin Güngör

Ümit Kayaçelebi

Ey Âdemoğlu, inanmazsan ölüm idam-ı ebedidir.

Eğer inanırsan, ölüm senin için terhis teskeresidir.

İnanmazsan kabir senin için bir zindan-ı ebedidir.

Eğer inanırsan, cennet bahçesine açılan bir kapıdır.

BAYRAM Tunca

Ölüm, hiç beklenmeyen bir anda gelen kaçınılmaz bir sondur. Aslında, yaşa bakmaksızın her ölüm erkendir. Ölüm, çoğu zaman unutulan hayatın en gerçek yanı, aynı zamanda da en acıtan tarafıdır. İnsanlar en yakınlarından birini kaybettiği zaman ancak ölümün gerçekliğini idrak ediyor.

Doğum ve yaşam kadar ölüm de hayatımızın bir parçası olsa da ölümü anmak kimse istemiyor. Ölüm, hayatta yaşanabilecek en ağır acı gibi görünse de “Her nefis ölümü tadacaktır.” sözü, bu gerçekliğini bir defa daha hissettiriyor. Babalar ve hem de değerli babalar , hayatımızın direği, güç ve korunma simgesidir. Onların aramızdan ayrılışı ise bir çınarın devrilmesi gibidir. Ölen babaya sözler, bu kayıp çınarın ardından dökülen yapraklar kadar hüzünlü ve anlamlıdır. Onlara son kez söyleyebileceğimiz sözler, geride kalanların kalplerinde ömür boyu sürecek bir yankı bırakır. Babaya duyulan özlem ve sevgi, sözcüklerle anlatılmaya çalışılsa da, her zaman hissedilenin çok ötesindedir.

Sevdiklerimiz saydıklarımız yıllarca beraber olduğumuz çok kıymetli insanlarımız bir biri ardına kopup gidiyor. Her bir kendi alanında bir değer olan ve numuneyi imtisal olarak kabul ettiğimiz insanlardan biri de Selahattin Güngör ağabeyimizdi. O da her fani gibi vade dolunca ebedi âleme göçtü gitti. Uzun yıllar Gürpınar’da Belediye başkanlığı yaptığı gibi bir çok alanlarda da unutulmaz hizmetleri oldu. Kendisini çok fazla görmesemde amcamız Kaya Kayaçelebinin Van Tanıma Ve Tanıtma Cemiyetinde birkaç kez görmüş ve güzel sohbetinden istifa de etmiştim.  Bakan, Milletvekili olmasa  da en az onlar kadar saygın ve Van halkının sevip saydığı bir insandı. Bu gün artık aramızda değil ama anılarımızda hep yaşayacak Selahattin Güngör ağabeyimiz. Ruhu şad mekanı cennet olsun.

23 Nisan 2025 tarihinde hayatını kaybeden Gürpınar Eski Belediye Başkanı ve Van eski Belediye Başkan vekili Selahattin Güngör..

Dik duruşu,saygınlığı ve entellektüel bilgi birikimi ile Van’ın önemli siyasi simalarından ve hizmet Ehl-i şahsiyetlerinden biriydi..

1932 yılında Van’ın Gürpınar İlçesinde dünyaya geldi. İlk Orta ve Lise tahsilini Van’da tamamladıktan sonra çok ciddi maddi sıkıntılara rağmen çok istediği Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesinin kapısını çaldı. Ancak bu sıkıntılarından dolayı Hukuk Fakültesindeki Eğitimini 2. Sınıfta yarıda bırakmak zorunda kaldı. Türkiye’de okuryazar sayısının dahi az olduğu, Lise mezunlarının memur yapıldığı bu dönemde Ankara Tapu Kadastro İl Müdürlüğü bünyesinde Memuriyet hayatına başlar. Tabi geçmişte Seyit Sıddık Arvasi dergâhlarında yetişmesinden midir bilinmez ama hatipliği ve farsçaya olan hâkimiyeti Hocalarının gözünden kaçmaz ve dönemin Siyasal diye bilinen Ankara Üniversitesi Dil Tarih ve Coğrafya Fakültesinde okuması yönünde teşvik edilir. 

Hocalarının gözünde Selahattin okumalı ve memlekete faydalı bir birey olmalıdır.

Dil Tarih Coğrafya Fakültesini bitirdikten sonra bir çok kurumun Genel Müdürlüğü ve bürokraside ciddi görev teklifleri olmasına rağmen önce memleketim der ve 1968 seçimlerinde 3 dönem boyunca Gürpınar Belediye Başkanlığı ve bir dönem de çok sevdiği Van Belediye Başkanı Tayyar Dabboğlu’nun vekilliğini yapar.

Selahattin Güngör çok bilinmese de Doğu Anadolu ile ilgili birçok kamu yatırımının planlanmasında ciddi rol oynamıştır.

Cevdet Sunay, Turgut Özal, Süleyman Demirel, Ferit Melen, Sakıp Sabancı, Mesut Yılmaz gibi isimlerle yakın münasebetleri sayesinde birçok alanda Doğu Anadolu’nun kalkınması için mücadeleler vermiştir.

