Veysel Selen

Van Gölü feryat ediyor

Veysel Selen

Ben, Van Gölü, ülkede bunca sorun varken, sen de nereden çıktın diyeceksiniz. Gözden ıraktayım, ta ülkenin öteki ucunda. Tükeniyorum, çevremde yaşayan insanlar, o insanların seçtiği belediye başkanları, sivil toplum kuruluşları, üniversiteler beni öldürmek için yarışıyorlar. Akrabalarım Aral Gölü, Urmiye Gölü gibi çöl olmak istemiyorum. Sesimi duyun. Bu feryat, çevreye duyarlı herkese. İmdat, sesime gel, duy beni...

17-10-2016 tarihinde Vansesi Gazetesi yöneticisi sn. İkram Kali duyurdu bu feryadı. Umarım o yazıyı okumuşsunuzdur, okumadıysanız hala site de duruyor, okuyun anlarsınız, gölün neden çığlık attığını.

Aslında İkram Kali'ye ilham veren haber de, gene Vansesi Gazetesinde 16 Ekim de yayınlanan İlhan Siyahtaş'ın haberiydi. Van Gölü yok oluyor başlıklı haber, ÇEV-DER başkanı Ali Kalçık'ın açıklamalarından oluşuyordu.

Bu haberi ve İkram Kali'nın yazısını birlikte okursanız, Van Gölü'nün içler acısı halini daha iyi anlarsınız.

Van'a, Erciş'e, Ahlat'a, Adilcevaz'a, Tatvan'a, Tatvan'ın o güzel köyü Reşadiye (Sorp) ye, Gevaş'a, Akdamar Adası'na, Edremit'e hayat veren, yaşamı zengin ve anlamlı kılan Van Gölü'nün, çok değil 15 yıl sonra, eğer al atılmazsa, çözüm üretilmezse nasıl yok olacağını kavrarsınız.

Bu yok oluş, bu tükeniş  8 Haziran 2016'da görüntülü olarak belgelenmiş de...

Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesinden, prof. Mustafa Sarı ile Su altı görüntü yönetmeni Tahsin Ceylan'ın Göl çevresinde dalarak çektikleri filmlerle de belgelenmiş. Bu ikili en büyük kirliliğin Ahlat ve Tatvan kıyıları ve açıklarında ve Erciş Zilan Deresi ağzında olduğunu resimlerle kamuya duyurdu.

Oysa daha bir yıl önce, Ağustos 2015'de gene Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi yrd. Doçent Erdal Öğün Van Gölü'nün 30 noktasından alınan yüzey suyu ve dip çamurunu mikrobiyolojik, kimyasal ve radyoaktif  araştırmasında alarm verici bir kirlilik yoktur diyordu.

 

Nasıl olur yani 1 yılda mı oluştu bu kirlilik? Yoksa bu araştırma başka bir anlama mı geliyor?

Tüm duyarlı insanlar, çevreciler, Ahlat'a, Tatvan'a, Zilan Deresi ağzına ek olarak Van iskeleden Üniversitenin Zeve Kampüsüne kadar 1 km. derinlik, 3 km. uzunlukta bir alanın bataklığa dönüştüğünü, o güzelim maviliğin siyah renkte  çamur görüntülü olduğunu, deniz kokusunun, yerini lağım kokusuna bıraktığını, kumsalın, yerini çöplüğe bıraktığını dile getiriyor.

Bu yerlerde bırakın denize girmeyi, pis koku yüzünden nefes alınamadığını söylüyorlar.

2-3 gündür Vanlı duyarlı insanlar, Van'da yaşamasalar bile, o Gölün hayatlarındaki anlamını dile getirerek temizlenmesi için, Gölün feryadına kulak veriyorlar.

Şahin Akçap, Azmi İlvan, Sevgi Başıbüyük, Mehmet Kurukça, Mehmet Kürşat yapılabilecekleri gündemlerine alıyorlar.

İlgililerin dikkatini çekmek için dilekçe örnekleri hazırlıyor, internette bu çığlığı herkese duyurmak istiyorlar.

VASKİ ( Van Su ve Kanalizasyon İdaresi) Van'da İskele civarında bulunan 1970 li yıllarda yapılmış ve yeri tartışmalı olan arıtma tesisinin yanına yeni bir arıtma yapılmasını planlarken Van'ın başarılı merkez ilçe belediyesi TUŞBA bu yerin yanlış olduğunu yeni arıtmanın Çiçekli Mahallesinde Dönemeç Vadisine yapılmasını istiyor.

Bu yeni arıtmanın tam kapasite ile çalıştırılarak, Tuşba, İpekyolu, Edremit, Gürpınar, Gevaş ilçelerinin tümünün atıklarını artacağını dile getiriyor.

Arıtmalarda en büyük sorun enerjidir. Yüksek oranda gelen elektrik faturaları nedeniyle, bir çok arıtma çalışmaz ve arıtmadan suyu deşarj eder. Yılın 300 günden fazla güneş alan ili olan Van mutlaka arıtma için Güneş Panellerini düşünmeli.

Size sesleniyorum Vanlılar, Van'da yaşayanlar, Van'ın dışında yaşayanlar, Van, Bitlis  üniversiteleri. Duyun çığlığımı Van ve Bitlis'in sivil toplum kuruluşları.

Çevre İl Müdürlükleri, Halk Sağlığı, Devlet Su İşleri Müdürlüğü, Van Valiliği, Bitlis Valiliği duyun sesimi.

Siz benim çevremde sıralanmış belediyeler, bakın "İMDAT" diyorum. SESİME GELİN çok geç olmadan.

Yazarın Diğer Yazıları