Yunus Türkoğlu

Van'ın 'Gönül İnsanları'

Yunus Türkoğlu

Gönül insanı;

Öyle sevmeli ki, herkes tarafından sevilmeyi hak etmeli! Öyle güzel yaşamalı ki, dostuna da düşmanına da örnek olmalı! "Güzel görmeli, güzel düşünmeli ve hayatından zevk almalı" Çevresine" güvenilir insan" olduğunu htirmeli. Şeref, haysiyet ve doğruluk vazgeçilmez unsuru olmalı. Kibir, riya, bencillik, haset ve yalan gönlünün kıyısından dahi geçmemeli. Küçüklere sevgi, büyüklere ise saygı göstermeli. Yaşarken sevilmeli, öldükten sonrada hep rahmet ve minnetle anılmalı. "iman; Onu insan etmeli, belki de sultan etmeli." Dostunu da sevmeli, düşmanlık edeni de. Dedikodusunu ve gıybetini edenlere ise; Murtuğanın üzerine süzme Müküs balı döküp göndermeli! Hep hoşgörülü olmalı, hep gönül almalıdır. Anne ve babası başının tacı olmalıdır. Zarif olmalı, gönül kırmamalı! Ziyaret etmeli, gelmeyene gitmeli! Ziyafet vermeli, fakiri fukarayı, eşi dostu yedirip içirmeli! Çalışkan olmalı! Cömert olmalı, cimri ve tembel hiç ama hiç olmamalıdır. Kısacası kalplere dokunmalıdır…

Van'da tanınmış çok fazla "Gönül İnsanı" var! Cüzi bir kısmını sizlere tekrardan hatırlatmak istiyorum…

Turan Haydaroğlu, yardımseverliği ve aldığı dualarla, Erdal Çiçeksay dostluğuyla, Remzi Perihan, beyefendi kişiliğiyle, Niyazi Türkmenoğlu, örnek esnaflığıyla, Başkan Dabbağoğlu çalışkanlığıyla, Başkan Talay dürüstlüğü, Celalettin Tüfekçi, adam gibi adamlığıyla, Rektör Şevli, ilmiyle gönül insanıdırlar!

Ferit Melen, Hüseyin Çelik yaptıkları başarılı siyasetle, Şeyh Reşit Hoca, vaazlarıyla, eski Vanlıları yeni nesillere tanıtmasıyla Ümit Kayaçelebi, İkram Kali, kalemiyle gönül insanıdırlar.

Fenerbahçeli Niyazi, milli sporcu Nur Tatar ve Milli boksör Lütfi Canbakış, Van'ı temsil etmeleriyle gönül insanıdırlar.

Kahveci Koçero, Muhtar İhsan,  çaya sevgi kattıkları için gönül insanıdırlar.

Kebapçı Halil, Şeref Şahin, "Bak hele bak" Yusuf, Fırıncı İbrahim, yiyeceklere "tat" kattıkları için gönül insanıdırlar!

Gero ile Aloş, Van'a sembol olmalarıyla, gönüllerin insanıdırlar!

Konumuzla alakalı olan, yıllar önce yaşanan ders niteliğinde bir anekdotu sizlerle paylaşmak istiyorum!

Van'da bir kış günüdür, kar yağmış kar üstüne. Yol kenarlarında kardan tepecikler oluşmuş. Geceleri hava -20'lere kadar düşüyor. Şoratan ve çatıların saçaklarından sarkan buzların boyu iki metreyi buluyor! Havanın çok soğuk olduğunu sobaların aralıksız yanmasından ve bıhırılardan gökyüzüne uzanan dumanlardan hissedebiliyoruz. Unutulmamalıdır ki kış mevsimi her zaman zor ve çetindir. Yakacağı olmayan fakir fukara ne yapıyor, nasıl ısınıyor? Diye düşünmek lazım!

Mercimek Mahallesi'nden Çalık sokak'a doğru giderken sağ taraftaki iki katlı ev Hacı Doğanlarındır. Hemen yanında tek katlı kerpiç yapılı, tipik toprak damlı olanda merhum Fikriye ablasınındır.

Saat gece yarısını çoktan geçmiştir. Kapısı yola doğru olan bodrumdan tıkırtılar ve sesler gelmeye başlar. Evin hanımı sese uyanmıştır.

"- Hacı, uyan bodrumdan sesler geliyor!" Hacı Doğan'da sesleri duymuştur. Pek oralı olmaz ve hanımına;

"- Bodrumda kömür ve odundan başka bir şey var mı?

Hanımı, "- yok " deyince

"-Hadi uyu" der…

Sabah olmuştur, kahvaltı yapmaya hazırlanırlarken telaşla kapı çalınır, gelen Fikriye abladır!

"- Doğan, dün gece neler oldu neler! Senin haberin yok!

"-Abla, telaşlanma gel otur bir bardak çay iç, ondan sonra konuşuruz!" Abla biraz anlatmakta ısrar edince, Hacı Doğan;

"- Abla, senin anlatacaklarının hepsini biliyorum!"

"Dün gece hırsız bizim odunluğa girdi, bir iki torba kömür alıp gitti!""- Götürsün helali hoş olsun!"

Hacı Doğan'ın hanımıyla ablası bu sözlere pek anlam veremezler! Hacı, devam eder;

"- Mecbur olmazsa, çoluk çocuğu soğukta kalmazsa, bu şartlar altında kalkıp buralara gelmez

Bizler gidip mahalleyi gezdik mi?

Kimin bir ihtiyacı var diye sorduk mu?

Bumların ihtiyaçlarını karşılayabildik mi?"

Peygamber Efendimiz (sav); "Komşusu aç iken tok yatan bizden değildir!" Diye buyurmuyor mu?

Bizlere harika mesajı veren bu "Gönül insanı"; YSE'den emekli, Sanayi Çarşısı'nın tanınmış oto tamircilerinden, daha sonrada bir Siyasi Partinin ilçe başkanlığı görevinde bulunmuş olan merhum Doğan usta, Hacı Doğan veya kimlikteki ismiyle Zeki Yaşar'dır.

Şair ne diyor;"Güzel insanlar, güzel atlara binip gittiler."

Bursa'da ikamet eden Van sevdalısı, Van ile ilgili güzel şiirler kaleme alan, basılmış kitapları olan, son dönemde çok anlamlı klipler yapan, hemşerimiz Alper Alperen'e "Ozan"lık payesi verilmiştir. Dostum ve kardeşimi tebrik eder, bundan sonraki çalışmalarında başarılar dilerim.

Hoşça kalınız.

Yazarın Diğer Yazıları