Ümit Kayaçelebi

VAKTİ ZAMANINDA VAN'DA KABADAYILIK VE KABADAYILAR

Ümit Kayaçelebi

Köroğlu’nun dediği gibi <Delikli silah icat oldu mertlik bozuldu>. 

Kabadayılar vardı, kabadayılık vardı ve bu kabadayılık ve kabadayılar Kenan Evren’in darbesi nihayetinde bitti ve anılarda kaldı.

Bir zamanlar Türkiye’de olduğu gibi Van'da da eskiden Külhanbeyler, kabadayılar ve efendi kabadayılar vardı. Külhanbeyler makbul sayılmazdı. Hatta kabadayılar birini küçültmek isterlerse 'külhanbey' derlerdi. Giderek esnafın malını yağmalayıp haraç alan, halkı taciz eden insanlar haline dönüştüler..

Geçmişe döndüğümüzde sokak kabadayıları, mahalle kabadayıları ve şehir kabadayılarının Van’da nam saldığını kimine hürmet edilirken kimine de lanet okunduğu kabadayılar görülürdü.

1950-1960’lı yıllarda Türk Sinemasında kabadayı yumruğuna güvenen biri olarak Ayhan Işık var, 1960 yıllardan sonra Türk Sinemasında çirkin kral diye ortaya çıkan haktan hakikatten yana bir hüviyetle bileğine ve yüreğine güvenen tip olarak Yılmaz Güney var.

Neticede sinemaya giden insanları etkileyen tipler ve onlar gibi olmak isteyenler bu kez ya kabadayılığa ya da külhanbeyliğe soyunuyordu.

Efendi kabadayılar ise kendi terbiyelerine göre, adetleri ve ülfetleri ile koydukları kaidelere riayete mecburdular. Zayıfı, bilhassa ırz ehlini himaye eder, çizdikleri yoldan sapmamaya dikkat ederler. Çünkü muhitlerinin onlara verdiği bazı hakları ayak altına alırlarsa şöhretlerini kaybedeceklerinden korkarlardı. Efendi kabadayılar, gerçek kabadayılardı."

"Kabadayı ile mafyayı birbirinden ayırt etmemiz gerekir. Çünkü lügatta kabadayı, kimseden yılmaz görünerek meydan okuyan kimse, babayiğit, cesur, en başta olan şeklinde tarif edilmektedir. Mafya ise para kazanmak için her şeyin mübah olduğu bir suç örgütüdür.

"Türkiye'de kabadayılık 1980 askeri darbesiyle bitirildi. Ve sonraki dönemde ise mafyalaştı. Zaten bugün eski kabadayılar gibi mert insanları bulmak çok zor. Kabadayılığı şimdilerde filmlerde ve dizilerde seyreder olduk."

"Eski kabadayılar 'racon' keserlerdi. Bu hükme hepsi itaatle mükellefti. Racon kesenlerin tarafsız olmaları, kabadayılık hayatında falsoları olmaması, olgun ve tecrübeli olması şarttı. Şayet iki taraf kesilen racona ehemmiyet vermezlerse, meseleyi aralarında kavgayla hallederlerdi."

Kabadayılığın tarihine baktığımızda;

Odesalı Kosti, İpsiz Recep (emmice) Solak Nigor, Piç Ardaş, Arap Hüsnü, Şık Manol, Hristo Anayadiyes, Baltalı Hano (Haznede) Kadın Kabadayı, Antepli Abdullah Palas, Dündar Kılıç, Kürt İdris (İdris Özbir) Kürt Cemali (Cemal Coşar), Çilli Burhan, Oflu Osman, Arap Abdo (Abdo Ağa).

Bunlar Kabadayılık tarihinde nam salmış en önde gelen isimler. Şimdi Van’a döndüğümüzde ise kabadayı dediğimizde nam salmış kabadayıları şöyle bir sıralayalım;

Pala Lezgin (Lezgin Üçkardeşler)

Nağırcı Elo (Ali Şeman)

Kurt Halil (Halil Kasapoğlu)

Öküz Memet (Memmet Gündoğdu)

Kemal Koşar (Dere Mehleli Kemal)

Bekir Özgüner (Pala Bekir)

Pala Memet (Mehmet Ali Yarız)

Edremitli Salih Demir

Pala Dayı Mustafa Kadan

Kadir Ortasaç (Faytoncu Kadir)

Efo (Yılmaz Efe)

Berbat Silo (Süleyman Kaya)

Pala Hüseyin (Hüseyin Altınbaş)

Salih Karakelle

Hasan Suruç

Leşgonunoğlu Kaya Koyuncu

Faytoncu Cevdet (Cevdet Gencer)

Kabadayı Zafer…

Salih Koyuncu (Leşgo Salih)

Yaşar Koyuncu (Deli Yaşar)

Pıne (Salih Ay)

Ustura Şabo (Şaban Erkalay)

Canavar Heso (Hasan Çakır)

Çifte Aslan

Tarzan Ğeyro (Hayrettin..)

Kara Aydın (Aydın Kara)

Jilet İsko

Gınde Eli (Tepebaşılı)

Faytoncu Salih (Salih Erkalay)

Uğur Özgüner

Yorgansız Salo (Selahattin Özgüner)

Mıtırıp Mıno

Mıtırıp Yılmaz

Sabahattin Özgüner

Tayfur Kartal

Şakşak Eli

Dere Mehleli Nurettin Karakuş

Yılmaz Atay

Recep Türkoğlu

Kınyas Atacan

Salih Gizli

Sevgili dostlar bildiğim hatırladığım şehir, mahalle ve sokak kabadayıları olarak aklımda ve hafızamda kalan isimler bunlar. Unuttuklarımızda olabilir ve mutlaka vardı.

İşte biz bu insanlarla yaşadık bunlarla yeri geldiğinde çeşitli mekanlarda bir araya da geldik.

Onlar ehli namus ne kadın ne erkeğe durduk yerde karışıp ilişmezlerdi. Onlar kendi alemlerinde çatışırlardı. Ha içlerinde kabadayı olmayıp da külhanbeyi olanlar yok muydu elbette ki vardı ama o kadar çok değildiler.

Şehir kabadayısı olarak ün yapanlar iki elimizin parmakları kadar ya vardı ya yoktu. Gerisi sokak mahalle kabadayı veya külhanbeyleriydi.

Her ne olursa olsun onlar bu şehrin kabadayıları külhanbeyleri olarak Van’ın tarihine geçtiler.

Bu gün aramızda olmayanlar var. Her şeye rağmen biz bu gün olanları rahmetle anıyor ve Allah cümlesinin taksiratlarını affetsin diye duacı oluyoruz.

Şimdi kabadayı ara ki bulasın!

Yazarın Diğer Yazıları