120 Vanlı Kahraman Çocukları kim anacak?

Kış gelince kimi kar, boran fırtına, yokluk karla kapanan yollarda yaşam mücadelesi, dünya ile kesilen iletişim, içe dönük yaşam, fakirlik,  geçmişte kalan zorlu günlerini anımsar,  kimi de çocuklukta kaydığı kızağı, soba, mangal, tandır etrafında yapılan sohbetleri, oturma geceleri anımsar. Kış geldiğinde, kar yağdığında dondurucu soğuklarda birde Sarıkamış ve Van’da yaşanan hüzünlü savaş hikayeleri hafızalarda yeniden canlanır.

Birinci Dünya Savaşı'nın başında düzenlenen Sarıkamış Harekâtı'nda kimlerine göre 42 bin kimilerine göre 90 bin asker donanarak öldü.  3. Ordu Kurmay Başkanı Alman Felix Guze 'Sarıkamış' isimli anılarında “Bir asker için sıcak yatağında ölmektense cephede ölmek daha şereflidir' diyor. Allahuekber Dağları'nda 22 Aralık 1914'te Ruslara karşı başlayan Sarıkamış Harekâtı sırasında donarak şehit düşen binlerce askerler her yıl olduğu gibi bu yılda çeşitli etkinliklerle anıldı. Yarım metreyi bulan kar ve gece çadırları donduran soğuğa rağmen, dağcılar deniz seviyesinden 3 bin 120 metre yüksekliğe tırmanarak 100'üncü yıl nedeniyle düzenlenen ilk etkinliğe katıldı. 

Van’a gelince.

Sarıkamış’ta Türk, Kürt, Laz, Çerkez, Tatar, Yörük babalar, ağabeyler, amcalar donarak şehit olurken 1915’in muhtemelen ilk aylarında 120 Vanlı Kahraman Çocuklar benzer şekilde yolda donarak şehit olmuşlardı. Vanlı 120 Kahraman Çocukların trajik kahramanlık hikayesi  “ Şark Yıldızı”  romanı ve diğer kayıtlarda geçer. 1915’te Hoy cephesinde cephanesi tükenen askerler Van’dan yardım ister.  Van’da eli silah tutan asker ve sivil Sarıkamış ve diğer cephelerde olduğu için askerlere cephane ulaştırma görevi okullardan gönüllü olarak seçilen 120 Vanlı Kahraman Çocuklara düşer. Çocuklar Hoy cephesine cephane ulaştırdıktan sonra dönüş yolunda maalesef 90 çocuk donarak hayatını kaybeder. Bu toprağın yiğit, cesur çocuklarının bu kahramanlığı tarihe geçer. 

Kurtuluş Parkı’nda anıtları bulunan, bir okulda “Kahraman Çocuklar İlköğretim Okulu” ismi ile yaşatılan 120 Vanlı Kahraman Çocuklar Sarıkamış şehitleri gibi anlatılmalı, anılmalıdır.  Anma görevi başta Milli Eğitim İl Müdürlüğü, Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü ve Yüzüncü Yıl Üniversitesi’ne düşer. Her yıl ocak-şubat ayında 120 Vanlı Kahraman Çocuklar anısına yürüyüş ve etkinlik düzenlenmelidir. Önümüzde iki ay içinde “emekleriniz zayi olmadı “diyerek, vefa göstererek çocuklar anılmalıdır.

 Çözüm Kervanı yollarda

"Çözüm sürecinde’  6-7 Ekim kriz dönemi geride kaldı. Toplum ve taraflar şoktan çıkıyor.   Çözüm süreci görüşmeleri yeniden başladı. Toplumda çözüm tansiyonu yüksek. Herkes heyecanla, umutla, inançla   sonucu bekliyor.

Önceki gün HDP heyeti umut veren açıklama yaptı. Mart ayında başka bir bahardan söz edildi. Ancak Kandil’den yapılan açıklama baharı kışa döndürecek ağırlıktaydı. Dışarıdan sabote edecek müdahaleler olmasa yolda dizilen kervan çözüm pazarından barış yükü ile dönebilir.

Amaç üzüm yemekse!

Edremit Belediye Meclisi Ağustos ayı meclis toplantısında, ilçe sahil kısmında yerleşim yerleri içinde olan ve yüzme, piknik gibi sosyal aktivitelerin yapılacağı kıyı şeridinin en uygun alanlarının Karayolları, DSİ, Su Sporları Müdürlüğü gibi resmi kurum kuruluşlarca halka açılması yönünde oy birliğiyle karar aldı.  Edremit Kaymakamlığı alınan kararı kabul etmeyerek dava etti. Kaymakamlık 'Kararın hukuki bir değeri yoktur. Karar hukuki kabul edildiği takdirde belediye meclisi başta özel ve tüzel kişilere ait yerler üzerinden tasarrufu bulunma olmak üzere telafisi mümkün olmayan mağduriyet ve karışıklıklara sebep olacaktır ' gerekçesiyle Van 2. İdari Mahkemesine başvurdu.

