Koronavirüs gölgesinde bayram tatili

Covit19 her geçen gün farklı varyantlarla yaşamımızın merkezinde varlığını sürdürmeye, canımızdan can koparmaya, yakınlarımızı, dostlarımızı, sevdiklerimizi bizden almaya devam ediyor.

Herkes kendi sağlığı kadar karşısındakinin sağlığından da sorumlu olduğunu nedense kabul etmek istemiyor. Oysaki bu salgında yakın çevrenizden, iş ortamına, aynı apartmanda oturan sakinlerden aile bireylerine kadar herkesin aynı titizliği göstermesi gerekiyor. Zira bulaş en çok kapalı ortamlarda, yakın çevreden ve aile bireylerinin arasında varlığını göstermektedir.

Bunca yaşananlardan öğrendiklerimiz ise; bir kişinin dikkatsizliği, bana bir şey olmaz düşüncesi birçok kişinin hayatının kararmasına neden oluyor. Salgının çıktığı günden beri maske, mesafe, hijyen derken bu önlemlere bir de aşıyı ekledik.

 Ailem ve yakın çevremde bulunanlar iki doz aşımızı yaptırmamıza rağmen;  yine maske takıyor, mesafemizi koruyor, temizliğimize dikkat ediyoruz.  Ancak bayram boyunca corona salgınına aldırış etmeden tüm kuralları hiçe sayan,  tatilcileri gördükçe bayram sonrası daha  büyük bir salgının yaşanacağını, sonbahar ve kışı yine evlerimizde geçireceğimizin huzursuzluğunu yaşamaya başladık bile.

Bizler yine evlerimizde otururken bu kadar kayıptan ders almayanlar pikniklerde, düğünlerde, terminallerde, havaalanlarında, hınca hınç kalabalıklarda boy gösterip virüsün yayılmasına hizmet ettiler. Hatta aşı randevularına bile tatil gerekçesi ile gitmediler.

T.C. Sağlık Bakanlığı’nın her geçen dakikada değişen sayıları ile Türkiye Aşı Tablosu’da  27.07.2021 tarihi itibariyle 1.Doz aşı uygulanan kişi sayısının  39.864.714, 2.doz aşı uygulanan kişi sayısının 24.190.337,  Toplam Yapılan Aşı Sayısının ise 68.216.006kişi olarak görülmektedir.  

Toplum bağışıklığı için aşının kaçınılmaz olduğunu belirten uzmanlar, aşı yaptıranların da maske, mesafe ve hijyen kurallarına uymaları gerektiği konusunda sık sık uyarılarda bulunuyorlar.  Bugünkü vaka sayısının 12 binin üstünde olduğunu bunun kontrolsüz normalleşmenin ve bayramda aşının istenilen seviyede olmamasının bir sonucu olduğunu söyleyen uzmanlar böyle devam ederse 4’ üncü dalganın kaçınılmaz olduğunun altını çiziyorlar. Ancak ve ancak aşı, maske,mesafe ve hijyen kuralları ile vakalardaki artışın önüne geçilebileceğini ifade ediyorlar. Aksi halde eylül ayından başlayarak kışın bu ağır sonuçlarının yaşanacağı uyarısında bulunuyorlar.  Aşı olmayanlar da bunca ölüme rağmen aşı olmayacaklarını, bu hastalığı aşısız atlatacaklarına inanıyorlar.

Aşı karşıtları, aşıya karşı olduklarını birkaç nedene bağlıyorlar.

“Koronavirüsün belli bir nüfusu (yaşlı nüfusu) yok etmek, insan nüfusunu azaltmak için laboratuvarda üretildiğini,  corona için geliştirilen aşının birkaç yıl sonra yan etkilerinin ortaya çıkacağını, bunların başında kısırlık, çoklu organ rahatsızlıkları olacağını, aşı ile mikroçip takılacağını ve aşıya güvenmediklerini söyleyenlerin sayısı da küçümsenmeyecek kadar çok. Coronadan vefat edenlerin yaşlarına baktığımızda genç yaşta yaşamını yitirenlere de tanık olduk. Ben de coronadan 52 yaşında kardeşimi ve 30-55 yaş arasında tanıdığım birçok insanı kaybettim. Yine bu vefat edenler çok yakınlarından ev ve iş ortamında yaşayan bireylerden kaptılar bu virüsü. Birçoğu aynı evde yaşayan, aynı ortamda bulunan bireylerin kural tanımamazlığının ve dikkatsizliğinin kurbanı oldular. Ruhları şad olsun.

Aşı konusunda Amasya Valiliği Kurban Bayramı tatili dolayısıyla seyahat edenlere yönelik bir kampanya başlattı “Mola Sizden, Aşı ve Çay Bizden” kampanyası kapsamında aşılarını henüz yaptırmayan vatandaşları polis kontrol noktasında kurulan aşı noktasında aşı olmaya davet ederek aşıya destek verdi. Bu kampanyasını başarıyla sürdüren Amasya Valiliği haritadaki yerini maviye dönüştürdü. Umarım bu uygulama diğer illerimize bir örnek olur.

Tatilciler Çıldırmış Olmalı!!!

Herkes bayram tatilindeyken Corana da iş başındaydı tıpkı kural tanımaz tatilciler gibi. Sahilleri dolduran kural tanımazlar bir taraftan coronaya kafa atarken diğer taraftan da bulundukları çevreyi, denizi kirletip,  doğayı tahrip etmeye devam ettiler. Bu bayramda yıllardır görmediğimiz manzaralarla karşılaştık. Üç beş günlüğüne gittikleri sahilleri, kamuya açık alanları, parkları özensiz kullanarak sokak, cadde, bahçe, plaj demeden tüm çöplerini gelişigüzel ortalığa savuranlar tatillerini tamamlayıp gittiler. Onların çöplerini toplayan yine belediye işçileri, belde sakinleri oldu.

 

Bakmadan Geçme