Anlamak lazım

Bizden önce ki nesil farkı kapatamamış, biz de batıyla arayı kapatamadık bizden sonrakilerden ümitsiz değilim,en azından yarıya veya yarının yarısına indirebilmeyi umarım başarırlar,Yaşlı nüfuslarına rağmen tamı tamına elli yıl onlardan gerideyiz,onlar koşuyor biz yürüyoruz,hatta iki adım ileri bir adım geri atıyoruz, Bizim gittiğimiz yolu onlar gelmiyor,unutmuşlar..O nedenle herşey kendilerinden sorulur,dünyanın jandarmalığı bize ait diye bir çabanın içine giriyorlar.

Gündemden düşmeyen konuyu güncellemek adına!

Lütfen dikkatle okuyalım.tek tek, atlamadan.

JACGUES ATTALİ; Fransa’nın eski Cumhurbaşkanı François Mitterrand’ın danışmanıyken.

1981 YILINDA ,yani aşağı yukarı kırk yıl evvel şöyle yazmış.

Mitterrand:..

Gelecekte en büyük sorun...NÜFUSU AZALTMANIN bir yolunu bulmak olacak.

Önce yaşlılarla başlayacağız, çünkü 60-65 yaşını aşar aşmaz ürettikleri dönemden daha uzun yaşıyorlar ve bu da topluma büyük maliyet getiriyor.

Sonra zayıflar ve sonra işe yaramazlar….

Sonrasın da topluma hiç bir katkıda bulunamazlar ve sayıları gittikçe artıyor.

Bu gurupları hedef alan ÖTENAZİ; gelecekteki toplumlarımızın vazgeçilmez bir aracı olmak zorunda kalacak.

Her durumda, tabi ki insanları infaz edemeyiz, toplama kampları kuramayız, kendi iyilikleri için olduğuna inandırılarak onlardan kurtulacağız. Çok büyük bir nüfuz ve büyük çoğunluğu gereksiz insanlar.

Ekonomik olarak çok maliyetli bir şeydir.

Sosyal olarak insan makinesinin kademeli olarak bozulmasındansa aniden durması da çok daha iyidir.

Milyarlarca ve milyonlarca insan üzerinde zeka testi yapamayız, tahmin edebileceğiniz gibi birşeyler bulacağız ve sebep olacağız.

BELİRLİ İNSANLARI… hedef alan bir salgın, Gerçek bir ekonomik kriz yada değil.

Yaşlı ve şişmanları etkileyecek bir virüs ne farkeder.

Zayıf ve korkaklar ona boyun eğecek….Aptal olan buna inanacak ve tedavi edilmeyi isteyecek.

Not: Aşıyı vurduracak

Çözüm olacak tedavinin (!) planlamasını sağlamış olacağız.

Aptalların seçilimi böylece kendi kendine gerçekleşecek.

Mezbahaneye kendileri gidecektir.

Haklısın Mitterrand aynen dediğin gibi mezbahaneye koşarak gittik.

Almanya’da yayınlanan bir televizyon proğramında konuşan yorumcu, Fransa’nın eski cumhurbaşkanı danışmanı olan Jacgues Attali’nin 1981 yılında söylediği ifadelerdi bunlar.

Değerli okurlar bu konu hakkında kişisel düşüncelerinizi, bilmek isterdim doğrusu,çünkü aklıma bu konuyu; çapraz sorguya soktuğumda gelmedik şey kalmadı.Zihnim karıştı tüylerim diken diken oldu.

Acımasız yaratıklardan her şey beklenir,yapmayacakları yoktur.Vicdan ve merhametten yoksun insanlardan başka ne beklenebilir ki..bunların en tehlikelisi İngilizler, bir atasözü vardır, dinsizin hakkından imansız gelir. Umarım Allah içini, Rusu, Hindistan’ı bunların başına musallat eder de atasözü yerine gelir.

Mütemadiyen Müslümanları, Müslüman garip Arapları Avrupalının

üstüne çıkarıyorum, nedenini anladınız mı?,Hiç bir Müslüman yaşlandı diye öteki insana ötenazi uygulama düşüncesini aklına bile getirmez?

Belki de düşünemez bile, İçleri Araplardan daha kara daha siyah,daha küf çanağı hayranlık duyduğumuz batı insanı.

İslam diyor ki yaşlandıklarında anne babana yanlış da olsalar of bile deme,Fransız cumhurbaşkanı ise, gerekirse ötenaziden söz ediyor,..bugün değil elli yıl önce.

Tamı tamına elli yıl önce.

Kim bilir bugün;.. Kalpleri, vicdanları elli yıl önceye göre hangi bataklıkla besleniyor.

Elin oğlu aklına koymuş bir kere, adım adım da benimle oynar mısın diyor.

Bu gidiş, gidişatımız, yolunu yordamını, bugünü yarını, olanı olacağını, yaşananları, yaşanacakları, ipuçlarıyla anlatıyor.

Dünya bu süreçten geçiyor.

Bu süreci, anlasak ne olacak, anlamasak ne çare. Cırcır böceği gibi yaşamışız,yaşıyoruz.

Düşünmemişiz; Atı alan Üsküdar’ı geçip, sonra insanların dünya üzerinde ne kadar insanın,kimin,kimlerin,nasıl,nerede yaşayıp yaşamama  kararında ve sayısal adedi belirleyici güce ulaşabileceklerini, aklımıza bile getirmemişiz.

Bu belirleyici gücün farkında olan aynı zihniyetli Arap petrol zenginleri de şimdiler de kendi ve züriyetlerinin yaşayabilecekleri dış dünyadan bağımsız, çölün orta bir yerlerin de, mikroptan,virüsten,mülteciden,fakir fukaradan,ayaklara dolanacaklardan uzak,milyarlarca dolar maliyetli yeni yaşam alanları oluşturmaya başladılar bile.

Biz ötenaziden kurtulup, 7500 lira emekli aylığı ile muasır medeniyetler zirvesine oturduk.

Anlamak lazım.

Anlatmak lazım.

Vakit kaybetmemek lazım.

Elin oğlu kafasına koymuş bir kere.