Demirtaş: HDP Barışın Teminatıdır

HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş Van’da bir otelde düzenlenen dayanışma yemeğine katıldı. Demirtaş yemekte yaptığı konuşmada gündemdeki olayları değerlendirdi. HDP’nin barışın teminatı olduğunu kaydeden Demirtaş, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Başbakan Ahmet Davutoğlu'na yüklendi.

İlhan Siyahtaş

Yemeğe HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş,Eşi Başak Demirtaş, Van Büyükşehir Belediye Başkanı Bekir Kaya, Hatice Çoban HDP ve DBP Van il teşkilatları, ilçe belediye eş başkanları, kanat önderleri, milletvekili adayları, sivil toplum örgütü temsilcileri ve vatandaşlar katıldı. Yemeğin verildiği salon HDP flamaları ile süslenirken,  duvarlara “Bizler Meclise” yazılı pankart asıldı.

HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş yaptığı konuşmada partisinin tüm Türkiye 'nin umudu olarak seçimlere girdiğini söyledi. Karalama kampanyalarına rağmen Türkiye'nin dört bir yanındaki vatandaşların HDP'yi anladığını belirten HDP barajı aşmazsa ne olacak diye soruyorlar. Bize soranlara ben sormak istiyorum asıl biz barajı aşmazsak siz ne yapacaksınız diye konuştu.  

 “Barış artık çok yakınımızda”


Yemekte ev sahibi konumuyla kısa bir konuşma yapan HDP Van İl Eş Başkanı Derya Hayva, “ Yeni yaşamı inşa edeceğiz diyoruz. Yeni yaşam artık bir zorunluluk haline gelmiştir. Yeni yaşama çok az bir süre kaldı. 7 Haziran’da artık her şey belli olacak. Yeni yaşamla birlikte bizim istediğimiz bu anlayışta bu fikir zikir eylem ayrılığıyla kesinlikle mümkün olmayacak. Barış artık çok yakınımızda“ dedi.

Artık herkes gerçeği görüyor”

Salonda bulunanlıları selamlayarak konuşmasına başlayan HDP Eş Genel Başkanı  Selahattin Demirtaş, HDP olarak Türkiye’nin her yerinde aynı onuru aynı heyecanı yaşayarak secime giriyoruz. Bizimle ilgili yalan yanlış dezenformasyona rağmen artık herkes gerçeği görüyor. Nereye gitseniz aynı gerçeği görebilirsiniz dedi.   Türkiye’de büyük bir adaletsizlik eşitsizlik içerisinde seçim yarışmasını sürdürdüklerini kaydeden Demirtaş,    Ak Parti Genel Başkanı ve Başbakan Ahmet Davutoğlu’na seslenerek, “Akdeniz’de de İç Anadolu’da da böyle, eğer imkanlarımız eşit olsaydı, Cumhurbaşkanı, Başbakanın elindeki imkanlar bizde olsaydı tek başımıza iktidarı kurardık. Her mitingde barıştan adaletten bahsediyorsunuz. Size sormak istiyorum. Bir muhalefet lideri olarak halkın parasının nereye harcandığını bilmek bizim görevimizdir. Şu anda yürüttüğünüz bölge mitingleri illere yaptığınız mitinglerin parasını partiniz mi karşılıyor. Yoksa devlet hazinesinden mi ödeniyor. Mesela gittiğiniz şehre THY’nin uçağıyla mı gidiyorsunuz, yoksa devletin uçağıyla mı gidiyorsunuz? Gittiğiniz illerde araçlar devletin mazotunu kullanıyor mu kullanmıyor mu. Eğer bunlar devlet bütçesinden ödeniyorsa o mitinglerde kullandığınız her şey size haram olsun. Zaten devlet bu partilere seçimde kullansınlar diye 320 trilyon para veriyor. AKP’ye, ama bunu kullanmıyorlar bile çünkü zaten devlet emirlerinde. Cumhurbaşkanı çıkıp mitinglerde halktan 400 vekil istiyor, sonra diyor ki ‘Ben parti ismi vermiyorum ki’ Zannediyor ki halkın aklı da onun ki kadardır. O zaman cumhurbaşkanım 400 milletvekilini HDP’ye istiyor. İşte bu adaletsizliğe rağmen biz bu seçimden başarılı çıkacağız” dedi.,

