İkram Kali

İran olaylarının Van'a yansımaları

İkram Kali

Bir hafta süresince dünyanın gündeminde İran yer aldı.

 

İran'da yaşanan olaylara  ülke olarak en fazla Türkiye, kent olarak Van duyarlılık gösterdi.

 

Van'ın ilgisi ulusal basında önemli yer tuttu. 

 

Dil, din, kültür yakınlıklarının yanı sıra  İranlılarla kız alıp veren,  akrabalık bağları bulunan Vanlıların  sayısı bir hayli fazladır. İran'da işyeri açan, ticaret ortaklıkları olan Vanlılar gibi Van'da işyerleri  ve ticari birlikteliği olan İranlılar var.

 

Türkiye ile İran aynı iklimin, kültürün, coğrafyanın, inancın parçalarıdır.

 

 Van'dan karayolu ile İran'a gitmek 3-4 saatlik bir yolculuk gerektiriyor. Aynı şekilde İran'dan Van'a uçak, özel araç ve otobüslerle gelen İranlılar alışveriş yapıp, gezip eğlendikten sonra geri dönebiliyorlar.

 

Van'ın Urmiye, Tebriz, Hoy gibi kentlerle tarihi geçmişi, yakınlığı bulunmaktadır. Gönül bağı yanında demiryolu, karayolu bağlantıları var. 2017'de kentimize gelen 500 bine yakın İranlı turist Van'ın ekonomisine, sosyal hayatına ciddi katkılarda bulundu. Mağazalar doldu taştı, oteller yok sattı. Kapıköy sınır kapısı modern tesislerinin ve transit karayolunun bu yıl açılmasıyla birlikte iki komşu arasında ticaret, sosyal ve  kültürel yakınlaşma artarak devam edecek. 

 

İran'da yaşananlar bu  nedenle anında Van'da tedirginlik yarattı.

 

Yakın komşumuz İran'ın Kaşmer ve Meşhed kentlerinde işsizlik, yükselen enflasyon, yolsuzluk gerekçesiyle başlayan ve daha sonra birçok kente yayılan gösteriler 20 kişinin hayatını kaybetmesine neden oldu.

 

Göstericilere  "Vandallık yapan ve çevreye zarar veren gruplara tolerans gösterilmeyeceğini" söyleyen Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani, iktidara  "itidal" çağrısında bulundu. Ruhani,  " İranlılar İran hükümetini protesto etmekte ve eleştirmekte özgürdür" ifadeleriyle tansiyonu düşürdü.

 

Protestoların Van'da yansımaları oldu.

Gözler İran'a döndü.

İran'da sokak gösterilerinin başladığı günlerde  can kayıplarının artmasından, kaos ortamının oluşmasından, istikrarın bozulmasından Vanlılar da derin üzüntü duydu. 

Meslek odaları, turizmciler ve vatandaşlar gelişmeleri itidalle izledi.  Yapılan açıklamalarda yaşananlardan üzüntü duyulduğu olayların büyümesinin İran'ın yanı sıra genelde Türkiye'yi özelde Van'ı da olumsuz etkileyeceği kaydedildi.

Gösterilerin büyüyerek Amerika, İsrail ve Arabistan'ın etkisiyle ayaklanmalar ile rejim değişikliğine dönüşmesi halinde Irak, Suriye'de yaşandığı gibi İran'dan Türkiye'ye belki milyonları bulan mülteci akını olabileceği bundan da en fazla Van'ın etkileneceği ifade edildi.

Türkiye şiddetten kaçınılarak, demokratikleşme tavsiyesinde bulunarak komşusu İran'ın yanında yer aldığını açıkladı.

İran'da gösteriler durdu, ortam sakinleşti. 

Ama şimdilik. 

Bundan sonra sorumluluk İran yönetimine düşüyor. İran yurttaşlarının sesine kulak vererek,  ülkenin ihtiyacı olan reformları gerçekleştirebilirse emperyalist senaryoları bertaraf ederek güçlü şekilde yoluna devam eder.

İran şoku bu şekilde atlattı.

