İkram Kali

Van'da yaşamak isterdim!

İkram Kali

Ayanıs Turizm Yönetim Kurulu ve Vangölü Havzası Turizm Derneği (VAHATU-DER) Başkanı, Türkiye Seyahat Acenteleri Birliği (TURSAB) Van Temsilciliği kurucusu Abdullah Tunçdemir’in kentimizde ve bölgemizde turizmin gelişmesi, çeşitlenmesi, turistlerin konaklama sürelerini uzatmaları için gösterdiği çabaları yakından bilen insanlardan biriyim.

2018-2019 turizm sezonu öncesi Van-Hakkari-Bitlis-Ağrı illerini içine alan Van Gölü Havzası’nın tarihi, doğal ve turistik değerlerini tanıtmak, markalaştırmak amacıyla VAHTU-DER İstanbul, Antalya ve Dalaman’dan davet ettiği tur operatörleri, acente temsilcileri ve TURSAB yöneticilerini kentimizde konuk etti.Organizasyon kapsamında Van Gölü Havzası turizm potansiyelinin konuşulduğu yararlı toplantı düzenlendi.

 

Toplantıya İl Kültür ve Turizm Müdürü Muzaffer Aktuğ, Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Turizm ve Otel İşletmeciliği Yüksek Okulu Müdürü Prof. Dr. Faruk Alaeddinoğlu, Van Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Necdet Takva ve yönetim kurulu üyeleri, organizasyona sponsorluk yapan Elite World Van Otel,  Sütçü Fevzi, Bak Hele Bak Yusuf Konak, Macitler Taşımacılık, Hacıoğlu Restaurant, Atasay Gümüşçülük, Ararat Restaurant, Grant Deniz Restaurant yetkilileri ve basın kuruluşlarının temsilcileri katıldı.

Van’ın tarihi, doğal ve turistik değerlerine işaret eden ev sahibi konuşmacılar, Van Gölü Havzası turizm potansiyelinin keşfedilmeyi beklediğini söylediler. Konuk turizmciler de kurum ve kuruluşların birlik beraberlik içinde hareket etmelerini takdirle karşıladıklarının altını çizdiler.

 

Van-Tebriz muhteşem bir destinasyon olabilir.

Van’ın 17 işletme belgeli, 7 yatırım belgeli oteli 6 bin 600 yatak kapasitesiyle her türlü turizmden gelen talebe cevap verebilecek konumda olduğuna değinen TÜRSAB Başkan Danışmanı Arnika Turizm sahibi İbrahim Tanrıverdi, ”Van ile İran’ı birleştirebiliriz. Buraya getirdiğimiz grupları trenle Tebriz’e götürebiliriz. Van-Tebriz muhteşem bir destinasyon olabilir” dedi.

Van’da müthiş değişiklikler gördüm

Kendisini Vanlı gördüğünü belirten TÜRSAB Yönetim Kurulu üyesi Hüseyin Kurt da, 7 sene içerisinde Van’da müthiş değişiklikler gördüğünü, Van ve Van Gölü Havzasını toplantı, eğitim, seminer, lansman, gala ve kongre anlamında kullanabileceklerini ifade ederek bölgenin buna hazır olduğunu belirtti.

Fenomenleri Van’a getireceğiz

Rasyonel olmanın önemine vurguda bulunan TÜRSAB Yönetim Kurulu üyesi Tansu Demir’in ufuk açan,  ilham veren konuşması heyecan vericiydi.

Demir, turist sayısından çok niteliğe önem verilmesine işaret ederek şöyle dedi: “Rasyonel düşünüp efektif tekliflerle sektörümüzü canlı tutmamız lazım. Bence sayıya oynamak hatalı. Şu kadar adam geldi, hâlbuki bırakın sayısı ne kadar para bıraktı Yani gelen turistin kalitesi nedir? Bize karşı yabancı ülkelerde bir soğukluk var. Hükümetler halen bizi engeller durumda. Biz bunu nasıl aşacağız? Yeni bir proje geliştirdik. Eskiden son tüketiciye ulaşmak zordu. Şimdi daha kolay. Yotubeerler ve İnstagram fenomenlerinden takipçileri çok olanları getireceğiz buraya. Onlar aracılığıyla ulaşacağız. Kolombiya bir örnek bence, Kolombiya’nın çok kötü bir ünü vardı, uyuşturucu ile anıldı vs, sosyal medya fenomenleri Kolombiya’ya getirildi, muhteşem fotoğraflar sosyal medyaya düşünce insanlar direk Kolombiya’ya gitmeye başladı. Biz de bura için aynısını yapacağız. Sosyal medyada turizmi etkileyebilen sosyal medya fenomenleriVan'a getireceğiz.”

