ŞEHRİN KALBİNDEKİ FAY KIRIKLARI
Uzm. Ecz. Afşar Çelik
Van'ı kaybedecek miyiz?
Depremin yüzümüze bir tokat gibi çarptığı ve dile getirmekten kaçındığımız soru, bu…
Hayat normale dönüyor gibi ama bu ne kadar gerçek, tartışılır. Gün içinde çarşıda akan hayat gece olunca gene konteynırların yalıtılmışlığına hapsoluyor…
Bundan da öte meydana gelen göçün kalıcı olup olmayacağı hâlâ belli değil… Bir gün önce elinize ekmeğinizi alıp döneceğinizi sanarak çıktığınız bir eve, yıllarca uğrayamamanın belki de hiç dönemeyecek olmanın sert acısı, ipeksi bir hayal sisinin arkasında öylece duruyor…
Bu gün herkesi acıda ve ayrılıkta eşitleyen depremin, önceden toplumsal bünyemizde açılan yaraları nasıl tetikleyeceği belli değil…
Kim ne derse desin, Van'ın yerlisi dahi olsanız bu gün artık Van'da bir yabancı haline gelmişseniz… Görünmez bir toplumsal baskı, artık sizin bu şehre ait olmadığınızı söylüyorsa… Hele de depremle kökleriniz toprağınızdan sökülür gibi olmuşsa…
Toplumsal bütünlük, yurdun üstündeki ortak ad ve değerlerimize değil de kapalı toplumsal yapının hırçınlığının keyfine zincirlenmişse…
Valiliğin önündeki Atatürk Anıtı'ndaki vecizenin anlamı fiilen silinmişse…
O zaman ne Maraş'ın güne bakan dağdağasından ne Cumhuriyet'in kalabalık şehirliliğinden bahsetmenin bir anlamı kalmıştır.
Ben bir Burdurluyum ve biliyorum ki artık bu şehirde, kibar misafirperveliklerle usulca hissettirilerek belli edilen yabancılığım hem artık bana has değil hem artık Van'ın yerlilerine dahi gayet kabaca söyleniyor…
Van'da artık Atatürk Lisesi için çırpınan dayım da onun can ciğer çocukluk arkadaşları da birer yabancıdır. Çünkü artık şehri dokuyan,onu boyayan, onların fıkraları, türküleri, tekerlemeleri değil… Bu şehrin içinde suskun ve tedirgin yabancılar haline getirilmişlerdir. Bugün, şehrin sizi içinde eriten, dayımın dükkânında ve başka benzer pek çok dükkânda, Cumhuriyet'te, Maraş'ta atan kalbi kırılmıştır.
Kimse kusura bakmasın… İyimser günümde değilim… Şehri ele geçirmiş hırçınlık, belki bu yazımı da size ulaşmadan savurup gidecektir.
Kim bilir? Belki Van'ı çoktan kaybetmişizdir?
