Murat Said Yaşar'ın gurbeti
Şahbettin Uluat
Saz ve söz ustası Murat Said Yaşar’ı tanıyanlar, bilenler biliyor.
Bilmeyenler için ben özetle tanıtmak istiyorum.
Murat Bey’in yaşamının büyük bir bölümü Balıkesir’in güzel ilçelerinin birinde geçmiş.
Göçüp gittikleri o yerlerde kendi saygın aile işlerinde çalışırken hep yüreğinin bir yerlerinde yabancılık duygusu yaşamış.
Ömrünün elli yılını devirdikten sonra günün birinde kendisi gibi Vanlı olan eşine bir gün “Van’a dönelim mi?” diye sormuş. Eşinden “evet” yanıtını alınca hiç durmamış, duraksamamış harekete geçerek ata baba toprağına, akrabalarına, dostlarına ve arkadaşlarına kavuşmuş.
Şimdiden on bir yıl olmuş Van’a döneli.
Yüzünde kocaman bir gülümsemeyle “Kendimi buldum, kendime geldim” diyor.
“Taşıyla, toprağıyla frekansımın uyuştuğu memleketimde huzur buldum” diyor. “Van Gölü’nün kendisiyle, sahillerindeki çakıllarıyla, kentin caddeleriyle, sokaklarıyla, kalesiyle, insanlarıyla her Vanlı gibi benim de frekansım uyuşuyor; kendime geliyorum. Başka yerlerde yabancıydım, uyuşmadı” diyor.
Bu şehirde köklerimi, çevremi, samimiyeti, hoşgörüyü, anlayışı yeniden buldum diyor.
Diyor ve bizim de içinde yaşamakta olduğumuz ortamla frekanslarımızın uyuşmakta olduğunu hatırlatıyor.

*
Babası Van Erkek Sanat Lisesi ilk mezunlarından olan Murat Bey sahibi olduğu Van Sabun Evi’nde çeşit çeşit sabunlar üreten ama müzikle beslenen Van sevdalısıdır. Tarihi bir ürünü, Van Gölü’nün suyundan yararlanılarak yapılan ve sağlığa yararlı olan özel sabunun üretimini de uzun yıllardan sonra o gerçekleştiriyor. Ürettiği doğal sabunlara yurt içinden ve yurt dışından büyük ilgi var.
Çok güzel ud, cümbüş çalıyor. Çok güzel şarkılar, türküler söylüyor. Van, Kerkük, Elazığ, Diyarbakır, Şanlıurfa türkülerini dinlerken mest oluyorsunuz. Türkülerle sizi Anadolu’nun dört bir yanına götürüyor. Kâh keyifleniyorsunuz kah dertleniyorsunuz. Anlayacağınız sizi sazı ve sözüyle halden hale bırakıyor.
Udu ve dostları olan Yusuf Bey, Seyfi Baba her daim yanında. Daha benim bilmediğim çok sayıda başka dostlarıyla da sürekli iletişim halinde. Dostlarını ya arar ya gider görür. Van’ın sesi Oturma Gecesi ekibi şefi Murat Sait Yaşar, doğduğu toprakların köklü kültürünün yaşatılmasında, türkülerinin dilden dile dolaşmasında öncü rol alıyor, özveriyle emek veriyor. Van’a gelen onlarca turist grubuna Van Oturma Gecesi ekibi olarak kültürel ziyafet veren Yaşar, arkadaşlarıyla sahne alırken yalnız kuru müzik yapmıyor. Van’ın şiirinden kedisine, hikâyesinden renkli keşiklerine, acı olaylarından mutlu günlerine varıncaya kadar dolu dolu kültür sanat gecesi yaşatıyor. Bu anlamda tanıtım elçisi sorumluluğuyla görevini de yürütüyor. Sağlığı el verdikçe Van Oturma Gecesi ekibi şefi olarak kadim kültürümüzü yaşatmaya tanıtmaya devam edeceğini söylüyor.

Ud ile çalınıp söylenen çok sayıda türkünün, şarkının sözleri, nağmelerini Murt Sait Yaşar’ın ses rengi ve yorumuyla dinlemek keyifli oluyor. Herkese dinlemeyi tavsiye ederim.
Bu arada söylemesem olmaz, her güftenin, her nağmenin orijinalini bulma, çalma, seslendirme konusunda da çok titiz, duyarlı. Türkülerde, şarkılarda geçen anlamını bilmediğimiz sözcüklerin aslını astarını öğrenmeyi, paylaşmayı çok seviyor. Anlayacağınız yaptığı işin seslendirdiği kültürün felsefesini de biliyor.
Yorulduğu, sıkıldığı zaman udun tellerine dokunuyor. Hem dinleniyor, hem de çevresindekilere dinletiyor.
“Udumla aramda da bir bağ, bir frekans uyumu var” diyor.
Yazının devamı yazarın Van ile Sohbet adlı kitabında…