Gürpınar’ı şimdiki yerine taşımış, küçük bir İlçenin Alt yapısını belki de ilk kez planlayan başkanlardan olmuştur. Ama Eğitime verdiği özel ehemmiyet, zamanın Türkiye’sinin en büyük ilçe halk kütüphanesini ilk icraatı olarak Gürpınar’a kazandırması ile daha da anlaşılır olmuş, Eğitim kurumlarını ulaşılabilir yapmıştır.

Halen Gürpınar’da birçok memurun “onun telkinleri ve zorlamaları ile okuyup memur olduk” cümlesini sıklıkla duyabilirsiniz. Van’da tanıyıp da hayatına pozitif yönde dokunmadığı çok az insan olmuştur.

O hayatını insanlara istihdam ve fayda sağlama felsefesi üzerine inşaa etmiş, müthiş bir planlayıcıydı. Asla insana göre iş bulmaz, hizmete yönelik istihdam planlayarak işe göre insan kaynakları yönetirdi.

Anlatılanlara göre asla şahsi veya şahıslar ile ilgili taleplerde bulunmadığı ve toplumun bütününü ilgilendiren proje ve fikirler ile ilgili randevular talep ettiğinden Cumhurbaşkanı, Başbakan ve Bakanlar düzeyinde ciddiyetle kabul görür, fikirleri titizlikle dinlenirdi.

Tüm girişimlerine rağmen yolları yapılmayan Gürpınar’a dönemin Başbakanı Süleyman Demirel geldiğinde, hemen otobüsü çamurun içerisinde durdurur. Ve  “Önden buyurun Başbakanım” diyerek çamura basmasına neden olur ve “Başbakanım sorumlu kişi biraz az yese ve gezsede şuraya en azından bir defa gelip iki kamyon kum gönderse” diyerek şehrinin asfaltlanmasını sağlayacak kadar pratik zekâlıydı rahmetli Güngör,

Şehirde herkesin şikâyetçi olduğu Kurum Müdürünü görevden almadığı için Başbakan Mesut Yılmaz’ın masasına istifa dilekçesini bırakıp,”hemşerilerimi senin müdürlerine ezdirmem, seçimde de atadıkların partine çalışır” diyecek kadar dik başlı;

Bir Bakana herkesin içerisinde “Senin yaşın kadar benim siyasi ömrüm var, ya memleketimin hakkı olan yatırımı onaylarsın ya seni pişman ederim” diyecek kadar cesaretli bir Başkandı. O Efsaneydi dersek yalan olmaz…

Muazzam bir projeci olan Güngör;

Norduz koyunu, Büyükbaş Hayvancılık, Süt ürünleri mandırası gibi işletim sistemlerini kombine haline getirme isteği ile kendi hazırladığı projeyi Turgut Özal’a sunmuş; proje Gürpınar’a Van-Et entegre fabrikasını kazandırarak yüzlerce kişiye istihdam olmuştur.

Aynı Zaman’da bu proje Almanya Tarımsal Kalkınma ajansı tarafından örnek alınmış ve başarılı olmuş, Selahattin Güngör Berlin Belediyesinin Onur konuğu olarak davet edildiği Berlin’de Tarım ve Hayvancılık alanındaki hizmetlerinden dolayı plaketle ödüllendirilmiştir. Maalesef görevi bıraktıktan sonra süt ürünleri mandırası kapatılmış, büyük hayallerle planladığı proje tarihin tozlu raflarında unutulmaya yüz tutmuştu.

Rusça ve Fransızca konuşabilen ödüllü Başkan, Farsçayı çok sever ve anadili gibi okuyup yazabilirdi..

Çok disiplinli olduğu bilinen Efsane Başkan Güngör’ün; Ankara’dan telefon ettiğinde, Van Belediyesinde ahizeyi kaldıran memurun ayağa kalkıp düğmelerini iliklemesi halen şehir efsanesi olarak Van’da kulaktan kulağa tebessüm ile anlatılmaktadır. O disiplinli çalışmanın vücut bulmuş ve çalışkanlığı, dürüstlüğü ile her iktisadi düşüncede insanın saygısını kazanmış eşsiz biriydi.

Abi kardeş gibi oldukları Van’da tanınan bazı dostları Ebubekir Ertaş,Mustafa Bayram,Tahsin Görentaş,Burhan Kayatürk, Tayyar Dabbaoğlu,Malik Ejder Arvas,Selahattin Başıbüyük,İsmet Yörük,Nejat Tüfenkçi,Ebubekir Çiftçi,Selahattin Mumcuoğlu,Rıza Ertaş,Serdar Orhun,Osman Görentaş ve daha adını hatırlayamadığımız niceleri ile unutulmaz anılar ve hoş seda bırakarak aramızdan ayrıldı Efsane Başkan. Vefat edenlere rahmet, kalanlara sağlıklı ömürler.

Yüzlerce eser, binlerce insana dokunan örnek bir hayat; Van tarihinden acısı ve tatlısı ile bir Selahattin Güngör geçti…

Gün ikindi akşam olur,

Gör ki başa neler gelir,

Veysel gider, adı kalır

Dostlar beni hatırlasın

Biz dostlar da  seni her zaman Veysel babanın dediği gibi hep hatırlayacak ve hayırla yad edeceğiz efsane başkan!

Yazarın Diğer Yazıları