İkram Kali

Müslüman mahallesinde salyangoz satmak!

İkram Kali

Partiler ve adaylar seçim çalışmalarına yoğun bir şekilde devam ediyor. Çalışmalarının ana hedefi kendi kitlelerini diri tutmak, yeni seçmenler kazanarak mevcut oy potansiyelini güçlendirmek. Bizlerde ilimizde parti yetkililerinin, milletvekili adaylarının seçim stratejilerini, politikalarını gerçekleştirdikleri ziyaretleri, dile getirdikleri açıklamalarını ve çalışmaları dikkatle izliyor ve gözlüyoruz.

Barajı aşıp Meclis’e önemli milletvekili sayısıyla girmesi ya da barajın altında kalması Türkiye’nin yakın geleceğini, toplumsal-siyasal atmosferini belirleyecek olan HDP planlı, programlı bir seçim süreci götürüyor.  Bir taraftan seçim bürolarını açıyor, diğer taraftan farklı adreslere sürpriz ziyaretler gerçekleştiriyor. HDP’nin Türkiye partisi olma, bütün halkaları kucaklama merkezli politikasının huzur ve barış özlemi içinde olan toplumda karşılık bulduğunu ve ilgiyle izlendiğini rahatlıkla söyleyebiliriz.

Van’da HDP adayları, parti yetkilileri de bu politikaya uygun adımlar atıyorlar. Mesela bir türlü yıldızlarının barışmadığı valiliği ziyaret ediyorlar, üniversiteye gidiyorlar. Bugüne kadar uzak durdukları kesimleri de ziyaretlerde göz ardı etmiyorlar. HDP geçen gün Van’da ilk defa Türk kökenli Küresünnililerin kurduğu Küresünnili Kültür ve Dayanışma Derneğini ziyaret ederek oy talebinde bulundu. Ziyarette adaylar Küresünnililerin sorunlarını HDP’nin çözebileceğini dile getirdiler. Dernek yetkilileri de HDP’nin yeni politikasını ilgiyle takip ettiklerini açıkladılar.  Türkiye partisi olma projesini söylemlerin yanında pratikte benzer adımlarla somutlaştıran HDP’nin cesur çıkışları ve kucaklayıcı ziyaretleri toplumdan alkış ve destek alıyor. Sanırım bu yaklaşım artarak devam edecek. HDP seçim sürecinde çok farklı sivil toplum kuruluşlarının kapısını çalarak Vanlıları şaşırtacak. Barışı, kardeşliği, huzuru,  demokratik ortamda birlikte yaşamayı savunan, isteyen herkes yeni anlayışı  yürekten destekliyor, desteklemesi de gerekiyor.

***

Aynı siyasi düşüncenin temsilcileri olan Van Büyükşehir Belediyesi Meclis Başkan Vekili Cahit Bozbay ve DBP Grubu Eş Sözcüsü Ramazan Alver Van Büyükşehir Belediyesi Meclisi üçüncü oturumunda Van  gibi bir yerde tarihçilerin alanı olan 1915’te yaşananları “soykırım” olarak kabul ettiklerini açıkladılar. Her kesimin belediyesi, yerel meclisi olan belediye meclisinin şok yaratan açıklaması Vanlıları o  gün derinden üzmüştü. Bu birinci yanlış.

7 Haziran seçimlerine sıkı şekilde hazırlanan, çok farklı kesimlerden gelecek bir oyu dahi değerli gören HDP-DBP yukarıdaki umut yaratan doğru adımların tam tersi kafaları karıştıran çelişki yaratan açıklamaların ardından birde panel düzenledi. Panelin tanıtımı afişleri kentin dört bir yanında bilbordlara asıldı.

Birici Dünya Savaşı sırasında 1915’te Rus işgali ve Ermeni çetelerinin isyanlarında yakılıp yıkılan Van’da 30 bin Türk, Kürt masum Vanlı hayatını kaybetmiş, on binlerce Vanlı da bugünkü Suriyeliler gibi yollara düşerek aç sefil bir şekilde muhacir olmuştu. Yaşanan acı gerçekler ışığında 1915’in öznesinin Van olduğunu dünya biliyor.   Bu konudaki kişisel düşüncemizi 24 Nisan günü bu köşede açık şekilde yazarak yaşananların Ortak Acı olduğunu, acıların yarıştırılmamasını, iki halk arasında yakınlaşmanın barışmanın sağlanması gerektiğini dile getirmiştik.

