Zekai Dağtekin

Van'ımızın gizli güzel kokuları

Zekai Dağtekin

Ey güzel van şehri!

Nerede kaldı, sakladığın güzel kokular?

Taşında, toprağında,

Havasın da, suyun da mı?

Ağacında, dalında gülünde, çiçeğinde mi?

Bir bir anlatır mısın bana?

Uzun kış gecelerinin ardından,

İşte sana anlatıyorum.

Gurbet ellerinde kaldın,

Aradın aradın, bulamadın.

Hasret kaldın ve en çok beni özledin,

Ben Van'ın güzel kokularıyım.

 Uzun kış gecelerinin ardından, mart ayının girmesiyle birlikte, bahçelerde birikmiş karlar yavaş yavaş erimeye başlardı. Sabah evden çıkıp okula giderken, gözlerimiz kavak ve söğüt ağaçlarına takılırdı. Baharın müjdecileri sığırcıklardı. Kanatlarını çırpa çırpa öten sığırcıkları ağaçların dallarında görmek; bizim için sıcak günler yakın anlamına gelirdi.

Karlar, eriyerek bahçelerden kalkmaya başlayınca, toprağın içinde sabırla baharı bekleyen tohumlar, soğanlar ve otlar yeşermeğe, fışkırmaya başlardı. Yeşeren otların arasından ilk önce, boynu eğri menekşeler çıkardı. Küçücük bir demet menekşenin kokusu bir odayı doldurmaya yeterdi. Menekşeler yavaş yavaş açar ve çoğalırken, daha ziyade möhrelerin diplerinden küçük sarı laleler çıkardı. Sarı lalelerin kokularını tanıyanlar hatırlayabilir.  En son sarı laleyi ne zaman gördüm de kokladım; tam olarak hatırlamıyorum.  Ne yazık ki;yıllardır hasret kaldım ve bir daha sarı laleleri göremedim koklayamadım.

Havaların biraz daha ısınması, karların bahçelerden kalkması İle bizim ZERRİNGADEK dediğimiz  ve batıda ZERRİN dedikleri çiçekler boy göstermeye başlardı. Demet yapılarak  vazolara konan bu muhteşem kokulu çiçekler, kokularını etrafa yaysınlar diye olmalı, başlarını  tevazu ile eğer, koku ve güzelliklerini VAN'A öyle sunarlardı.

Mayıs-Haziran aylarında, Van bahçelerinin vazgeçilmez çiçeği GATGATI güller açardı. Bu cins gülün esas vatanı bildiğim kadarı ile Isparta ilimizdir. Isparta ilinin önemli bir geçim kaynağı olan gülyağı ve gül suyu bu cins gülden üretilir. Annelerimiz bu gülün yapraklarından gül reçelleri, gül şerbetleri yapardı. Van'da, ne yazık ki fazla gül türü yoktu. Ama Vanlıların İTBURNU dedikleri yaban güllerinin sarı ve pembe çeşitlerinin kokuları da unutulmaz. Batı da bu yaban güllerine kuşburnu diyorlar. VAN itburnu yaban güllerinin kokularını batıda kuşburnu dedikleri bu yaban güllerinde bulamadım. Bahçelerde, yollarda açan leylakların, akasya ağaçları çiçeklerinin, iğde ağaçlarının kokuları birbirine karışır, yollardan geçen insanları mest ederdi.  Velhasıl bahar aylarında, ağaçlar çiçek açarken, yerden fışkıran  bitkiler de, baharın bütün güzelliklerini, sunmakta adeta yarış ederlerdi. Biz şanslı Vanlılar güzel kokulu baharlar ve yazlar yaşardık. Sıhke kavunlarımızın, şamamalarımızın, Şamranaltı karpuzlarımızın da kokularını ve tatlarını unutamadık. O kadar güzeldiler ki, onun için özlüyor ve unutamıyoruz.

Yaz gelmeden aldığımız bütün güzel kokuları, yayma nöbetini, bahçelerde olgunlaşan meyveler almaya başlardı. Meyvesine göre değişen kokuları;  kirazında, vişnesinde, dutunda elmasında, armudunda, eriğinde, kayısısında ve sonbaharda ayvasında bulurduk. Milak yapılarak, tavana asılan ayvaların kokuları kilerlermiş gibi kokuturdu.

Yüksek verim elde etmek için, genetiğiyle oynanarak, yok edilmiş ve kaybedilmiş olan domatesin, salatalığın, birçok sebze türünün, hatta dereotu ve maydanozun bile kokusunu alamıyoruz artık.

Bu kaybedilen güzellikler geri gelebilir mi? Ekolojik dengenin bu kadar çok bozulduğu, bir dünyada, verim uğruna genetiklerle orijinalinden uzaklaştırılan ürünler, bu günkü yetersiz çevrecilik anlayışı ile oldukça zor geri gelecek veya tamamen kaybolup gidecektir.

Ümit ve temenni ederim ki: Birçok ilimizde de olan Ziraat Fakültelerimizde bu konularda ilmi araştırmalar yapılarak, eskiye dönüş  sağlanabilmelidir.

Siz, Van'da yaşayan değerli hemşehrilerime de bir mesajım var. Bahsettiğim VAN'IMIZIN güzel kokularına, sağda, solda, az da olsa rastlarsanız, lütfen bu kokulara hasret yaşamış ve yaşamakta olan kardeşlerinizin yerine de koklayınız, içinize çekiniz. Hazreti peygamber efendimize selatü-selam olsun. Bir hadisi şerifte buyurduklarına göre, kendisine sevdirilen dünya nimetlerinin üçünden biri si de GÜZEL KOKUDUR. İnşallah kıyamete kadar yeryüzünden güzel kokular kaybolmaz.

Selametle ve hoşça kalınız.

Yazarın Diğer Yazıları