Van'da da herşey yolunda

 İranlı turistler, iş adamları, akademisyenler Van'a geçmişteki olduğu gibi gelmeye devam ediyor.  Vanlı iş adamları da İran'a gidip gidiyor.

 23-26 Ocak'ta Tahran'da Turizm Fuarı düzenlenecek. Van  bu fuarda güçlü ve görkemli şekilde yerini alacak.

 Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi (Van YYÜ)  Rektörü Prof. Dr. Peyami Battal ile İran Urumiye Üniversitesi Rektörü Rahim Hobbenaghi geçen hafta sonu Van'da bir araya geldi.

 Van YYÜ ile Urumiye Üniversitesi arasında işbirliği protokolü düzenlenen törenle imzalandı. Urmiye Üniversitesi ilk defa yabacı bir ülke olarak Türkiye'de Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi ile anlaşma yaptı. Kardeşlik hukuku içerisinde iki üniversite öğretim elemanları birbirleriyle yakınlık kurma dönemi başlatarak, ortak proje hazırlama kararı aldı.

Van İş Geliştirme Merkezinde (İŞGEM) iş kuran İranlı Şahram Ghafari, 35 buluşundan biri olan dünyanın en az enerji tüketen altın ödüllü ısıtıcısını Van'da üreteceğini açıkladı.

Çarşı pazar, cadde ve sokaklar,  AVM'ler, eğlence yeme içme yerleri, İranlı komşularla dolmaya devam ediyor.

Endişe edilecek bir durum yok.

Yurdundan, evinden göç etmenin zorluklarını 1915'te yaşayan Vanlıların İranlı komşularına kapıları da gönülleri de her zaman açıktır. Ancak ülkelerinde yaşanan iç sorunlar nedeniyle komşularının göç ederek sığınmacı durumuna düşmelerini Vanlılar hiçbir zaman arzu etmez.

Değerli yazar-  karikatürist ağabeyimiz Hikmet Aksoy geçen hafta sıcağı sıcağına "İran Bu Oyunu Bozmalıdır" başlıklı yazısında Şah'tan günümüze İran'da yaşanan süreci usta kalemiyle özetledi.

Aksoy,  Batılı sömürgeciler, Ortadoğu üzerinde oynadıkları oyunun son perdesinde Türkiye ve İran için belirledikleri senaryoyu sahnelemek heyecanı içinde göründüklerine dikkat çekti.

Geçmişten ders çıkarmaları gerektiğini hatırlatarak İran'ı yönetenlere  seslenen Aksoy,

"…Uzun bir süreçte sergilenen bu oyunun da sonuç vermediğini gören Batılı sömürgeciler, bir süre ambargo uyguladıkları İran'ı da ekonomik anlamda etkileyemediklerini anlayınca senaryo değişikliğine gittiler.

İran halkı içinde satın aldıkları ajanlarla halkı ayaklandırdılar.

Amaç; İran'ı diz çöktürüp, petrolüne, doğal gazına el koyup sömürmek. İran'da demokrasi isteyenlerin bu istekleriyle kime kapı açtıklarını bir bilseler...

İran demokrasi ile yönetilmesin mi? Kim istemez? Ama bu noktada İran halkının "demokrasi isteriz" diye alanlara çıkarken; aynı amaç için kandırılan Irak, Suriye, Libya halkının bugünkü durumuna/yönetimine bir bakmaları gerekiyor.

 İran halkı tarihsel deneyimi ile Batı'nın oyununa gelmeden kendi ülkesinin refah ve mutluluğunu yakalayacağı kanısındayım" dedi.

Komşu ülkelerde yaşanan istikrarsızlık, kaos, ölümler, işgaller, parçalanmalar ve göz yaşlarının komşu olarak ülkemize yarar sağlamadığını, aksine tüm dengelerimizi bozduğunu Suriye, Irak örneğinde yaşadık ve yaşıyoruz.

Türkiye gibi Vanlılar da komşu İran'ın huzur, refah ve demokrasiye kalıcı olarak kavuşmasını en az İranlılar kadar istiyor.  

Yazarın Diğer Yazıları