 

Van’da bunlar olurken önceki gün İsveç ve ABD’de çok önemli iki gelişme yaşandı. İsveç hükümeti, meclisin 1915 olaylarıyla ilgili 2010 yılında parlamentoda kabul ettiği kararı rafa kaldırarak "Araştırma yapılmadan parlamento kararıyla bir ülkenin soykırım uyguladığı ilan edilemez" kararını verdi.  İsviçre yanlışı düzeltti.  ABD’de ise Temsilciler Meclisi Dış İlişkiler Komitesi'ne    “Türkiye-Ermenistan ilişkilerinin, gelecek 100 yılda, iki ülkenin ortak çıkarlarına dayanan adil, yapıcı, istikrarlı ve kalıcı yönde ilerlemesine dönük çalışmaya çağıran" karar tasarısı sunuldu. 

 

Van’da HDP-DBP’li belediyeler ve yakın kuruluşları ne yapıyorlar? 1915’in 100.  Yılında Yüzüncü Yıl Üniversitesi Öğrenci Derneği (YÖDER), Türk Tabipler Odası Tıp Öğrencileri Kolu, İpekyolu ve Edremit Belediyesi tarafından acılar kenti Van’da  "100. Yılında Ermeni ve Süryani Soykırımı" konulu panel düzenliyorlar. Panele DBP Van İl Eş Başkanı Miraz Çallı, DBP ve HDP'li yöneticiler, Edremit ve İpekyolu Belediye eşbaşkanları katılıyor. Buda ikinci yanlış.

Özellikle Van’da herkesin belediyesi olan/olması gereken bütün belediyelerin bu halkın kaynakları ile böyle bir panel düzenlemeleri ve içinde yer almaları toplumu rahatsız etmiştir. Panel Vanlıları derinden üzmüş, incitmiş, kahretmiştir. Bu tür etkinliklerde topluma karşı özneli davranılmasını beklemek bu kentin insanlarının hakkıdır.

Gelelim realiteye.

Van’da Ermeni, Süryani var mı? Hayır. Van’da Müslümanların 100 Yıl öncesi acı dolu anıları, on binlerce insan kayıpları var mı? Evet. Müslümanların acıları belediyelerce hatırlanıyor mu? Hayır. Müslümanların acılarına, yaslarına saygı duyuluyor mu? Hayır. O zaman bu yaklaşımın kime, neye yararı var?  HDP iki ileri bir geri adımlar ile şüphe yaratan politik yaklaşımıyla kendisine oy vermeyi düşünen kararsız çevreleri bu şekilde rahatsız ve tedirgin ediyor. Çelişki karşısında Van halkı güven bunalımı yaşıyor?   

Önceki gün sosyal demokrat görüşe sahip, 1915’te ailesinden kayıpları olan, acılar yaşamış 2014 yerel seçiminde de Bekir Kaya’ya oy vermiş Vanlı bir iş adamı gazetemizi ziyaret etti.   HDP-DBP nin 1915 ile ilgili açıklamalarından, panelden diğer Vanlılar gibi ailesinin de rahatsızlık ve üzüntü duyduğunu söyledi. Hemşerimiz HDP-DBP’nin bu tür yaklaşımlarla zihinleri karıştırdığını kaydetti. Yani bir öyle bir böyle olmuyor. HDP-DBP Vanlıları neden hesaba katmıyor, neden önemsemiyor buna anlam vermiyorum.  En azından 7 Haziran hatırına yapılmaması gerekiyordu.

Seçim sürecinde herkesi kucaklayacağız, herkesin sesi olacağız söylemleri ortada dururken üstelik HDP-DBP’nin taban kitlesi de Müslümanlardan ve 1915’te acı çekmiş kesimden oluşurken Müslüman mahallesinde salyangoz satmak neyin nesidir?           

Yazarın Diğer Yazıları