Şair, yazar Erol Çelik'in eserleri okurlarla buluştu

İzmir Aliağa Vanlılar Derneği Başkanı şair, yazar Erol Çelik, edebiyat dünyasına eserleriyle damga vurdu. 'Gönül Dedim Adına' adlı şiir kitabı ve 'E/MİNE' adlı romanı, KDY yayınları tarafından bastırılarak okurlarıyla buluştu. Çelik'in Zülfüyara Dokundum adlı şiir kitabı da iki hafta içinde okurlarıyla buluşacak.

ŞİİR KİTABI: GÖNÜL DEDİM ADINA

28 Mart 2025 tarihinde yayımlanan 'Gönül Dedim Adına' şiir kitabında Çelik, şiirin tanımını yaparken, Türk Dil Kurumu sözlüğüne atıfta bulunarak, şiiri 'duygulara tercüman olma sanatı' olarak tanımlıyor. Önsözünde, sosyal medya üzerinden aldığı olumlu ve olumsuz eleştirileri değerlendirerek, okuyucuların şiirlere tepkilerini paylaşıyor.

Çelik, '104 sayfadan oluşan bu kitabımda sadece aşk şiirlerine yer verdim,' diyerek, 'Gönül' kelimesinin anlamını ve kitabın adını seçme nedenini açıklıyor. Aşk, sevgi ve kalpteki duyguların yansıması olarak tanımladığı şiirler, okuyuculara kendilerini bulacakları bir alan sunuyor.

Gönül Dedim Adına şiir kitabının önsözünde 'Şiir, Türk Dil Kurumu sözlüğünde; zengin sembollerle, ritimli sözlerle, seslerin uyumlu kullanımıyla ortaya çıkan, hece ve durak bakımından denk ve kendi başına bir bütün olan edebî anlatım biçimi, manzume, nazım, koşuk ve düş gücüne, hayale, imgeye, gönle seslenen, anı, duygu, coşku uyandıran, etkileyen şey, olarak tanımlansa da her şair kendine göre farklı tanımlar da yapabilir. Üç beş yıl önce şiir nedir diye sorsaydınız sözlük anlamına ilaveten; hüznü, sevinci, umudu, acıyı ve benzeri duyguları; kısa ve öz cümlelerle anlatma biçimidir derdim. Bugün; aynı zamanda gönüllere hitap etme, duygulara tercüman olma sanatıdır diye de ilave yapabilirim. Neden duygulara tercüman olma sanatı? Sosyal medya hesaplarımda zaman zaman paylaştığım şiirlerime yorumlar yapılıyor. Olumlu, olumsuz eleştirileri; kafiyeden, duraktan, ölçüden, rediften söz edenleri; ağzına sağlık, güzel olmuş gibi yorumları bir tarafa bırakıyorum. Gönlüme hitap etmişsin, duygularıma tercüman olmuşsun, diyemediklerimi demişsin, sanki beni anlatmışsın, gençliğime götürdün, bu şiirde kendimi buldum gibi yorumlarla karşılaştım. Bu tür geri dönüşümlerden dolayı da bir gün, şiir; duygulara tercüman olma sanatıdır dedim kendi kendime. Şiir yazmaya başladığımda ben şairim demiyordum, ta ki arkadaşlarımın; sokakta görüp tanıyanların zaman zaman 'şairim' diye hitap ettikleri günlere kadar. Çünkü, her ne kadar şair, şiir yazan kimse manasına gelse de her şiir yazanın şair olmadığını, şair olabilmesi için kendini topluma kabul ettirmesi gerektiğini düşünenlerdenim. Bu arada, şair arkadaşlarımdan bazıları 'üstat' diye hitap etseler de üstat olduğumu iddia etmiyorum. Üstat olmak farklı bir şeydir. Teveccüh gösterdiklerini, iltifat ettiklerini düşünüyorum. Var olsunlar. Bundan önce bastırdığım 3 şiir kitabımda; her türden şiire yer verdim. Diğerlerinden farklı olmasını istediğim bu kitabımda sadece aşk şiirlerine yer verdim; adını, 'Gönül Dedim Adına' koydum Neden Gönül Dedim Adına? Gönül; Türk Dil Kurumu sözlüğünde sevgi, istek, düşünüş, anma, hatır, kalpte oluşan duyguların kaynağı olarak tanımlanır. Bazen kalpteki sevgiyi, aşkı; bazen kalpte oluşan nefreti, kalpte açılan yarayı; bazen kalp ile dilin çatıştığını ifade eden şiirlerden oluşan kitaba, 'Gönül Dedim Adına' isminin uygun olacağını düşündüm. Kitapta, kendinize pay çıkarabileceğiniz; bu şiir bana hitap etmiş, beni anlatmış, bu şiir bana göre diyebileceğiniz şiirlerin olduğunu düşünüyorum. Aksi halde, gönüllere hitap etme, duygulara tercüman olma sanatıdır; tanımımda yanılmış olurum. Yanılmadığım umuduyla, sevgi ve saygılarımla şiirle kalın, sevgiyle yaşayın diyor, esenlikler diliyorum' ifadelerini kullandı.