Tansu Demir’i rahatsız ettim

“Van’ın güzelliklerini direkt yaygın halde sunabilmemiz lazım. Tabi burada size düşen bunun takibini yapmak, bu toplantıdan sonra herkes evine çekilip hayatını yaşamaya devam ederse bu olmaz. Biz buradan gittikten sonra siz bizi arayacaksınız, ‘hani fenomen sözünüz vardı, ne zaman getireceksiniz’ diye bir takip olmalı. Biraz da rahatsız olalım” dien dünya turizm potansiyeli ve hareketlerini yakından takip eden Tansu Demir’i Van’dan ayrıldıktan bir gün sonra telefonla arayarak kendi ifadesiyle rahatsız ettim. 

Van İran’a sıkışıp kalmamalıdır

 “Geldiniz, gördünüz, gezdiniz, dinlediniz, yöresel lezzetlerimizi tattınız. Van’ın turizmine yönelik değerlendirme yapar mısınız” dedim.

 

Babası Selanik göçmeni, annesi Fatsalı, eşi Gaziantepli, kendisi İstanbul doğumlu olan 20 ülke ve ülkemizde her yeri gezen Tansu Demir gözlemlerine dayalı olarak  bazı öneri ve uyarılarda bulunarak şunları söyledi:

 

BİR: Vanlıların konukseverliğini çok etkileyici. Van’dan hayranlıkla ayrıldık. Van yaşanılabilir bir şehir. Ben şahsen ailemle birlikte burada yaşayabilirim. Dünyada kaç tane Van gibi yer var? Van  çok güzel bir yer.

İKİ: Milli kültür mirasımız olan Urartu ve Akdamar’ı dünyaya tanıtmamız lazım. Biraz uğraşsak her taraftan ilimize turist çekebiliriz ve Van aynı Kapadokya gibi olur.

 

ÜÇ: Van denizi diyorsunuz. Denizin getirdiği yumuşaklık hoşluk var insanlarda. Deniz kültürünü insanlarda hemen hissediyorsunuz. Bu da çok hoş bir özellik.

 

DÖRT: Burada keyifle yaşanılabilir. Çünkü herşey yavaş akıyor. Dünyada yavaş şehirler moda şimdi. Her yeri değil belki ama birçok yeri buna uygun.

 

ALTI: Turizmde boş geçen sezon olmaz. Çünkü buranın kışı da, karı da çok güzel. Çünkü kar her yere yağmıyor.

YEDİ: Turist sayısı arttıkça, gelir durumu yükseldikçe esnafımızın dejenere olmaması, ilgiyi suiistimal yapmaması lazım. Buna çok dikkat etmek gerekiyor.

 

SEKİZ: 40 bin ile 160 bin takipçisi olan fenomenleri Van’a davet edebiliriz. Bunlar Van’ın değerlerini fotoğraflarını paylaştıklarında bu çok büyük etki yaratır. İnsanlar akın akın gelmeye başlar. Bu da çok zor bir şey değil.

 

DOKUZ: Van İran’a sıkışıp kalmamalıdır.Tek pazar her zaman tehlikelidir. Pazarın yüzde 20’si İran olsaydı Van bu kadar etkilenmezdi. O nedenle gelir seviyesi yüksek olan Avrupa ve Amerika’ya yönelmek gerekir. 

 

ON:  Gastronom kültürü iyi olan ülkelerde harcama iki katıdır. Mesela İtalya’ya giden turist bin 500 dolar harcar. Van mutfağını muhteşem buldum. Bunu da değerlendirmek lazım. Van’da kuzu eti yiyorsunuz. Vanlıları şanslı buluyorum.

 

ONBİR: Van oturma gecesi turistlerin ilgisini çok çeker, ama otantik ortamda yapılarak yerel yiyecekler yanında kahve de ikram edilmelidir.

 

ONİKİ: Kalecikte ki Van evlerinin yanında yeni yapılan binalarda geleneksel Van mimarisini göremedim. Buna üzüldüm. Keşke bölge mimarisine sadık kalınarak 2-3 katlı, çevreyle uyumlu binalar yapılsaydı.

 

Doğa, tarih ve kültürel değerler korundukça Van'ın turizmde önünün açık olacağını hatırlatan, eksikliklerimizi, yapılması gerekenleri de anlatan Tansu Demir’i dinlerken doğru bir organizasyon gerçekleştirildiğini bir kez daha anladım.

 

Yazarın Diğer Yazıları