PEDER ve ŞOFÖR HİDAYET...
Eğitimci Yazar Bahri Yıldızbaş
Hidayet ölünce, cennetin kapısında kuyruğa girer. Hemen önünde bekleyen adam, pederdir. Kapıda ise, bir melek beklemektedir.
Melek pedere sorar: "Hiç günahın var mı Peder?"
Peder; "Aziz melek ben rahiptim. Tüm hayatım boyunca hep tanrıma dua ettim. Karıma ve çocuklarıma sadık kaldım. İnsanlara ve hayvanlara hep yardım ettim."
Melek; "Çok iyi, bunları zaten biliyorduk. Al sana cennetin gümüş anahtarı" der.
Ve sonra Hidayet'e döner." Senin hiç günahın var mı?"
Hidayet;" Ben de her zaman hayvanlara ve insanlara iyilik yapardım. Tanrıya dua etmedim açıkçası, inancım da zayıftı ve bir günahım vardı; çok sert ve hızlı otobüs kullanırdım."
Melek; Hidayet'e döner ve "Bunu da biliyoruz. Çok iyi, al sana cennetin altın anahtarı” der..
Peder, bu olaya çok sinirlenir: "Ben Hayatımı tanrıya adadım, siz de gidip bu adamı cennette benden üstün tutuyorsunuz, bu haksızlık değil mi?" diye sorar.
Melek; gülerek: "Koçum sen vaaz verirken herkes uyuyordu, ama Hidayet otobüs kullanırken herkes dua ediyordu; işte aranızdaki fark." diye cevap verir.
İyi adam olmak değil, yararlı adam olmak önemli.
Herkese selamlar. Dünyaya, insana ve canlıya yararlı olanlara ise; sağlıklı ve mutlu anlar İLE sevgiyle ve saygıyla selamlar.