“Kimsenin tırnağının kanamayacak”

 Bu seçimin belki de HDP’nin barajı geçmesinin yaratacağı sonuçlar açısından yaratacağı en önemli şey barış olduğunu vurgulayan Demirtaş, “HDP artık Türkiye’nin bütün ezilen kesimlerine umut olmuşsa bu dürüstlüğünden kaynaklıdır. Özümüz sözümüz bir olduğu içindir Kimsenin tırnağının kanamayacağı bir süreci yaratmak zorundayız. HDP üzerine ne düşünüyorsa yaptı, yapmaya devam edecektir. Bunlar ‘biz barış için baldıran zehiri bile içeriz’ dediler ama seçim beyannamesine bile çözüm sürecini koymadılar. Çözüm süreci onlar için oy getirmiyorsa değerli değildir. Ağrı’da yaptıklarını gördünüz. Samimiyetimle söylüyorum. Tezgahı Ankara’dan planladırlar Ağrı Valisi ile birlikte büyük provokasyon hazırladılar. Amaçları Türkiye’nin 10 şehrine asker cenazesi göndermekti. Allah korusun Türkiye’nin 10 şehrine cenaze gönderecekler ve her yerde HDP’yi taşlatacaklardı. HDP’yi bu şekilde insanların gözünden düşürmeye çalışacaklardı ama planları tutmadı. HDP barışın tek teminatıdır. Tüm asker annelerinin elleri yüreğinde çocuklarının yolunu bekliyor. Gerilla anneleri ise HDP’nin barajı aşması ile birlikte çocuklarına sarılacakları umudu ile gün sayıyorlar” dedi.

 

 “Bu ülke hepimizin ortak malıdır”

“Her birinizin yaşadığı sorunların da formülünü biliyoruz. Beyannamede bunları özetle açıkladık. Dediler ya kaynağı nereden bulacaksınız. Türkiye kaynağı en zengin ülkelerinden biridir. Mesele kaynağı dağıtma meselesidir. Ankara da ki serveti dağıtırken adil olacağız”  diyen HDP Eş Genel Başkanı Demirtaş, “ HDP’nin barajı aşarak bunları yerine getirecektir. Onlarla farkımıza sadece dünyaya nereden baktığımızla alakalıdır. Onlar dünyaya uluslararası sermayeyle bakıyorlar bizler işçilerin gözünden bakıyoruz. Bu ülke hepimizin ortak malıdır. Dünyada tarım ihracatında birincidir. Verimlilik açısından ise Urfa kadar değildir. 30 yıldır GAP projesini bitiremiyorlar. İktidara geldiğimizde açlığa, yoksulluğa çare olacağız. Her mahallede gıda merkezleri oluşturacağız. Eğer bir ülkede çocuklar aç yatıyorsa lanet gelsin böyle devlete ve iktidara”  diye konuştu.

“Gencimizin cebinde aylık kartı olacak”

Konuşmasında iktidar olmaları durumunda yapacakları sosyal projelere değinen Demirtaş, “Her bir gencimizin cebinde aylık kartı olacak. Aylık 200 yatırılacak. Nasıl kullanmak istiyorsa kullanacak. İşi var mı yok mu öğrencimi değil mi buna bakmayacağız.. 15 yaş 25 yaş arası kim olursa olsun ona bu parayı vereceğiz. Ama bu yetmez ona iş bulmamız lazım. Esnafa verilen kredi sonunu çözmemiz lazım. O nedenle 0 faizli kredi vereceğiz. Alışveriş merkezlerini şehir içinde açılmasına izin vermeyeceğiz. Küçük esnafı korumak adına. Biz diyoruz ki alışveriş merkezleri şehir dışında olsun. Ev kadınları evde çalıştığı için çalışan kadın denilmiyor ona. Ev kadınlarının tamamı sosyal sigortalı olacak. Emekli olanlar çalışmış 30 yılını alın teriyle geçirmiş emekli olmuş onun artık onurlu yaşama zamanı gelmiş. Onların da en az asgari 1800 TL alması lazım. Taşeron işçiliğin kalkması lazım. Taşeron işçiliği kaldıracağız. Biz işçiye fazla zam vereceğiz. Patrona değil. Güvenceli güvenli iş yaşamına kavuşsun. Bu mesele bizlerin dünyaya nereden baktığıyla ilgilidir. Ya ezilenden yana bakarsınız yada uluslararası sermayeden bakarsınız. Birinin adı halkı dayanışmadır birinin adı kapitalizmdir. HDP olarak bizi bunları sağlayabilecek kararlılığa inanca sahibiz“ şeklinde konuştu.

