Ümit Kayaçelebi

VANSPOR NEREDE BİZ ORADAYDIK

Ümit Kayaçelebi

Yıl 1983 ..Van’da bir heyecan fırtınası esiyor. Bu yıl Terfi ligi var ve bu terfi ligi sonunda şampiyon olursak 2.lige merhaba diyeceğiz. Böyle bir hayal hülya ile yatıp kalkıyoruz. Rüyalarımızı süslüyor gelecek takımlar.

Lig de Kahramanmaraş, Siirt spor, Bingöl spor, Ağrı spor, Bitlis Güzel dere ve bizim Van spor. Bu takımlardan birisi ipi 1.olarak göğüslerse şampiyon olarak doğrudan 2.lige çıkacak.

1.lig takımları gibi olmasa da 2.ligden gelecek takımları da görmek elbette ki çok güzel olacak.

Lakin Kahramanmaraş spor favori gösteriliyor. Onun çıkması yüzde yüz gibi düşünülüyor. Yani herkes Maraşı favori göstermekte. Bir yandan böyle düşünülse de eh biz de Şansımızı deneyeceğiz elimizden geleni yapacağız diyerek biraz Vanın çocukları biraz Erzurum’dan biraz Elazığ’dan gelen gençlerle o zamanın şartları muvacehesinde kendimize göre iyi bir takım kurduk.

Herkes bizi hesaba bile katmadı ama olsun biz dedik taraftar olarak takımımıza sahip çığacağız diyerek Van’daki maçlara da gideceğiz hatta deplasmanlara da gideceğiz. 2. ligi çok istiyoruz bunun içinde taraftar olarak Van spor hem burada hem de deplasmanda yürekten destekleyeceğiz.

O yıllarda daha taraftar derneği diye bir şey yok esnaf kendi arasında, çalışanlar işyerlerinde organize olup öyle maça geliyorlar.

Derken maçlar başladı. Saha da sadece yıllar evvel yapılmış betondan iki parça tribün üstü de kapalı değil sadece oturma imkanın var. Orada yer bulursan şanslısın yoksa ya kale arkasına gideceksin veya karşıda yamuk yumuk engebeli yerlerde maçı seyredeceksiniz.

Van da müthiş bir Van spor rüzgarı var hele öyle ki evdeki çocuklar ve gençler bu heyecanı eve taşıyınca evdeki kadınlar kızalar bile merak ve heyecan içindeler.

Maç günleri kahveler lebalep doluyor, lokantalarda yer bulunmuyor, dolmuşlar taksiler ha bire maça maça diyerek bağıra çağıra stada doğru akıp gidiyorlar.

Maç günleri erek dağından denize doğru kaldırımlar insan seliyle akıp gidiyor, korna sesleri ortalığı kaldırıyor.

O heyecanı yaşayanlar çok iyi bilir o anlar yazılmaz anlatılmaz ancak yaşanır biz yaşadık o heyecanı.

Stadın önünde şapka satanlar, köfteciler, domatesli ekmek satanlar, su satanlar derken orada her maç günü bir ekmek kavgası var haliyle futbol bahanesi ile birileri para kazanıyordu.

Allah rahmet etsin Amigo Nimet bir yanda, Rahmetli Şefik bir yanda, Amigo Çimento bir yanda ha bire taraftarı coşturmak adına ellerinden geleni yapıyorlardı.

Gol atıldığı zaman gol sesi  ta şehre kadar yayılıyordu. Sahadaki gol sevincini yaşamak ta apayrı bir şeydi.

İşte Van da takımını yalnız bırakmayan taraftar Van Spor deplasmana gittiği zaman kimi özel arabasıyla kim dolmuşlarla kimi de kiraladıkları otobüsler ile maça gidip maç bittikten sonra tekrar Van’a dönüyorlardı.

Kimsenin  para pul hesabı yoktu otobüs mü tutulacak kişi başı hesaplanıyor ve kafile olduktan sonra ver elini Ağrı, ver elini Bitlis.

Bazen konvoylar oluyordu o konvoylar daha heyecanlı anlar yaşamamıza sebep oluyordu. Belirli yerlerde duruluyor ya çay içiliyor ya yemek  yeniliyor ve ondan sonra yola devam.

Tabi konvoylar geçtiği zaman da yol üzerindeki insanlar ya alkışlıyorlar yada el sallıyorlardı girdiğiniz şehirde

 Veya beldelerde Millet merak edince anlatıyorduk olup bitenleri.

Tabi deplasmanlarda olumsuz şeylerde yaşanabiliyordu artık taraftar olarak bazı şeylere alışmıştık.  Bazen izdiham olduğunda sopaya bile maruz kalabiliyorduk. Bitlis ve Siirt’te çok nahoş şeylere şahit oldum ben kendim çok iyi hatırlıyorum şimdiki gibi.

