Muhtarlar muhatap alınmıyor!

Geçen hafta merkez dernek başkanımız Temel abi muhtarlığı ve tarihini kısa bir şekilde yazmıştı. Biz muhtarlar 1924 yılında çıkan anayasamızın 442. mad. olan köy kanunu ile seçiliyor ve bu kanunla yetki ve görevlendiriliyoruz. Tabi 90 yıl önce çıkmış olan bu yasa gönümüz şartlarına ve çağın yenilikleri karşısında sorunları çözme ve hizmet etme konusunda ne kadar yetki görev verdiğinin takdirini sizlere bırakıyorum.
Bizler daha doğrusu bütün Türkiye halkı mevcut yasaların artık günümüz şartlarına cevap vermediğini, bu yasanın değişmesi gerektiğini vurgulasak da mevcut yasanın bize verdiği o daracık yetkileri kullanamıyoruz. Acaba bu yetkileri kullanmak için gereken bilgiye sahip miyiz? Yada yetkilerimizin ne olduğu görevimiz nedir ne yapmamızın gerektiğini biliyor muyuz? Bence yok. Çünkü muhtarlar hiçbir eğitime tabi tutulmuyorlar!? Dolayısıyla camianın eğitim, bilgi seviyesi düşük bile diyemeyeceğim seviyededir. Gerçekten kalitemiz dibe vurmuştur maalesef. Tabi ki bunun bir çok temel sebebi vardır. Örneğin, günümüzde herkesin muhtar olabilmesi, hiç bir kriterin, standardın aranmaması yanında özellikle yöremize has olan okuma yazması bile olmayanların muhtar olabilmesi camianın kalitesinin yakından etkilemektedir. Bu durum muhtarların genle yapısını olumsuz etkilemektedir. Hatta muhtarlık makamına gereken değer verilmemekte, kimi idareciler tarafından da muhatap alınmamamıza neden olmaktadır.
Muhtarlar vatandaşlar tarafından kimi zaman kendilerini hiçbir şekilde ilgilendirmeyen yetki alanlarına dahi girmeyen, fikirleri alınmayan konularda sorumlu tutulmakta, hatta haksız yere eleştirilmektedir Ama tabi vatandaş konuyla muhtar ilişkisini bilmez. Vatandaş ' sen benim temsilcimsin, sen devletin en küçük birimisin, senin her yerde sözün geçer' bakış açısı ve inancıyla muhtara baktığı için sorunu çözülmediğinde en yakın gördüğü muhtarını eleştiriyor. Bu konuda bir örnek vereyim: Yaşamış olduğumuz depremde muhtarlar çok eleştirildi ve hata geçen haftalarda bir muhtar arkadaşımız bu nedenle iş yerinde darp edildi. Sebebi de şu; Efendim neden halka yardım ve çadır vermedi! Muhtar arkadaşımıza saldıranlara, muhtarları başarısız görenlere sormak isterim, peki muhtar yardım ve çadır dağıma yetkisine sahip midir? Elbette değil, çünkü muhtar ne yardım dağıtan bir vakıf, nede çadır dağıtan bir Kızılay personelidir muhtar afetlerde sadece kılavuzluk görevi ile görevlendirilmiştir.
Aslında mahalle ve köylerde vatandaşı, ikamet edeni en iyi tanıyan muhtardan afet durunda yararlanılabilir. Tabi bunun için sivil savunma biz muhtarlar eğitime tabi tutularak afetlerde ne yapmamız gerektiği bizlere eğitimle anlatmalıydı ancak bu anlamda Van'da hiç bir muhtar, hiç bir eğitim almamıştır. Şimdi suçlu muhtarımdır? Yoksa bize gereken değeri vermeyenlerimdir .Gerçi varlık sebebi de bu zaten devlet ile vatandaş arasında köprü olan biz muhtarlar bu depremde her şeye rağmen çok iyi görev yaptığımıza inanıyorum ama kılavuzluk görevimizi layıkıyla yaptık mı yada bize yaptırdılar mı bence hayır çünkü ne yapmamız gerektiğini bilmememizle beraber yeterince muhatap bile alınmadık.
Avrupa birliğinin yaptığı bir araştırmada kırsaldan şehir merkezlerine yoğun göç alan ülkelerin başında Türkiye geliyor ancak Türkiye'de sosyal patlama neden olmuyor? Bunun sebebini araştırmışlar. Araştırma sonucunda Türkiye'de muhtar olduğunu devlet ile haşlk arasında bu kurumun etkin rol oynadığını halkın direk devletle değilde önce muhtara oğradığı için bu sosyal patlamanın önünün muhtarların kestiğini bildirmişlerdir.Tabi bizler bunu bizaat depremde yaşadık.Biz Muhtarlar camiamızın kalitesinin yükselmesi ve halkın hizmetinde daha etkin ve bu hizmetlerin doğru ve sorunları çüzme konusunda yerinde yapılması için bir an önce kanunun değişmesi dilekleriyle
vanhaber,haberlervan,azat erdemir,köşe yazıları

Bakmadan Geçme