Şantaj kasetleri var"

Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı  Melih Gökçe ile ilgili çok konuşulacak ve tartışılacak bir iddiada bulunan Demirtaş, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan 'ın 'paraleli' suçladığını ifade ederek, "Bu kasetlerin nasıl çekildiğini biliyoruz. Cumhurbaşkanı paraleli suçluyor ya. Asıl o filmleri Cumhurbaşkanı çekti. İnsanların özel yaşantılarını kayıt altına alıyorlardı hala alıyorlar. Telefonları dinlediler hala dinliyorlar. Açığını buldukları kişilere şantaj yapıyorlar. Birbirilerine düştüler. Şimdi birbirilerine karşı kullanıyorlar. Ankara Büyükşehir Belediye Başkanın elinde şantaj kasetleri var. Ondan dolayı kaç yıldan beridir belediye başkanıdır. Şantajla adaylığı devam ediyor. Arkadaşlarının şantaj kasetleri var elinde Cumhurbaşkanı hala utanmadan sıkılmadan HDP dine karşı diyor. Aramızda seydalar var. Kuranı kerimde ne diyor hırsızlık yapanın elini kesin diyor. Kuranı kerim sadece fakirler hırsızlık yapınca mı kolunu kesin demiş. Her cuma hutbe gönderiyor diyanet. Bazıları hırsızlıkla ilgilidir. Bırakın din adamları bize dinimizi rahat anlatsın. Türkçe, Kürtçe, Ermenice, Zazaca anlatsın. Şimdi bu mümkün mü? Allah bütün dilleri biliyor. Ama devletimiz yasaklamış. İşte Diyanet İşleri Başkanlığı bunu yasaklıyor. Bu diyanetin kalkması lazım. Diyanet halkı Allah'la yalnız bırakmalı, araya girmemeli. Bu kurumun başkanı 1 tirilyonluk araç aldı. Üzerine birde yalan attılar. Sonra belgeleri ortaya çıktı. Arka koltuğunda özel eğlence sistemini de yapmışlar. Beyefendi Ankara sokaklarını dolaşırken canı sıkılmasın. Kendisine sesleniyorum bir din adamı olarak vicdanlı olabilirsin ama bir memur olarak vicdansızlık yapıyorsun. Din adamı misyonun yok. Senin yerinde olsam bir dakika durmam istifa ederim” dedi.

 

“Barajı aşmazsak siz ne yapacaksınız?

Demirtaş konuşmasını şu  sözlerle  tamamladı, “Bu ikiyüzlülüğe son vermek için, bu saltanatı, bu harami düzenini durdurmanın tek bir yolu var. HDP’nin barajı aşmasıdır. HDP barajı aşmazsa ne olacak diye soruyorlar. Bize soranlara ben sormak istiyorum asıl biz barajı aşmazsak siz ne yapacaksınız? Bu yüzden HDP’de bir olalım. Aday arkadaşlarımızın etrafında kenetlenmeye çağırıyorum. Türkiye’nin bütün farklılıklarını temsil eden adayların yanında kenetlenin ki parlamentoda sizlerin dilini kimliğini rahatça savunabilsin. Sizlerinde içi rahat olsun. “


Demirtaş ve eşi katıldıkları yemek sonrası Van’dan ayrıldılar.

Bakmadan Geçme