İkram Kali

Beton

İkram Kali

Yaşamın, gelişmenin vazgeçilmezi haline gelen, Dubai'de olduğu gibi sıradan vaha alanlarını çok katlı devasa şehirlere dönüştüren odur. O devasa gökdelenler, köprüler, yollar, barajlar, havaalanları yapılmasına  olanak sağlayandır. Onun adı betondur.  Halk kültürümüzde "Beton gibi" deyiminde olduğu gibi  dayanıklılık ifade eden inşaatların  ana malzemesi  betonun da  bir hikayesi var. 

M.Ö. 3000'da Mısır'da samanlı çamur ve tuğlaları birleştirmek için kullanıldı. Ayrıca piramitlerde alçı harçları kullanıldı.

Çinliler bağlayıcı malzemeleri Çin Seddi'nin yapımında kullandılar.

M.Ö. 800'de Romalılar kireç harçlarını kullanmaya başladılar.

 M.Ö. 300-M.S. 476 puzolanik bağlayıcı Puzzuoli & kireç harçlarını Roma'daki Kolezyum ve Pantheon'da kullandı.

O tarihlerde Orta ve Küçük Asya'da Türkler ve Persler tarafından "Horasan Harcı" denilen ve Avrupalılar tarafından bilinmeyen çok sağlam bir bağlayıcı kullanılıyordu. Suya dayanıklı yapılarda ve kubbe yapımında kullanılmış ve bu yapılar bugüne kadar ayakta kalabilmiştir.

1813'de Fransa'da Louis Vicat ilk yapay çimentoyu üretti.

Öğütülmüş kalker ve diğer hammaddelerin belirli oranlarda karıştırılıp döner fırınlarda pişirildikten sonra elde edilen klinkerin, alçı taşı ve diğer katkılarla karıştırılıp öğütülmesiyle elde edilen toz halindeki bağlayıcıyla çimento elde edildi.

Yaklaşık olarak 60-80'ini oluşturan kırmataş, kum-çakıl gibi malzemelere agrega deniliyor. Mutlak hacim olarak, 75 oranında agrega, 10 oranında çimento ve 15 oranında sudan oluşan, kimyasal ve mineral katkı maddeleri ilave edilerek veya edilmeden homojen olarak üretim teknolojisine uygun olarak karıştırılmasından, başlangıçta plastik kıvamda olup, zamanla katılaşıp sertleşerek mukavemet kazanan önemli bir yapı malzemesi beton üretildi.

1790- 1800 yıllarında İngiltere'de doğal çimento üretilmeye ve kullanılmaya başlandı.

1824'de Bir İngiliz duvarcı ustası olan Joseph Aspdin "Portland Çimentosu"nun patentini aldı.

1836'de Betonla ilk basınç ve çekme dayanımlı deneyleri Almanya'da yapıldı.

1848'de İlk çimento fabrikası İngiltere'de kuruldu.

1850'de Joseph Monier, daha sağlam saksılar üretmek için betona demir çubuklar ekledi ve betonarmeyi buldu.

1852'de ilk beton bina yapıldı.

1879'da İskoçya'da ilk beton yollar yapıldı.

1889'da ilk betonarme köprü Fransa'da inşa edildi.

1902'de August Perret yük taşıyan duvarlar yerine kolon, kiriş ve döşemelerin kullanıldığı ilk yapıyı tasarladı.

1903'de ilk hazır beton Almanya'da üretildi.

1904'de Amerika'da Ohio eyaletinde ilk gökdelen betonarme Ingalls Binası yapıldı.

1904'de ilk beton şartnamesi ABD'de ve 1906'da Almanya'da hazırlandı.

Betonun gelişim  serüveni hızla devam etti.

Betonun serüveni devam etti.

Bilgisayar kontrolüyle istenilen oranlarda bir araya getirilen malzemelerin, beton santralinde veya kuru sistemlerde trans-mikserlerde karıştırılmasıyla üretilen ve tüketiciye "taze beton" olarak teslim edilen diğer adıyla  "Hazır Beton" üretildi.

Türkiye'deki ilk betonarme uygulaması Beyoğlu/İstanbul'da bulunan Saint Antuan kilisesinde yapıldı.

1908'de Edison kendisine betonarme garaj yaptı, 1909 yılında daha uzun bir döner fırın yaparak çimento kapasitesinin artmasını sağladı. 1909 yılında 11 adet betonarme ev yaparak, bu girişimi ABD'de toplu konut yapımı için başlangıç oldu.

1911 yılında 20.000 ton/yıl kapasite ile İstanbul Darıca'da  ilk çimento fabrikası kuruldu.

1916'de ABD'de bir Türkiye göçmeni ilk transmikseri icat etti.

1920'de Türkiye'de ilk betonarme yapı inşa edildi.

1927'da Alman mühendisler betonun mikserden kullanım alanına pompalanması amacıyla "Beton harç iletme pompası" aracının patentini aldılar.

1930'da betonda hava sürükleyici katkı kullanılmaya başlandı.

1936-'da ilk önemli beton baraj Hoover Barajı inşa edildi.

1970'li yılların sonuna doğru Türkiye'de hazır beton  ilk kez bazı inşaat firmaları tarafından kendi inşaatları için üretilmeye başladı. Üretim ve yaygınlaşması 80'li yılların ikinci yarısında oldu.

1992'de ABD'de dünyanın en yüksek betonarme yapısı inşa edildi.

Son yıllarda kimyasal katkı maddesi, lif ve taze betona vakum uygulayarak betonun mekanik ve fiziksel özellikleri oldukça geliştirildi. Bazı katkı maddesi kullanarak cm2 ye 1500 kgf yük taşıyabilecek beton üretilmekte ve 208 m. yükseklikte binalar inşa edildi.

Deprem kuşağı olan Türkiye'de hatalı betondan kullanımından dolayı yıkılan binaların altında binlerce insan hayatını kaybetti, maddi zararlar meydana geldi.  En son 2011 Van depreminde 30 binin üzerinde konut ve işyerinden oluşan binaların yıkılması sonucu 644 insanımızı kaybettik. 

Son yıllarda mimari estetikten yoksun soğuk, çirkin binalarla şehirler birbirine benzeyen ruhsuz, karaktersiz beton yığınlarına dönüştürüldü.  Ama betonun ülkemizde yanlış kullanımının, hayatı esir almasının ömrü çok kısadır. İnsanlar artık bahçeli, ferah betonun doğru yerde  kullanıldığı güvenli yaşam alanları tercih etmeye başladı.

 Yapılaşmada yeni bir çağ açan betonunun günahı yoktur. Bütün günah betonu yanlış anlayanlarda ve kullananlardadır.

Yazarın Diğer Yazıları