Belediye de diyor ki halk istedi bizde karar aldık.

Ama halk başka şeylerde istiyor.

Van halkı Edremit’te sahili ve kıyıyı çirkin şekilde işgal eden derme çatma barakaların, çirkin görüntülerin öncelikle kaldırılmasını, sahildeki yağmalamanın işgalin önlenmesini istiyor. Van halkı Edremit sahilinin İstanbul, Mersin,  Antalya, hatta Adilcevaz gibi halka açılmasını istiyor. Van halkı Edremit sahili boyunca yürümek, dinlenmek istiyor. Van halkı Van Gölü ile engelsiz kucaklaşmayı arzuluyor. Van halkı turistik bir ilçeye yakışan görüntü, düzenleme ve denetim istiyor.

Belediye ilk aşamada Edremit’in göbeğindeki çirkin Ahlat taşından bina yıkmalı,  sonra da kıyıdaki berbat görüntüler kaldırarak sahil boyunu yeşil alana, çiçek bahçesine çevirerek insanlar mutlu olsun, çocuklar oynasın diye modern düzenleme yapılmalıydı.  Bunlardan sonra da kamu kurumlarının sosyal tesisleri konu edilseydi anlaşılırdı.

Kamu sosyal tesislerini takıntı, polemik haline getirmek yanlıştır. Onun yerine başta Van Büyükşehir Belediyesi olmak üzere Edremit, Tuşba, Gevaş, Erciş ilçe belediyeleri kıyıyı, sahili işgal etmeden halka açık modern sosyal tesisler yapmalıdır.

Van Gölü kıyı ve sahilinde yer alan tesislerden halkta yararlanmalıdır. Ama kaldırın demek yanlıştır.  Zaten Edremit Belediye Meclisi'nin almış olduğu kararda "Sahil kıyı şeridini işgal eden yerlerin halka açılması "   istenmiş. Bir dönem sosyal tesislerin özelleştirme formülü ile birlerine peşkeş çekilmesi için çok uğraşıldı. Sosyal tesislerden yararlanan kurumların işçi ve memur sendikaları bu yerlerin yandaşlara verilmesine karşı çıkarak engel oldu.

Türkiye’nin her yerinde kamu kurumlarına ait sosyal tesisler var.  İstanbul’un Büyükşehir Belediyesi’nin Sarıyer, Arnavutköy, Florya, Haliç, İstinye, Zeytinburunu, Beykoz ilçeleri başta olmak üzere yaklaşık 20’ye yakın yerinde denize nazır, halka açık modern sosyal tesisleri var. İnatla, intikamla, farklı duygularla, siyasi yaklaşımlarla halka hizmet olmaz. Olsa da amacına ulaşmaz. 

Mafya yeniden sahnede

Başta İstanbul olmak üzere bazı şehirlerde sokak ortasında gündüz gözüyle gerçekleşen infazlar toplumda endişe yarattı.

 Adamlar en kalabalık yerlerde herkesin gözü önünde kalaşnikoflarla infaz yapıyor, arabalarına binip kayboluyorlar. Bizde macera film sahnelerinde olabilecek cinsten görüntüleri, kanunsuzluğu evlerimizde izliyoruz.  Kara para, uyuşturucu, mafya hesaplaşmasının sokaklara taşması hayra alamet değil.

 Bakan Güllüce’nin önceliği

Van depreminin üzerinden tam 3 yıl 2 ay geçti. 

Televizyonlarda "Ne yaptıysam başbakanın talimatıyla yaptım" açıklaması sonrası istifa eden daha sonra da “O anın verdiği üzüntüyle” bu sözleri söylediğini kaydeden eski Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar’ın bir ayağı hep Van’daydı. Hakkını teslim edelim.

Yerine geçen Çevre ve Şehircilik Bakanı İdris Güllüce,  geçen hafta Edirne’de Edirne, Kırklareli, Tekirdağ ve Çanakkale İllerini Kapsayan Bölge Toplantısı düzenledi. Güllüce Bakanlığın çevre ve şehircilik alanındaki faaliyetleri, yapılan çalışmalar ile bölge sorunlarını dinledi, değerlendirdi. 

Van’ın milletvekillerini,  Van halkının şikayetlerini dikkate almayan,  yeşil Edremit’te göl manzaralı Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü beton sarayını Edremit belediyesinin ruhsat kıyağı ile gerçekleştiren, Çevre ve Şehircilik Bakanı İdris Güllüce tam 1 yıl 8 gündür görevde.

Bakan Güllüce depremden ağır yaralı çıkan,  Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nı ilgilendiren başta TOKİ konutları sorunları, kentsel dönüşüm çelişkisi,  yeni imar planı olmak üzere onlarca sorunun çözümünü bekleyen Van'a geldi mi? Ben şahsen görmedim, duymadım. Duyan gören varsa lütfen bildirsin.  Ha gelmediyse bunu da kimse yanlış yorumlamasın. Bir gün gelir.

Geliş-gidişler öncelik, önem meselesidir.