İşte en uzak deplasman Kahraman Maraş olsa da o gün oraya gittik ve Tekinin penaltıdan attığı golle Maraşı kendi evinde yenince çok ümitlendik ve o gün Van şehri ayağa kalkmıştı.

Daha sonra Ağrı spor ile berabere kaldığımız gün Favori gösterilen Kahraman Maraş kaybetmiş ve 2.lige biz merhaba demiştik.

2.lig de uzun yıllar kaldıktan sonra yine büyük mücadeleler sonucu bu kez de o zamanki Türkiye 1.Ligine çıkınca bu kez artık Fenerbahçe, Beşiktaş, Galatasaray, Trabzonspor ve daha nice takımlar buraya gelip gitmeye başladılar haliyle.

Kazandığımız maçlar oldu kaybettiğimiz maçlar oldu. Bazen sevindik bazen üzüldük işte 2000 yılında yine 2.lige dönünceye kadar ki sürede taraftarlar yine deplasmanlarda Van Sporu yalnız bırakmadık.

O yıllarda Taraftarlar Derneği ve 65 Van sporlular Dernekleri de kurulunca bu kez Vilayetin tahsis ettiği belirli sayıdaki otobüslerle taraftarları deplasmanlara taşımaya başladı. Bu kez para alınmıyordu ve kişiler sadece kendi yeme içme masrafları karşılığında deplasmanlara gidiyorlardı.

Tabi ben de bu olayın içersideydim çoğu deplasmanlara yönetici olarak ben de taraftarla beraber gidip geliyordum.

Çok yerlere taraftarla gidip geldim, çoğu yerde çok olumsuzluklar da yaşamadık değil. Sevinçli giderken yenilince dönüşler yıl gibi geliyordu. Yollar gele gele bitmek bilmiyordu.Ancak galibiyet alınmışsa değme keyfimize.

İşte Malatya, Siirt, Bingöl, Ankara, Elazığ, Ağrı, Bitlis, Urfa,İstanbul ve çok şehirlere gittim de ancak Rize’yi hiç unutmadım. Çünkü orada 0-0 berabere kaldığımız maçta şeytan taşlanır gibi taş yağmuruna tutulduk çok arkadaşımızın başı kırıldı.

İşte böyle Van spor nerede biz oradayız deyip imkanımız nispetinde her yere gitmeye çalıştık.

Çok deplasman arkadaşım oldu anca onların başında rahmetli Mirza Mehmet  Garipliyi hiç unutamam. Muhsin Namaz, Amigo ibo, Kurt Mustafa, Nuri, Zeki Minici, aklımda kalan isimler.

Bir anımla yazımı noktalayayım;

Rıdvan Dilmenin döneminde bir maça gideceğiz Elazığ spor deplasmanına. Ama bu kez Vilayet (Özel idare temin ediyordu) taraftara otobüs tahsis etmedi. Ne ettiysek bir türlü bir otobüs verilmedi. Biz böyle kara kara düşünürken Rıdvan hoca geldi yanımıza.

Ne var arkadaşlar niye böyle keyifsizsiniz deyince

-Hocam biz deplasmana  Elazığ’a sizinle gelemeyeceğiz sizi yalnız bırakacağız Vilayet otobüs vermiyor.

Rıdvan hoca gitti yöneticilerle konuştu. Onlarda menfi cevap verince yanımıza geldiğinde cebinden kredi kartını çıkardı kendine ait kart.

Alın dedi tutacağınız otobüsle anlaşın parasını buradan çeksin sizde benimle geleceksiniz.

Birden şaşırdık Rıdvan hocanın bu jesti karşısında mahcup olduk o anda. Gittik bir otobüs bulduk anlaştık ve Rıdvan hocanın kartını kendisine teşekkür ederek iade ettik.

Ve biz o gün Elazığ’a taraftar olarak  tek otobüs olarak gittik ve sadece o sahada Van sporu orada destekleyen  bir avuç dolusu bir otobüs dolusu taraftar olarak destekledik.

Maç 0-0 bitti ama Van’a döndüğümüzde Rıdvan hocanın o jesti dilden dile dolandı durdu.

İşte böyle nice yıllar deplasmanlara gidip geldik ve Van spor neredeyse biz oradaydık.

Deplasman arkadaşlarımdan en başta Mirza Mehmet  Garipli olmak üzere tüm ölenleri rahmetle kalanları da hürmetle anıyorum,

Ve de Van spora emeği geçen Başkan, Yönetici, Futbolcu taraftar olmak üzere cümlesini rahmetle ve saygıyla anıyorum.

Haydi gelin bi üçlü yapıp  yazımızı noktalayalım .

Yazarın Diğer Yazıları