Şahin Akçap

Düdüklü tencere!

Şahin Akçap

Zaman ve enerji savurganlığını önlemek ve ev hanımlarına ya da mutfak ustalarına kolaylık getirsin diye işin ustaları düdüklü tencereyi icat etmiş. Ancak basıncın zapt edilemez gücünün de hesabını unutmamışlar düdüklü tencereye suyun kaynama hesabını yaparak bir delik bırakmışlar. İşte bu delik kolaycı yemek tenceresinin patlamasına engel olmuş. Sızan hava ile basıncın bombaya dönüşmesi önlemi alınmış.

Aptal yöneticiler gücü ellerinde bulundurduklarında her şeye hükmedeceklerini düşünürler. Ve etraflarındaki dalkavuk tamtamcıların çıkardığı gürültü de sağduy ve basiretlerini bağladığı için baskıyı yönetmenin bir gereği olarak saymışlar.

Oysa Bâbil kulelerini yerle bir eden yığınlardı. Oysa Roma İmparatorluğu gibi köleliğin acımasız gücünü etkisiz bırakan Spartaküs gibi kölelerdi. Baskı ve zülüm bayraktarlığını yapanları insanlık onuru tarihin her döneminde kan, gözyaşı ve acıya rağmen mağlup etmeyi başarmıştı. Cesaret dediğimiz alın teri kadar kutsal olgu insanlığın atardamarlarına hükmettiğinde ne Sultan Süleyman’a ne de Karun’a yar olmuştu cihan dediğimiz yeryüzü…

Şu sıralar sosyal paylaşım siteleri ve dolayısıyla internete dizgin vurulacağı haberlere tanık oluyoruz. Yani özgürlüklere sansür dediğimiz elektron veya siber sansür konacağı,  düşüncesini özgürce söyleyebilen yurttaşların mimleneceği kulaktan kulağa yayılıyor ve sosyal medyanın gündeminde ilk sıraya yerleşiyor.

Hâlbuki sosyal medya ülke yönetimler için olağanüstü bir özeleştiri mekanizmasıdır. Bir aynadır. Bu aynaya bakarak nerede yanlış yaptıklarını görebilir, yönetimlerine çeki düzen verebilirler. Ya da yasaklayıp, o aynanın üzerine kara bir çul çekerek yanlışlarına ve baskıcı yönetimlerine devam edebilirler.

Onlara önerim, sabır taşı ile düdüklü tencere basıncının önlenemez gücünü yan yana koyarak bir kez daha düşünmeleri…

Yazarın Diğer Yazıları