ROMAN: E/MİNE

23 Mayıs 2025 tarihinde yayımlanan 'E/MİNE' romanı ise 158 sayfa olarak okuyucularla buluştu. Roman, Emine ve Mine adlı iki karakterin aşk hikayesini merkezine alıyor. Çelik, romanında aşkın karmaşıklığını ve insanların kalplerindeki duyguları derinlemesine ele alıyor.

Romanın karakterlerinden Emine, Sinan'a şık olmadan nişanlanmayı kabul ederken, okuyucuları aşkın farklı boyutlarını sorgulamaya yönlendiriyor. Mine ise, Yavuz'u kendine aşık ettikten sonra onu terk ederek kendi çıkarlarını gözetiyor. Çelik, okuyucularının Aliağa'nın sokaklarında dolaşmalarını sağlayacak detaylarla dolu bir hikaye sunuyor.

Şair yazar Erol Çelik, romanıyla ilgili yaptığı konuşmada, 'Emine'nin, 'iyi insandır' dediği, Sinan gibi onlarca arkadaşı vardı. Her iyi insana şık olunur diye bir kural olsaydı, diğerlerine de şık olurdu. Demek ki aşk farklı bir şeydi. İnsan, şık olmadığı biriyle nişanlanmayı kabul eder mi? Soruyu değiştirelim: Sevmediğiniz, şık olmadığınız biriyle nişanlanmayı kabul eder misiniz? 'Ben kabul etmem' dediğinizi duyar gibiyim. Emine'nin, şık olmadığı Sinan'la nişanlanmayı neden kabul ettiğini merak ediyorsanız cevabını okuyacağınız bu kitabın sayfalarında bulacaksınız. Mine, bir oyunun peşindeydi. Yavuz'u kendine aşık ettirdikten sonra tabiri caizse tekmeyi vuracaktı. İstediği oldu. Yavuz'u kendine aşık etti. Evlenmeyi teklif ederken yüz üstü bıraktığında amacına ulaştığını sanıyordu. Kendinin kazdığı kuyuya düşeceğini düşünememişti. Sıkıştığı kapandan kurtulmanın tek çaresi Yavuz'du. Bu kitapta sadece Emine ile Mine'nin aşk hikayesini okumayacaksınız. Aliağa'yı sokak sokak, cadde cadde dolaşacak, güzelliğinin tadına varacaksınız. Hikyenin kahramanlarıyla birlikte, bazen Avcı Ramadan'da bazen Kafeler sokağında kahvenizi yudumlayacaksınız. Ören yerleri hakkında bilgiler edineceksiniz' diye konuştu.

ESERLERİN SATIŞI

'Gönül Dedim Adına' ve 'E/MİNE' kitapları, yayınevi dışında internet ortamında da satışa sunmaktadır. Çelik, eserlerinin okurlara duygu dolu anlar yaşatarak geçmişle, gelecek arasında yolculuk sunduğunu vurguluyor.

Eserlerin yayımlanması, Çelik'in edebiyat dünyasında yer edinmesini sağlarken, okurlara yeni ve farklı bir perspektiften bakmayı hedefliyor. Çelik okurlarına sevgi ve saygılarını sunarak şiirle kalın, sevgiyle yaşayın ifadeleriyle sesleniyor.

Çelik'in eserleri, akıcılığıyla bir solukta okunacak edebi güzellik ve zenginlikle okurlarını kalplerine dokunmayı amaçlıyor. Bu eserler, edebiyatla ilgilenenler için kaçırılmayacak bir fırsat sunuyor.