Uzm. Ecz. Afşar Çelik

Niçin Türk Müziği Devlet Konservatuarı?

Uzm. Ecz. Afşar Çelik

Müziğin adı Türk Müziği.

Ülkenin adı Türkiye Cumhuriyeti.

Okulun adı Türk Müziği Devlet Konservatuarı.

Daha doğal bir şey olabilir mi?

Türk Müziği, dediğimiz müzik, şu anda  dünya çapında nüfusu 250 milyon civarında olan, tarihin en eski iki ulusundan birinin müziği.

Türk Müziği, Meragalı Abdülkadir'den Selahattin Pınar'a kadar pek çok üstadı barındıran klâsik bir geleneğin ürünü.

Ünü  Altaylar'dan Tuna'ya kadar yayılmış Dede Korkut'tan,  Ali Ekber Çiçek'e kadar sürdürülmüş  büyük bir halk irfanının, duru kaynaklarına sahip olan bir müzik.

Ve  güzel ülkemiz sathına yayılmış otuz kadar konservatuarda, işte bu büyük  müzik bütün yönleriyle inceleniyor.

İşi Türk Müziği'ni  incelemek ve yaşatmak olan, üstelik  bu  eğitimi, ilkokuldan başlayarak doktora düzeyine kadar sürekli biçimde veren bir uzmanlık okulunun kime ne zararı olabilir?

Dünyanın hangi ülkesinde, ülkenin kurucu ve egemen ulusunun kültürünün araştırılmasına engel olunur?

Konservatuarın yerine açılacağı söylenen "Müzik ve Sahne Sanatları Fakültesi" konservatuarın işlevini görebilecek midir?  Hiç sanmıyoruz. Türk Müziği'nin kendine özgü ses sisteminden habersiz daha fazla sayıda müzik teknisyeni yetiştirmek, ülkemize ne gibi bir yarar sağlayacaktır? Bunun hiç kimseye bir faydası olmayacaktır. Çocukluktan duyduğu müziği üniversitede kaybetmek hiçbir öğrenciye bir şey kazandırmaz.

Yaşamsal öneme  sahip bir soru karşımızda durmaktadır ve bu soru Yüzüncü Yıl Üniversitesi Senatosunca cevaplanmalıdır.

Senatoda konservatuarın kapatılması için oy veren değerli öğretim üyelerimiz neye, niçin oy  verdiklerinin gerçekten farkında mıdır? Şayet bunu bilinçli yapmışlarsa durum çok vahimdir. Eğer çoğunluğa uymak adına canım konservatuarın kapatılmasına razı olmuşlarsa  daha da kötüdür. Konservatuar herhangi bir yüksek öğretim birimi değildir. Konservatuar,  atölye geleneği gibi sürdürülebilir bir  usta-çırak ilişkisiyle çalışan derinlikli bir okuldur. Dolayısıyla herhangi bir yüksek öğrenim kurumundaki öğretici öğrenci ilişkisinin kopukluğundan uzaktır.

Senato oylamasından önce bir konservatuarın işlevi ve yapılanması konusunda bilgilendirilmişler midir? Hiç sanmıyoruz. Konservatuarın kapanmasının hangi yaşamsal gereklilikten kaynaklandığı ciddi biçimde ele alınmamışsa  ulusumuza kazandırılmış böylesi bir değerin bir anda yok edilmesi hiçbir  vicdana sığmaz.

Ama aklımıza biraz daha büyük  ve ürkütücü soru geliyor. Acaba konservatuarımız adı "Türkiye Cumhuriyeti" olan devletimizin, Van'dan silinen kurumlarının kervanına mı katılmaktadır?

Hangi sebeple olursa olsun, ulusumuzun kalıcı ve üretken değerlerinden olan Türk Müziği  Devlet Konservatuarı, Van'da muhakkak yaşatılmalıdır.

" Cumhuriyetimizin temeli, Türk kahramanlığı ve yüksek Türk kültürüdür!" diyen  atamızı kendimize rehber edinerek Türk Müziği Devlet Konservatuarının,  Doğu Anadolu'nun  kutup yıldızı olan Van'ımızda parıldamasına  gayret etmeliyiz.

Konservatuarımıza sahip çıkalım!

Yazarın Diğer Yazıları